Avrupa Futbol Şampiyonası Finalleri'nde çeyrek finale yükselen (A) Milli Takımın Teknik Direktörü Fatih Terim, yarı finalde Portekiz ile eşleşmeyi
istediğini söyledi.

Fatih Terim, De La Paix Otelde düzenlediği basın toplantısında, yarı
finalde kiminle oynanacağının bir önemi olmadığına değinerek, "Yarı
finale yükselmiş bir takım artık son 4 takım arasına kalmış demektir.

Avrupa'nın en güçlü 4 takımından birisi olmuşsanız kiminle
eşleşeceğinizin önemi yoktur. Ancak ben Portekiz'in çeyrek finalde
rakibimiz olmasını isterim" dedi.

Terim, takımda 6-7 futbolcunun sakat olduğunu belirterek, "Bizim için
çok önemli bir konu. Servet, Emre Belözoğlu, Emre Güngör, Hakan Balta,
Marco'nun sakat olduğunu görüyoruz. MR'a gidecekler. Net sonucu basın
toplantısından sonra alacağız" diye konuştu.

Mutlu, gururlu Türk milletinin kutlama ve iyi niyet mesajlarıyla dolu
bir geceyi geride bıraktıklarını söyleyen Terim, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Kendi işimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Sizlerin işini de
zorlaştırıyoruz. 70. dakikadan sonra yazdıklarınızı çöpe atmak kolay
değil. Bu sıkıntı için özür diliyoruz. Benim odamda, arkamda imkansız
diye bir şey yoktur. Bazen mucizeler zaman alıyor. Biz pes etmeyen
takımız. Yenilgiyi kabul etmeyen bir yapımız var. Turnuva boyunca böyle
rahatsızlıklar vereceğiz. Gecenin en karanlık olduğu an sabaha en yakın
olduğu andır. Oyuncularım bunu akıllarından hiç çıkarmıyorlar. Aslan
gibi oynuyorlar, ben de çok memnunum."

-"ZARAR VEREN ORTAMI KABUL ETMEM

Bana zarer veren, oyuncularıma zarar bir ortamı kabul etmem mümkün değil. Bence biz eleştirilere çok açığız. Hakarete varan eleştiri nerede yapılır başka. Ben bunu yapanlar için söylüyorum. İçerisinde nezaketi taşıyan her eleştiriye açığız. Ama siz gidip annelere mikrafon tutuyorsunuz. Futbolcunun annesinin futboldan anladığı nerde görülmüş. Bu Einstein'in bile aklına gelmez. Fatih Terim'in aleyhine konuşturmak için. Bazı annelerin suratına telefon kapatıyorsunuz. Utanmak yok mu? Babaların da gönlü kırıldı ve biz de Çek maçını onlara hediye yaptık. Ben de artık eğleniyorum. Dünya değişiyor, herşey değşiyor ama bazılarınız değişmiyor. Maçtan bir gün önce prim konusunu açıyorsunuz. Ağzına para lafını alan yokken. Yalan yazılıyor, yalanı da bana soru olarak soruyorsunuz. Olur böyle şeyler, bize eleştiriye açık değil demeyin. Böyle bir ülkeyi buldunuz, rahatsınız. Mahkemeye veriyoruz 8 ayda bitmiyor. Burada rahatsınız bunu tepmeyin. Bunlar bazılarınız için. İstanbul'da rahat rahat isimleriyle konuşruz. Bunu halkımız da çok iyi anlamıştır. Biz hakkı halkmızdan aldığımızı biliyoruz. Onlar da nerede tepki göstereceğini bilir. Bugün sizlerin isteğiyle 25 dakikalık bir basın toplantısı için zaman limitini de kaldırdım. Normalde biliyorsunuz bu yoktu."

-HIRVATİSTAN MAÇI-

Fatih Terim, çeyrek finalde Hırvatistan ile eşleşmelerini ise şöyle
değerlendirdi:
"Hırvat takımı da gerek grup, gerekse Avrupa şampiyonası finallerinde
iyi bir performans gösterdi. Artık tek maça düştüğümüz bu serilerde
isimlerin, daha önceki alınan neticelerin önemi yok. O an önemli.

Birinci dakikasından beri güçlü rakiplerin olduğu bir yerde onlarla
karşılaşmamız doğal. Buraya gelirken 'Oynadığı futboldan keyif veren ve
alan, kaybetse de kazansa da manşetlere çıkacak bir takım' dedik.

Verdiğimiz sözü tuttuğumuz için de mutluyum. 2 taraf da bir Basel yapmak
isteyecektir."
Terim, ilk grupta oynadıkları 3 karşılaşmanın ikisinden memnun olduğunu
vurgulayarak, şöyle konuştu:
"İlkini kaybettik. İsviçre maçını 1-0'dan, son maçı da 2-0'dan
çevirdik. Genel olarak memnunum. Çünkü Portekiz ile başlamak kolay
değildi. Bu bizim için şans olabilir mi diye ifade etmiştim. Ben o maçta
da kötü oynamadığımızı düşünüyorum. Pozisyon bulmada zorluk çektik. Tam
bulmaya başladığımızda gol yedik. Skor olarak geri düşünce eleştiri
oluyor. Hatta saldıranlar da var. Hakaret edenler de var. Ben soyunma
odasından futbolcularımı 'Allah utandırmasın' diye uğurluyorum. Tüm
enerji ve konsantrasyonumuzu en iyi şekilde kullanacağız. Bizimle
üzülüp, bizimle seviniyor Türk halkı. Kaybetsek muhtemel darağaçları
kurulabilirdi. Oyuncularımla ben orada asılabilirdik. İdam sehpalarını
da aşıp geliyoruz. Bize final yakışır. Bu bizim fikrimiz değil, bizi
izleyen taraflı tarafsız ortak bir görüş. 45 dakikaların içinde şunu
beğendim diyebilirim. Oynadığımız tüm dakikaları beğendim. 2 tane ilk
golü atıp kazamayan takım var. İkisini de biz yenmişiz. Bazı maçlar
vardır, aklınızda tutmak istersiniz. Bazen planlar, projeler, bazen
hepsini çöpe atmak gerekir. Böyle bir milli takımınız varsa oyunu sonuna
kadar kovalamak gerekir. Fizik olarak üstünüz ve ayakta kalan biziz.

Baskı bizim adeta önemli silahımız olmaya başladı ve pas yüzdesi. Bunun
ikisini oyun içinde ne kadar yaparsak rakibimizin karşımızda zor duruma
düşmesini sağlarız. Çek'in ve İsviçre'nin 45 dakikası da güzeldi. En
beğendiğim ise Çek Cumhuriyeti'nin son yarım saati öne çıkabilir."
Çek Cumhuriyeti'nin hiç de kolay bir rakip olmadığını da hatırlatan
Terim, "Futbol değişken bir oyun. Sayısız dinamik taşıyan. Biri size
hiç yenemediğiniz bir takımı son 15 dakika 2-0 mağlup durumdayken çıkıp
yeneceksiniz dese inanır mıydınız. Biz inandık ve başardık. Maçı
bırakmam söz konusu değil. Arda'ya 2-2'den sonra 'gidin' dedim. Arda da
dedi ki, herhalde hoca inandı gereğini yaptı. İstatistikler de
gösteriyor ki, topa en çok sahip olan, pas yüzdesi, şut yüzdesi fazla,
baktığınız zaman üstünlüğümüz ortada. Bunlar Avrupa şampiyonalarında
başarılı olan bir takıma karşıysa bu önemlidir" diye konuştu.

-"TUNCAY KİLİT OYUNCULARIMIZDAN BİRİ"-

Tuncay'ın eleştirilmesi konusunda ise Terim, şunları söyledi:
"Bir şey kazanacaksak hep beraber kazanmalıyız. Bir oyuncu düşünün ki,
nereye koyarsan orada oynuyor. Bir oyuncu düşünün ki istatistikleri alt
üst ediyor. Aklıma kalecilik geldi. Gezdiremeyeceğiniz bir yer yok.

Fedakar bir çocuk, kilit oyuncularımızdan biri. Eleştirilere
katılmıyorum. Onun gibi birkaç oyuncum olmasını isterim yürekli. Teknik
kapasite her zaman aynı olmayabilir. En ciddi yerlerde, fizik mücadelesi
yapması gereken yerlerde oynadı. Tuncay gibi, Nihat gibi, Hamit gibi
futbolcular güvenilmesi gereken futbolculardır. Yetenekli oyunculardır."
Terim, Hırvatistan maçında, Çek Cumhuriyeti maçının 90. dakikasında
kırmızı kart gören kaleci Volkan'ın yerine Rüştü'nün oynayacağını da
söyledi. Sarı kart cezalısı Aurelio'nun bölgesinde ise sakat
oyuncularının çok olduğunu hatırlatan Terim, "Hasar tespitinden sonra
karar vereceğiz. Ancak şu anda zor gözüküyor. Emre Güngör'ü
çıkarabiliriz kadrodan. Tümer'in durumu iyi değil. Emre Belözoğlu
ortada" dedi.

-TERİM'DEN SERVET'E ÖVGÜ-

Fatih Terim, Servet'in sakat sakat oynamak istemesinin aslında örnek
alınacak bir davranış olduğunu, ancak ne kendisinin ne de sağlık
ekibinin onun sağlığını zora sokacak bir durumda oynamasına izin
vermeyeceğini ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Servet'in özverisini veya ağrıya karşı olan toleransını diğer oyuncu
ile karşılaştırırsak ortaya çıkar. Ama futbol hayatını riske etmem.

Maçlar kaybedilir ama oyuncularımı kaybedemem. Bazı insanlar acıya karşı
toleranslıdır. Son antrenmanlar hariç hiç çıkmıyor. Sağlık ekibi ile
akraba oldular. Yemekten yemeğe görüyorum. Serbest bırakıyorum. Kendini
üzecek, kendisini sıkıntıya sokacak olayın altına imza atmayız.

Profesyonel anlamda örnek olacak bir futbolcu."