Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, doğrudan sermaye girişinin yavaşladığını, son bir iki aydır cari açıkta bozulma emareleri olduğunu belirtip “Şayet IMF ile ihtiyati bir stand-by yapmamız risk primini bir miktar aşağıya çekecekse yapmaktan kaçınmayız” dedi

MÜSİAD"ın konuğu olarak İstanbul"a gelen Devlet Bakanı Mehmet Şimşek yüksek bir cari açıkla karşı karşıya bulunulduğunu belirterek, “Eğer Türkiye"de siyasi istikrar zedelenmezse ve reform süreci tıkanmazsa orta vadede Türkiye, diğer AB sürecindeki ülkeler gibi yüksek cari açıkla yaşayabilir” dedi. Son bir kaç aydır cari açıkla ilgili bozulma emareleri görüldüğünü kaydeden Şimşek IMF ile ilişkiler konusunda da farklı konuştu. Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, “Eğer IMF ile bir ihtiyati stand-by yapmamız, ülkemizin menfaatine, ülkenin risk primini bir miktar aşağı çekecekse onu da yapmaktan kaçınmayız” diye konuştu.

Şimşek, IMF"den net bazda hiç bir şekilde borç para kullanmadıklarını, sürekli borç ödeyicisi noktasında olduklarını kaydederek, “Geldiğimiz noktada, bizim ilerlememizin bir göstergesi olarak IMF kaynaklarına ihtiyacımız olmadığını defalarca söyledim. Yalnız şunu söyleyeyim eğer IMF ile bir ihtiyati stand-by yapmamız, ülkemizin menfaatine, ülkenin risk primini bir miktar aşağı çekecekse onu da yapmaktan kaçınmayız. Çünkü bizim için aslolan ülkemizin menfaatleridir” dedi.

Enerji ve gıdanın suçu

MÜSİAD üyelerinin ve gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Şimşek, artan enflasyonun yüzde 65"inin gıda ve enerjiden kaynaklandığını ifade ederek, dünyadaki krizin şu anda sürdüğünü, muhtemelen 2008 yılında devam edeceğini, bunun, Türkiye"yi de değişik kanallardan etkilediğini söyledi.

Şimşek, “Türkiye, bütün bunlara rağmen yoluna çok rahat bir şekilde devam edebilir, eğer Türkiye"de siyasi istikrar zedelenmez, reform süreci tıkanmazsa... Mart ayında 141 megavatı satışa çıkartıyoruz. Başlangıç fiyatı 360 milyon dolar. 27 tane konsorsiyum geliyor ve 510 milyon dolara 141 megavatı özelleştiriyoruz. Birkaç ay sonra dünyada çok fazla bir şey değişmeden dağıtım şirketlerini çıkartıyoruz. Önceki yıl 87 tane ilgili varken şimdi 5"e indiyse bunu nasıl açıklarsanız? Tabi ki Türkiye"ye, siyasi istikrara ve reform süreciyle ilgili soru işaretleriyle açıklanmalı” diye konuştu.

Öncelik enflasyonda

Birinci önceliklerinin fiyat istikrarı olduğunu vurgulayan Şimşek, gündemlerinde enflasyonunun düşük, tek haneli rakamlara kalıcı olarak indirilmesinin bulunduğunu ifade ederek, “enflasyon hafızası” yüksek olan bir durumla karşı karşıya olduklarını, Türkiye"nin enflasyon geçmişi bulunduğunu, fiyat istikrarını mutlaka kalıcı bir şekilde aşağı çekmeleri gerektiğini kaydetti.