Konya yolunda gazetecilere konuşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, kaset tartışmalarından MHP'nin oy oranına, üslup polemiğinden partisinin geleceğine soruları yanıtladı.
 
Tarifeli uçakla Konya'ya hareket eden Kemal Kılıçdaroğlu, havaalanına girişten Konya'da sokaklara karıştığı ana kadar vatandaşlarla diyalog içinde oldu. Sevgi gösterilerinde bulunanların yanı sıra uzun uzun dertlerini dile getirenler de oldu.
 
Kılıçdaroğlu, CHP'nin uzun süreden beri ilk kez ivme kazandığını dile getirdi. Halkın ilgisinden memnun olduğu belirten Kılıçdaroğlu özellikle Siirt ve Muş'a vurgu yaptı: "Bu kentlerden çok umutluyum, buralardan milletvekili bekliyorum."
 
Söz daha sonra anketler ve siyasilerin tartışmaya açtığı MHP'nin barajı geçip geçemeyeceği konusuna geldi. Kılıçdaroğlu tereddüt etmeden "MHP'nin baraj sorunu yok. Meclis'e giremeyeceği ihtimalini hiç tahmin etmiyorum" diyerek bu konudaki görüşünü kesin bir tavırla dile getirdi.
 
Bu arada MHP'li seçmenlerin gittiği kentlerde kendisine elleriyle yaptığı geleneksel işarete sözü getiren Kılıçdaroğlu, kendisinin de onları sağ elini sol göğsünün altına koyarak selamladığını anlattı.
 
Kılıçdaroğlu'nun değindiği can alıcı konulardan biri ise seçim meydanlarının en popüler polemiği kaset konusu oldu. Kılıçdaroğlu, kasetlerin seçim sonuçlarını herhangi bir şekilde etkilemeceği görüşünde. Başbakan'ın kaset konusunu sık sık gündeme getirerek rakiplerini itibarsızlaştırmaya çalıştığını söyleyen Kılıçdaroğlu, bu yaklaşımı doğru bulmadığını birkaç kez vurguladı.
 
Erdoğan'ın bu konuya değinerek çok büyük hata yaptığı görüşünü savunan CHP Lideri, Başbakan'a özel hayat uyarısında bulundu:
 
"Sayın Erdoğan özel hayatı sadece eşi ve yakınlarıyla yaşadığı şeyler olarak kabul ediyor. Halbuki onun genel yaşam olarak kabul ettiği şeylerde de özel alanlar vardır. Özel hayat tanımı yaparken daha dikkatli olmalı. Etrafında birçok danışman var. Onlara, hukukçulara, sosyologlara danışması lazım. Özel kavramını iyice öğrensin öyle çıksın meydanlara..."
 
CHP Lideri, kaset konusunu meydanlara taşıyan Başbakan'ın bundan nemalanmaya çalışmasının faydası olmayacağı görüşünde.
 
Kılıçdaroğlu, kaset meselesinde Başbakan'a düşen görevi ise şöyle dile getirdi: "Sürekli üstünü örtüyor. Örtbas etmek üstünü örtmeye çalışmak yerine aslında yasanın gereğini yerine getirmeli. Bunları kim çekiyor, kim yayıyor onları bulmalı. Yavuz hırsız, ev sahibini bastırmaya çalışıyor. Bunu yapanları unutturmaya çalışıyor sonra da seçim malzemesi yapıyor."
 
Seçim sürecinde siyasilerin kullandığı üslupta ölçüyü kaçırmasıyla ilgili kendisine yöneltilen eleştirilere ise katılmıyor:
 
"Seçim meydanlarında inişler çıkışlar olur, espri olur. Bunlar seçmeni hareketlendirmek için lazım. Zaman zaman sert ifadeler kullandığım oluyor. Ama Başbakan'ın sözlerine bakıldığında benimkiler çok hafif kalır."
 
Geçen haftaya damgasını vuran "Ana" polemiğinden yana ise dertli: "Ben asla küfür etmedim. Seçim meydanlarında küfür edecek bir siyasetçi olacağını da sanmıyorum.
Orada 'Ayağını denk al' diyecektim ama tehdit olacak diye vazgeçtim. Bazen ortam gereği veya kalabalığın heyecanı nedeniyle konuşmalar farklı şekilde anlaşılabiliyor. Zaten beni tanıyanlar bilir, ben küfür eden bir insan değilim."
 
CHP Lideri en çok hangi konuda eleştiri aldığı sorusuna ise şöyle yanıt verdi: "Arkadaşlar bana iktidarı eleştirmek yerine kendi projelerini anlat diyorlar. Halbuki sürekli anlatıyorum. Ama iktidarın da tutulacak yanı yok, eleştirmeyeceğiz de ne yapacağız...." 
 
vatan