Kumaş ve hazırgiyim ithalatına getirilen yüzde 20 ile 40 arasında değişen vergilerin kış sezonunda giyim fiyatlarına olumsuz yansıyacağı belirtildi. Türkiye Moda ve Hazırgiyim Federasyonu (TMHF) Başkanı Nedim Örün, ithalatçıların elinde 2-3 aylık stok bulunduğunu belirterek zammın kaçınılmaz olduğunu söyledi. 
 
Gündeme geldiğinde hazırgiyim sektörünün tepkisini çeken ek gümrük vergileri uygulamasının 22 Temmuz’da yürürlüğe girmesinin ardından açıklama yapan sektör temsilcileri, bunun ek giyim fiyatı anlamına geldiğine dikkat çekti. Yaklaşık 3 milyar dolarlık tekstil ve konfeksiyon ithalatını kapsayacak uygulama ile ilgili bir değerlendirme yapan TMHF Başkanı Nedim Örün, vergiler yürürlüğe girmeden önce pek çok firmanın stok yaptığını, bu yüzden gelen ek vergilerin maliyetlere daha geç yansıyacağını söyledi. Bu etkilerin yaklaşık 2-3 ay sonra başlayacağını ifade eden Örün, "Ancak yeni ürün getirmeye başlayanlar, daha önce ödedikleri yüzde 8.4 vergi yerine yüzde 28.4 vergi ödeyecekler. Yakın gelecekte hem ihracatçıları hem de iç piyasa konfeksiyoncularını olumsuz etkileyecek" dedi. 
 
YERLİ FİRMALAR FİYAT DÜŞÜRMELİ 
Örün, yerli tekstilciye de seslenerek "İçerdeki üreticiye de önemli görevler düşüyor. Ulusal tekstil sanayicilerinin fiyatlarını biraz düşürmesi gerekiyor. Yoksa sipariş kaçırabilirler. Şu anda fiyatları düzenlemek için konjonktür ve pamuk fiyatları müsait" diye konuştu. İç piyasadaki fiyatlarda özellikle kış sezonu için artış olabileceğini kaydeden Nedim Örün, dış ticaret açığını ve cari açık nedeniyle ek vergilerin uygulanmasının kaçınılmaz olduğunu, ekonomik dengelerin oturması için gerekli olduğunu vurguladı. 
 
TORUN: BU KOBİ’LERİN CANINA OKUMA PROJESİ 
Bu tarz koruma tedbirleriyle sektörün gelişmeyeceğini vurgulayan Ege Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Torun ise "Bu uygulamanın ihracata ve ekonomiye nasıl bir faydası olacak anlamış değiliz. Elimde resmi veriler yok ama Türkiye’nin son 3 yılda yaptığı kadar ithalat bu karar yürürlüğe girinceye kadar yapıldı. Bu da ülkede cari açığı artıran önemli faktörlerden bir tanesi. Yani ihtiyaç olduğu zaman değil, ’yakında pahalanır, pahalanmadan alalım’ mantığıyla yapılmış bir iş. Bu işten ihtiyaçlarını iç piyasadan karşılayanlar, KOBİ’ler etkileniyor. Bu sektörü koruma değil, KOBİ’lerin canına okuma projesi. Tebliğin savunulacak bir yeri yok" dedi. 
 
Son üç aydır hazırgiyim ve konfeksiyonda küçük firmaların siparişlerinde düşme olduğunu kaydeden Torun, "Bir yarışa çıkıyorsunuz ama sizin sırtınızda 20 kiloluk sırt çantası var. Bu uygulama ile sadece hazırgiyim değil, tekstil sektörü de biter" diye konuştu.(DHA)