Fenerbahçe'yi Sivas'a götürecek TK 3906 sefer sayılı özel uçağa saat 14.00'te bindik. Kafileyi kaptan ve hostesler kapıda karşıladı. Başkan Aziz Yıldırım her zaman olduğu gibi 1A'ya oturdu. Yanında Asbaşkan Mithat Yenigün vardı. Arka koltukta da Aykut Kocaman...
Koridorun diğer tarafına, cam kenarındaki 1D'ye de Daum oturdu.
İdmandan yeni çıkan futbolcular yorgun olduklarından her zamanki yerlerine oturur oturmaz uyudu. 14.15'te kapılar kapandı ve 5 dakika içinde de uçak havalandı. Hostes Beyza Karadağ'ın '1 saat 5 dakika' sürecek anonsuyla yolculuk güle oynaya başladı.

GELDİK AMA SAMSUN'A
Görünürde hiçbir sorun yoktu. 4A'daki koltuğumda aşağıdaki karları hüzünle izlerken birden kaptan Nazmi Ayhan'ın 'Hava muhalefetinden Samsun'a gidiyoruz' anonsuyla irkildim. Gazete okuyan Başkan Yıldırım, yerinden fırladı, pilotun yanına gitti. Türk Hava Yolları'nın tecrübeli pilotu, 'Sivas pistinde 15 santim kar var. Sis yüzünden görüş mesafesi sıfır. Daha da önemlisi 45 kilometre hızla esen rüzgar var ve uçağın arkasından esiyor. Önden esse sorun yok Bu şekilde inmek risk olur. Bu yüzden Samsun'a gitmeye mecburuz' dedi.
40 dakikalık Samsun yolculuğu başladı. Uçak piste indiği anda birçok futbolcunun Samsun'a geldiğimizden haberi yoktu. Uykudan uyanıp 'Geldik mi' diyenlere 'Geldik ama Samsun'a' cevabı verildi. Şaşıranlar 'Dalga geçmeyin' dedi ama birkaç dakika içinde gerçek öğrenildi. Pilot kapıları açtı, Samsun'da hava günlük gülistanlıktı. Kısa bir süre piste dolaştıktan sonra futbolcular terminalden içeri girdi. Hepsi büfeye koştu. Gariban büfeci 15 dakika içinde 700 TL'lik satış yaptı. Kimi çay içti, kimi sandviç yedi ama çoğu Samsun'a gelmişken 'Fındık alalım' dediler. Peki uçak niye Kayseri değil de Samsun'a indi?

NE AYAK VARMIŞ BİZDE

Onu da anlatayım: Pilotlar bir yerden kalkıp başka bir yere giderken her ihtimale karşılık yedek havaalanı bildirirlermiş. Bu, havacılıkta kuralmış. Bizim pilot da Kayseri yerine Samsun'u tercih etmiş ve fazla yakıtı olmadığı için de mecburen Samsun'a indi. Kısa bir rötardan ve benzin ikmalinden sonra saat 16.15'te Samsun'dan tekrar havalandık.
Bu kez 40 dakika süren yolculuk bir başka macera oldu. Havalandıktan 15 dakika sonra uçak öyle bir sallandı ki arkada oturan futbolculardan feryatlar işitmeye başladık. Kimisi 'Allah' diyordu, kimisi 'Yandık'... Herkes bağırıyordu. Ama en çok korkan da Mehmet Topuz'du. Kart cezalısı oldukları için oynamayacak olanlar ise kendi aralarında 'Ne ayak varmış bizde. Hem oynamayacağız hem de ıstırap çekiyoruz' diye birbiriyle sakalaştı.
10 dakikalık sallantıdan sonra Başkan Aziz Yıldırım'ın babacan tavırlarıyla herkes sakinleşti. Tekerlekler piste değince de herkes derin bir oh çekti. Sonra daha önce ayarlanan otobüslere binilerek iki saat süren Kayseri'den Sivas yolculuğu başladı ve 14.20'de İstanbul'da başlayan Sivas yolcuğu akşam 20.30'da sona erdi. Futbolcular yemeklerini yiyerek hemen odalarına çekildi. Ama hepsinin kafasında bugün oynayacakları maç kadar akşam nasıl dönecekleri de vardı. Ya kar devam ederse, uçak kalkmazsa ne olacak?

Toulouse'lu Kazım, Le Mans'ı morarttı
Fenerbahçe'den olaylı bir şekilde ayrılan Kazım, Ligue 1'deki 2. maçında golle tanıştı. Mor-Beyazlı ekip, Le Mans deplasmanında 52'de Machado ile 1-0 öne geçti. 61'de Braaten'in yerine giren Kazım'ın ilk topla buluşmasında Toulouse 2. golü Gignac ile buldu. Ouali 70'de farkı bire indirdi. Kazım, 83. dakikada topu ağlara gönderip, yeni takımı Toulouse'un mor formasıyla siftah yaptı: 3-1. Bu arada Fenerbahçe'nin Avrupa Ligi'ndeki rakibi Lille ise evinde Lens'ı 1-0 mağlup etti. 3 puanı getiren golü Hazard attı.

Saat saat Sivas yolculuğu
14.00 Uçağa biniş
14.15 Uçağın kapıları kapandı
14.20 Sivas'a gitmek üzere uçak havalandı
15.20 Uçak Sivas'a inemedi, rotayı Samsun'a çevirdi
16.00 Samsun'a iniş
16.15 Yakıt ikmalinin ardından Kayseri için Samsun'dan kalkış
16.55 Kayseri'ye varış
17.15 Otobüsle Sivas'a hareket
20.30 Sivas'a varış