Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık"ın gözaltına alınmasından sonra artan tepkileri değerlendirdi. Yargı faaliyetlerinin siyasetçilere sorulmasını “haksızlık” olarak nitelendiren Çiçek, şunları söyledi:

“Kişisel olarak insanların tutuklanmasını istemem, herkes hür olsun isterim. Bunu temenni etmek ayrı, hayatın gerçekleri ayrı. Bu yargı konularının siyasetçilere sorulmasını doğru bulmam. Siyaseti yargı faaliyetlerinin merkezine oturtmak haksızlık. Bence temel hata budur. Herkes hükümeti eleştiriyor ama ne beklediğini, ne yapması gerektiğini söylemiyor. Yasalar ortadadır, yetki sınırı bellidir. Birinin gözaltına alınması doğru veya yanlıştır. Ama bu konuda kararı verecek olan mahkemedir. Bu siyasetçinin işi değildir. Yargının hatası da sevabı da onlara aittir. Onların hatasını ben niye üstleneyim? Biz bu iddialar ne kadar doğru, ne kadar yanlış hiçbir şey bilmiyoruz ki.

Bir an önce karar verilmeli
Temennimiz yargının bir an önce acil konularda ilgili kararını vermesidir. Yargıda zaman zaman toplumu dipten sarsan davalarda kısa sürede karar verilmemesi tepkilere neden oluyor. Geciken kararların ardından tahliye geldiğinde de toplumda tepki oluşuyor, Hizbullah davası gibi. Basının yargıdaki olaylarla ilgili farklı farklı bakışı var. En çok bilgi kirliliği burada yaşanıyor. Yazılanların ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış bunları bilmiyoruz. Sonucu yargı ortaya çıkaracak. Soruşturmanın gizliliği konusunda büyük bir özensizlik var. Son bir kaç yılın olayı değil. Ben Adalet Bakanı"yken de aynı sorunları yaşıyorduk. İnsanlarla ilgili çarşaf çarşaf haber yapılıyor. Haklarında iddia olan insanlar ilk günden bitiriliyor. Ya beraat ya da mahkûm ettiriliyor. Sonra da yargının verdiği kararın anlamı kalmıyor. Basındaki bu yarış, bu insanlara zarar veriyor.”

hürriyet