Ayşe Yıldırım, Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakil Merkezi'nde Doç. Dr. Ünal Aydın başkanlığındaki ekibin yaptığı operasyonla, ''hastalıkta ve sağlıkta her zaman birlikte'' sözünü yerine getirerek, 30 yıllık eşine böbreğini verdi.

Eşi sayesinde yeniden hayata tutunan 51 yaşındaki Mahmut Yıldırım, ameliyatı yapan doktorların da katılımıyla hastanede gazetecilere yaptığı açıklamada, ağrı üzerine devlet hastanesine gittiğini ve yoğun bakıma alındığını söyledi.

Kalp rahatsızlığından şüphelenilirken böbreklerinde sorun olduğunun ortaya çıktığını ifade eden Yıldırım, ''Bana tedavi yöntemi olarak ya diyaliz ya nakil dediler'' dedi.

Yıldırım, eşinin bu kritik kararda kendisine yardımcı olduğunu ve böbreğini verme teklifinde bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:

''Eşim bana nakil önerdi. Böyle bir teklifte bulunmasaydı diyalize girecektim. Kendisi bana 'böbreğimi vereyim' dedi. Ben, 'yok' dedim. Kendisi zorladı, biz de kabul ettik. Vermeseydi hala çekiyor olacaktım, eşime çok teşekkür ederim.''

Yıldırım, rahatsızlığından önce inşaatta çalıştığını ve bir yıldır çalışamadığını ifade etti.

Eşiyle aynı yaşta olan fedakar eş Ayşe Yıldırım ise eşi rahatsızlandığı zaman çok üzüldüğünü belirtti.

Elinden ne geliyorsa yapmaya hazır olduğunu, doktorların eşinin diyalize gireceğini söylediği zaman tepki gösterdiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:

''(Orada durun, böyle dayanamam eşime, ben böbreğimi vereceğim) dedim. Eşim 'hayır' dedi ama ben kabul etmedim. Uyarsa başım üstüne, uymazsa da şansımıza... Şansımıza uydu verdik. İkimiz de iyiyiz, doktorlarımıza da çok teşekkür ediyoruz. Hastalıkta sağlıkta birlikte olmak için birbirimize söz vermiştik. Hayat ortaklık demek.''

Yıldırım, ameliyatının başarılı geçtiğini, sağlığının da iyi olduğunu kaydetti.

Bu arada, açıklamalar sırasında çift, birbirinin elini bırakmadı.

-''BÖLGEDE İLK''-

Gaziantep Üniversitesi Organ Nakil Merkezi Sorumlusu Doç. Dr. Ünal Aydın ise merkez olarak birçok yeniliği ve ilki gerçekleştirdiklerini söyledi. Artık dünya standartlarında, dünya çapında, dünyada yapılabilen birçok uygulamanın merkezlerinde de gerçekleştirildiğini ifade eden Aydın, şöyle konuştu:

''Bunlardan sonuncusu kapalı yöntemle böbrek nakli işlemiydi. Canlıdan bir organı alabilmek zor bir durum, çünkü elimize bir iğne battığında acısını hepimiz biliyoruz. Sağlıklıyken ameliyat masasına uzanıp organınızın birini ya da karaciğerinizin yarısını verebilmek tabii ki zor bir durum. Bu anlamda hastalarımızın, organ veren insanlarımızın daha az zarar görmesi için daha küçük kesilerle ameliyat yapmamız gerekiyor. Bu, kapalı yöntemle yapılabiliyor. Biz de kapalı yöntemle böbreğini aldık ve eşine naklettik. Bölgemizde, hatta belki Ankara'nın doğusunda ilk kez kapalı yöntemle yapılan bir nakildi. Tabii bunun birtakım avantajları var donör açısından, erken ayağa kalkması ve taburcu olması gibi.''

Aydın, diyalize giren hastaların durumunun çok zor olduğunu belirterek, böbrek verme konusunda tereddüt eden hastaların kapalı yöntem sayesinde bu işlemin çok daha kolay yapıldığını bilmesi gerektiğini kaydetti.

Ekipte yer alan Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Avni Gökalp de genel cerrahi bölümünde çok güçlü bir organ nakli ekibi olduğunu ve hastanede modern yöntemler uyguladıklarını vurguladı.

Genel Cerrahi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Sacit Çoban, kapalı yöntemle yapılan naklin hastalar için avantaj ve konfor sağladığını belirterek, ''Bu yöntemin ileride yapılacak böbrek nakil sayısını da arttıracağına inanıyoruz'' dedi.