Marie Claire'den Deniz Ece Pir, değişen güzellik kavramını ve geçmişten bugüne güzellik ikonlarını irdeledi.

"Hiçbir şeyim yoksa güzelliğim var" söylemini demode kabul ettiğimiz gibi, çekicilik adına yeni açılımlar geliştiriyoruz. Geç de olsa, güzelliğin görünen kadar iletilen bir kavram olduğunu anladık çünkü. Eskilerden günümüze geldiğimiz nokta bambaşka! Nasıl mı? İşte çekiciliğin yeni ifadesi.

Aşk defterinde yüzlerce kadının ismi kayıtlı, yaşadığı türlü ilişkiler ve evliliklerle yıllar yılı gündemi işgal eden Mick Jagger, geçtiğimiz günlerde bir TV kanalına çok ilginç açıklamalarda bulunuyordu; “Hiçbir zaman parametrelerle ilgilenmedim. Kadınlarımda beni çeken değişen hava akımları gibi sadece yaydıkları enerji oldu. Hatta ünlü kadınların çoğu zaman bir imajdan ibaret olduğunu fark ettim. Erkekler için genellikle sex appeal (cinsel çekicilik) ve üslup önemlidir. Bu da çirkinde de olur güzelde de.” Jagger"ın yaptığı bu açıklama, bize güzelliğin değil de çekiciliğin değişmez değer olduğu gerçeğini bir kez daha gösteriyor adeta. Orantı ya da kabul gören estetik anlayıştan bağımsız bir kavramın varlığını duyuruyor. Her nasıl tanımlarsanız… İster çekicilik deyin buna, ister cezp etme, isterseniz de şeytan tüyü! Gerçek olan şu ki; merak ve gizemin kesiştiği noktada ortaya çıkıyor. Belki de sırf bu nedenle; "Çok güzel bir kadın ama tarzım değil" yorumunu yapıyoruz çoğu zaman. Peki nedir söz konusu tarzın altını çizen temalar? Elfin durmak mı (Şıklığın ardında cin gibi bir ele avuca sığmazlık), özel bir kadın olmak mı, cool bir zarafet taşımak mı, bohem bir ruh mu, narinlik mi, yakıcı bir şehvet mi, savunmasızlık mı, yetenekli ve zeki olmak mı, sofistike bir hayal gücü mü, çocuksu ruhunu kaybetmemek mi, komşu kızı kadar doğal olmak mı, agresif, asi ve kavgacı olmak mı? Mick Jagger son noktayı koyuyor; “Bana göre çekicilik merak etmeme neden olacak ve buna değecek bir orijinaliteden ibaret.” Yani özgünlük, benzemezlik ya da gerçeklik… Efsanevi güzelleri düşünelim! Sophia Loren, Ava Gardner, Jean Sprimpton, Filiz Akın, Türkan Şoray ya da Rita Hayworth… Ne hissediyorsunuz? Asil bir var oluş? Karakter? Hassasiyet? Güç? Hepsi? Çoğu size güzelliğin görünenden çok iletilen bir kavram olduğunu duyuracaktır. Evet; bu kadınları düşündüğümüzde asla kuru bir güzellikten söz edemeyiz, güzellik duygudan yoksun değerlendirilemez çünkü. Heyecanı, tadı olmayan, tekdüze bir mükemmellik "güzel" tanımı içinde yer alamaz. Başka boyutlar gerektirir, tıpkı Jagger"ın dile getirdiği gibi…
Ünlü yazar Aldous Huxley henüz yaşarken; "Güzelliğin şaraptan daha kötü olduğunu" iddia ediyor ve devam ediyordu; “Hem bakanı hem de bakılanı sarhoş eder.” Belki de sırf bu nedenle kadınlar hep daha da güzel görünmek istiyorlar, çünkü mükemmel bir görünüme sahip olunsa da, çok az kişi o sıfata layık görülüyor. Huxley"nin sözünü ettiği gibi sarhoş etmek, büyülemek, kendine çekmek güzellikten daha zor sahip olunan bir unvan.

ÇEKİM KANUNLARI
Karl Lagerfeld; “Brigitte Bardot, Marilyn Monroe ya da Amy (Winehouse)… Kendilerinden bekleneni vermedikleri için güzeller. Yıllar yılı Claudia"yı kullandığım için eleştirildim. Çünkü sivri bir yanı, isyankâr bir duruşu yoktu ama bu benim değil, onun sorunuydu” diyor. Lagerfeld aslında farkına varmadan günümüzün çekici kadınlarını da tanımlamış oluyor sözleriyle. Zira isyankârlık ile el ele veren masum görünümlüler dikkatimizi çekiyor artık. Kate Moss, Lindsay Lohan, Britney Spears gibi… Belki de bu nedenle evlenmeyi reddederek, bir şekilde bağımsızlığını koruyan ve dünya sorunlarına tepkili Angelina Jolie birçoğumuz için Jennifer Aniston"dan daha çekici… Genellikle itici bulunsa da, dudak uçuklatan açıklamaları ve tercihleri ile Carla Bruni Sarkozy de merakımızı uyandırıyor. Aklı karışık, henüz kendini bulamamış ya da öyle görünen Lindsay Lohan da öyle. Çekiciliği bir tür ağrıya benzetiyor Woody Allen. “Olmadığında bilmiyorsunuz, olduğunda ise tıpkı bir ağrı gibi ona odaklanıyorsunuz” diyor. Mario Testino ise farklı bir bakış açısı ile yaklaşıyor konuya; “Gisele Bündchen"ı ilk keşfettiğimde hiç kimse ilgilenmedi” diyor ve devam ediyor; “Belini fazla dar, burnunu iri, gözlerini küçük, göğüslerini ise büyük buldular. Gisele sahipsiz bir çocuk gibi ortadaydı. Ancak bir yıl sonra herkes ondan bahsediyordu. Bir anda güzellik ikonuna dönüşmüştü. Artık şunu anlamalıyız. Güzellik bir histir. Sadece onu iyi giyenler çekici olabilirler.” Yerinde bir tespit! Testino; güzelliğin tıpkı bir giysi gibi giyildiğini ve algılar ile direkt ilintili olduğunu iddia ediyor. Buna karşı çıkmak mümkün mü? Birçok kişi şu ya da bu şekilde "hayır" cevabını verecektir. Güzellik toplumların ortak bilinci ile de bağlantılı ne de olsa. Bazılarına itici gelen, birçokları için "çekici" kabul edilebiliyor çünkü. Tıpkı Gisele Bündchen örneğinde olduğu gibi… Kate Moss fenomeni için de aynısı söylenebilir. Meslektaşlarından on santim kısa, ayrı ayrı bakıldığında kusurları olan Moss genele vurulduğunda çağın ilham perisi olduğunu kanıtlarcasına manyetik bir çekim alanına sahip. Güzel tanımı içinde yer alabilir mi tartışılır fakat bir döneme damgasını vuracak kadar çekici olduğu bir gerçek. “Kate sevimli değildir, kimse de ondan sevimli olmasını beklemez. Başka biri olmaya da çalışmaz. En kötü hali ile bile çıksa bir dalgalanma yaratır” diyor Testino ve ekliyor; “İfadesizlik çekiciliğin düşmanıdır.” Estetik yaşının 15"e düştüğü, anoreksia gibi hastalıkların giderek arttığı günümüzde belki de güzelliğin zamanla oturan ve öğrenilen bir kavram olduğunu da hesaba katmamız gerekiyor. Tıpkı zamanında sarışın, seksi kadın imajından kopamayan Sharon Stone"un olgunluk döneminde "çok daha çekici ve gerçek" kabul edilmesi gibi. Bir de Angelina Jolie"ye kulak verelim şimdi; “Estetik cerrahlara giderek, beni bir rol model olarak gösterdiklerini duyduğumda çok üzülüyorum. Estetik ameliyatlara karşı olduğumdan değil, bu yaklaşımı sağlıksız gördüğümden… Ben sadece kendine benzeyen insanları çekici buluyorum. Yara izlerini, karakteristik burunları, enteresan yüz hatlarını sevdiğim gibi. Dahası güzelliğin zamanla oturduğunu düşünüyorum.” Verilen mesaj açık; bir başkasına benzeyerek güzel olmak ve kimliğini kaybetmektense, kendiniz gibi olup eksileri artıya çevirmek çok daha çekici!

ATİPİK GÜZELLİK ANLAYIŞI
"Hiçbir şeyim yoksa güzelliğim var" söylemi artık kabuk değiştirmeye başlıyor. Onu bir el çantası gibi taşımak mümkün olmadığı gibi, size âşık olunması için de yeterli değil. Tanıdığımız ve güzel bulduğumuz ünlü kadınların, kendileriyle kıyas dahi kabul edilmeyecek diğer kadınlar için terk edilişi ya da aldatılışı da bunu açıklıyor. O halde; daha başka olgular gerekiyor bizlere. Dahası kadın; güzel olmak için sarf ettiği onca çabaya rağmen bundan zevk alan taraf da olamıyor ne yazık ki. Peki zevk almadığı bu olguya neden çılgınca hizmet ediyor? Bunu da; “Bakımlı olmak için para harcarım ama kusursuz olmak için değil” diyen Sienna Miller özetliyor. Harvard Üniversitesi ve London School of Economics akademisyenleri ise kadınların güzel olmaktan çok güzellik illüzyonu yaratmayı sevdiklerini belirtiyorlar. Bu da son günlerde ortaya çıkan "atipik güzellik" anlayışının neden bu kadar rağbet gördüğünü de ortaya koyuyor. Saçlarını kısacıp kestirip platin rengine boyatan Ayness Deyn ve yeni it girl"lerden Pixie Geldof, giyim tarzı ile hırpanileşen Kate Holmes ya da özensizlik sendromundan mustarip diğer ünlü yıldızlar Grace Kelly, Elizabeth Taylor ya da Katherine Hepburn gibi klasik güzellerin aksi istikametinde yol alıyorlar. Bildik, tanıdık güzellik anlayışını yerle bir eden bu akım, modern zamanların ruhunu da ortaya koyuyor. “Kadınlar güzel olmanın onları daha klas, daha dikkat çekici ya da farklı kılmadığının farkına vardılar. Bu konudaki başarısızlıklarını gördüler. Bu nedenle büyük değişimleri göze alıyorlar. Saçları kirpi gibi kısacık kestirmek ya da umursamaz bir şekilde makyajsız dolaşmak bir artı olarak algılanıyor artık” diyor ünlü make-up artist Pat McGrath. Bu değişim belki geçmişte bir kusur olarak görülen Jennifer Lopez tarzı kalçaların zirve yapışıyla ya da Lindsay Lohan"ın çilil bedeni ile sayfalarca görüntülenmesinden sonra yaşanmaya başlandı. Net bir tarih olmasa da, modern kadın geçmişte kusur olarak nitelendirilen yanlarını inatla bir artıya çevirmekte ısrarcıydı. Değişen bir olgu daha vardı güzellik adına. Bunu da Jacqueline Bisset özetliyor; “Kadın hayatını ağırlıklı olarak üretmek üzerine kurmalı. Bazen insan meşgulken güzeldir çünkü o bir artı katar. Güzellik sadece işin cilasıdır. Ayrıca güzellik yoktur, hoş bulunmak vardır.” Tıpkı güzelliğin sıkıcı olduğunu çünkü yalnızca matematiksel bir yaklaşımla ölçüldüğünü düşünenler gibi…Bir kamu kuruluşunda görevli Kaan Dinç, konu hakkında yaptığımız söyleşide bu durumu erkek bakış açısıyla özetliyor bize; “Upuzun bacaklar, dik göğüsler, orantılı bir yüz, güzel olduğunun bilincinde bir gülümseme belki ilk bakışta cinsel açıdan etkiler beni ama özene bezene kadınlar gördüğümde keşfedilecek başka bir şey kalmamış gibi geliyor. Evet güzel ama o kadar işte. O zaman kendi beğenime, kendi çıkarımlarıma has başka şeyler bulmama gerek kalmıyor, oysa ben kalsın istiyorum. Orantıları mükemmel kadınlar yerine birkaç kusur arar oluyorum. İstiyorum ki karşımdaki kadını kendim yorumlayayım. "Bak ben güzelim" diye empoze etmesin kendini. Zaten çekiciliği olmayan güzellikler ne işe yarar ki?” İlginç ve isabetli bir yaklaşım! Bir benzerini yıllar önce Serge Gainsbourg esprili bir şekilde dile getirmemiş miydi zaten? “Çirkinlik güzelliğe oranla üstündür. Çünkü daha uzun yaşar!” Kabul etmeliyiz ki; bütünlükteki orantı yüz ve vücut simetrisindeki orandan çok daha önemli. İç güzelliğe duyulan estetik haz ile fiziksel yönden duyulan estetik hazzın arasındaki fark, ilkinin karşıdaki kişiden farklı biri olduğunu duyurması değil midir zaten? ABD, Suudi Arabistan, İngiltere ve Çin dâhil on ülkede 3000 kadınla yapılan bir araştırmaya göre kadınların en büyük sorunu özgüven eksikliği olarak belirtilmiş… Bu da gösteriyor ki, karşılaştırmalara gitmek yerine kendimizi keşfetmeliyiz. Zaten görünen o ki, modern kadın artık güzel değil fakat çekici olmayı istiyor. Sadece bunun yeterince farkında değil!

Erkeklere göre güzel kadının tanımı
Kemal Danışmend – Müşteri Temsilcisi / 39 yaşında
“Londra"da The Ivy restoranda Kate Moss ile burun buruna geldiğimde güzel olduğunu bir an bile düşünmedim ama öyle bir havası vardı ki merak ettim. Benim için o merak duygusu daha heyecan verici.”
Erdem Korkut – Öğretim Görevlisi / 42 yaşında
“Bakımlı, hayal gücü ve gelişmiş bir zevk anlayışı olan kadınlar güzeldir. Bir de yanında sıkılmıyorsam ne ala.”
Onur Devrim – Proje Geliştirme Uzmanı / 37 yaşında
“Erkekler kadın güzelliği konusunda gayet zayıf gözükseler de, aslında o çok korktukları aşkı ararlar. Bu nedenle de güzellikten çok elektrik önemlidir. Onun da kiminle tutacağı belli olmaz!”
Tuğrul Pelister – Basketbolcu / 26 yaşında
“Sonuçta görsel zekâlıyız. Gördüğümüzle algıladığımızı rahatlıkla birbirine karıştırabiliriz. Kısaca zevklerimiz, seçimlerimiz yaş dilimlerine göre değişebilir. Hiçbir erkek net bir tarif yapamaz.”
Eser Savranlı – Satış Müdürü / 35 yaşında
“Bakmaktan sıkılmadığım, karakteri ile beni şaşırtan, tercihen ince hatlara sahip, yapmacık olmayan kadınlar harika.”
Caner Dursun – Mağaza Sorumlusu / 34 yaşında
“Şöyle özetleyeyim; Dita Von Teese"i Heidi Klum"a tercih ederim.”
Can Kuzgun – Endüstri Mühendisi / 37 yaşında
“Kadının tarzı, havası, mesafesi olması gerekir. Mesela PJ Harvey"nin asimetrik suratı bana çok güzel gelir hep. Sahnede Patti Smith kadar güzel olabilen kadın da çok azdır... Işık saçar o çirkin teyze.”
Murat Toksöz – Üniversite Öğrencisi – 21 yaşında
“Güzelliğini bir ayrıcalık olarak kullanmasın yeter.”
Kerem Morkaya – Kimya Mühendisi / 33 yaşında
“Eskiden olduğu gibi asil görünümlü kadınlar kalmadı artık, Marilyn Monroe bile asil kalıyor şimdi. Artık kafası da görünümü de karışık kadınların zamanı. Ben yine de seksi ve zarif kadınları çekici buluyorum.”
Levent Kalaycı – Metin Yazarı – 44 yaşında
“Ruhu Akdenizli, görünümü anglo sakson olan kadına güzel derim.”

Modern güzellik ikonları
50 kişiye, günümüzde güzel buldukları kadınların kimler olduğunu sorduk! İşte kadınlar ve erkekler tarafından en fazla telaffuz edilen yerli ve yabancı ilk on isim. Fark gösteriyor ki erkekler seksapelden, kadınlar ise daha çok tarzdan yana!
Erkeklerin ilk onu: Scarlett Johannson, Adriana Lima, Demi Moore, Kylie Minogue, Julianne Moore, Aysun Kayacı, Heidi Klum, Hande Ataizi, Lindsay Lohan, Hadise…
Kadınların ilk onu: Angelina Jolie, Kate Moss, Tuğçe Kazaz Seitaridis, Gisele Bündchen, Kate Bosworth, Jennifer Connelly, Natalia Vodianova, Lindsay Lohan, Monica Bellucci, Nurgül Yeşilçay…

İkonik güzellik ayrıntıları
Anketimize katılan 50 okuyucumuz, gelmiş geçmiş en hafızalara kazınmış güzellik ayrıntılarını belirledi.
Brooke Shields"in kalın kaşları, Cindy Crawford"ın beni, Twiggy zayıflığı, Hülya Avşar"ın burnu, Marilyn Monroe"nun saç rengi, Kylie Minogue"un poposu, Brigitte Bardot"nun saç modeli, Angelina Jolie"nin dudakları, Jennifer Lopez"in kalçaları, Elizabeth Taylor ve Türkan Şoray"ın gözleri, Gisele Bündchen"ın göğüsleri, Lindsay Lohan"ın çilleri, Christy Turlington"ın kemik yapısı, Julia Roberts"ın gülüşü.

Ünlü isimler güzellik hakkında neler söylediler?

•“Kırışıklıklarımı yok etmek istemiyorum. Herkes gibi görünmek istemediğim gibi...” Jane Fonda
•“Seksapel ya da çekicilik yüzde elli sahip olduğunuz, yüzde elli de başkalarının sahip olduğunuzu düşündüğüdür.” Sophia Loren
•“Bazen haftalık magazin dergilerinde, farklı elbiseleri ile poz veren genç kadınlar görüyorum. Sanıyorum tek amaçları gardıroplarını sergilemek ama bu onları daha da güzel kılmıyor. O elbiseler onların bile değil. Çoğu stylist"ler tarafından seçilen parçalar. Bu nedenle de asla onlara ait gibi durmuyor. Üzerlerinde eğreti duruyor. Bana göre hiç de seksi değiller.” Jacqueline Bisset
• “Standart güzellikten hoşlanmıyorum. İşin içinde tuhaflık ya da olağan dışılık olmayana güzel demem.” Karl Lagerfeld
•“Bana "güzel" diyorlar. Oysa sabah kalktığımda kendime dahi benzemiyorum.” Cindy Crawford
•“Kim mükemmel görünmek ister ki? Bu çok sıkıcı.” Kate Hudson
•“Mükemmellik güzellik demek değildir. Hiçbir zaman güzel olduğumu düşünmedim ama kendime has bir görünümüm vardı. O bendim, başkalarının anlattığı Racquel değil.” Racquel Welch
•“Kaslı vücudumdan hiç rahatsız değilim. Sonuçta o benim vücudum, içinde de çok rahatım.” Madonna
•“Güzelseniz sizi bir obje olarak görürler, birey olarak değil. Dahası beklentilerini sıralarlar. Bunu bilmeyen kadınlar, güzelliğin bir lütuf olduğunu düşünebilirler, oysa kadını yabancılaştırır o.” Candice Bergen
•“Güzel kadınlar hayal gücünden yoksun erkeklere bırakılmalıdır” Proust
•“Güzelliğimden neredeyse utandığım günler yaşadım.” Aysun Kayacı

H2