Gözlüklerin bilinen yaklaşık 900 yıllık geçmişine karşın kontakt lenslerin ortaya çıkışı 1890’lı yıllara denk geliyor. Ancak kontakt lenslerin icat edilmesi ve lazer cerrahinin yaygınlaşmasına rağmen gözlüğün halen yaygın bir görme aracı olduğuna dikkat çeken Göz Hastalıkları UzmanıProf. Dr. Emrah Altıparmak, gözlüğün avantajlarını şöyle anlatıyor: 

• Kullanımı ve alışmasının kolay olması,
• Göz sağlığı ve güvenliği açısından önemli bir risk oluşturmaması,
• Çocuklarda güvenle kullanılabilmesi, bazı göz kaymalarında tedavi imkanı sunması,
• Üretiminin ucuz, bakımının kolay olması,
• Kozmetik amaçlarla da kullanılabilmesi,
• Hemen her görme kusuru için üretilebilmesi,
• Sportif amaçlı kullanım için üretilebilmesi sayesinde su sporları dahil pek çok alanda kullanılabilmesi,
• Sahip olduğu filtreler sayesinde görüntü kalitesini iyileştirerek günlük hayatı kolaylaştırması.


LENSLERİN GÖRME AÇISI GENİŞ VE DAHA ESTETİK 

Kontakt lenslerin, alışması biraz daha zaman alan ve motivasyon gerektiren bir gereç olduğunu belirten Prof. Altıparmak, “Kullanımı konusunda hijyene özellikle dikkat etmek gerekir. Bunun karşılığında da hem gözlüksüz olmanın getirdiği kozmetik avantaj, hem de daha geniş bir görme açısı sunar” diyor. Prof. Altıparmak, kontakt lenslerin artı ve eksilerini ise şöyle değerlendiriyor:

LENSİN AVANTAJLARI

• Estetik amaçlarla gözlük kullanmak istemeyen kişiler için daha uygun olması,
• Görme açısının geniş olması,
• Buharlanmadıkları için yağmurlu-karlı havalarda ve spor aktivitelerinde daha iyi görüş sağlaması,
• Numara sorunu olmadığı için istenen tarzda güneş gözlüğü ile kullanılabilmesi, (numaralı güneş gözlüğüne ihtiyaç duyulmaz). 
• Son yıllarda geliştirilen astigmat düzeltici (torik) ve orta yaşta görülen yakın problemini (presbiyopi) düzelten lenslerin (multifokal) ortaya çıkması ile daha çok hastaya hitap etmesi,
• Yumuşak lenslerin kullanıma girmesi ile birlikte maliyetlerinin düşmesi,
• Günlük kullan-at lenslerin ortaya çıkması ile aynı lenslerin uzun süre kullanımı sonrası ortaya çıkan mikrop kapma, görmede bulanıklaşma gibi sorunların azalması, 
• Kornea sivrileşmesi olarak bilinen ‘keratokonus’ gibi bazı hastalıklarda sert lens veya hibrid (yarısı sert- yarısı yumuşak) lens kullanımının gözlüğe göre çok daha iyi görüş sağlaması.
• Renkli lensler ile kozmetik olarak değişim sağlaması.

LENSLERİN DEZAVANTAJLARI

• Alışma süresi zahmetli olması, takıp çıkarma konusunda yetkin oluncaya kadar belli bir süre gerektirmesi,
• Bakım ve kullanımının özen ve hijyen kurallarına uyum gerektirmesi; çok basit olan bu kurallara uyulmadığı takdirde göz ve özellikle de korneanın mikrop kapması olasılığının bulunması, mikrop kapma sonucunda ciddi problemler ve görme kayıpları riskinin bulunması,
• Alerjik yapıda olan kişilerde göz alerjisini tetiklemesi, 
• Göz kuruluğuna sebep olabilmesi,
Aylık veya 2 haftalık lens kullanan kişilerin yanlarında sürekli lens solüsyonu ve kabı taşımak durumunda olması.