Sinir hücrelerinin hasar görmesi sonucu meydana gelen ve kesin bir tedavisi olmayan Parkinson, MS ve Alzheimer hastalıklarının erken teşhisinde yeni gelişmeler var. 'Söz, Gözün Uzmanlarında' adlı uluslararası sempozyumda bir araya gelen uzmanlar, bu konudaki gelişmeleri aktardılar. Sempozyumda; yıllar süren araştırmalar sonucunda retinanın beynin hafıza, düşünme ve yürümeyi gerçekleştiren kısmıyla yakın ilişki içerisinde olduğunun belirlendiği açıklandı. Uzmanlar, beyni araştırmanın bir modeli olarak artık gözün kullanıldığını söylüyor... İşte, göz ve beyinsel hastalıklar arasındaki ilişkinin yansımaları...

SİNİR HÜCRELERİ ZAYIFLAR

Parkinson, MS ve Alzheimer hastalıklarının beyinde yarattığı hasar, ilk önce göz içindeki belirli katmanlarda ortaya çıkıyor. Gözün arkasında yer alan retina kısmında 10 katman bulunuyor. Yapılan çalışmalar ise bu katmanların belli bölümlerinde oluşan incelmelerin (zayıflamaların) Parkinson, MS ve Alzheimer hastalıklarının beyindeki sinir hücrelerinde yol açtığı hasarlara paralellik gösterdiğini ortaya koyuyor.

RETİNA TARAMASI YAPILIR

OCT adı verilen bir cihazla yapılan retina taraması ile bu hastalıklar, henüz nörolojik bulgular vermeden yakalanıyor. Yapılan lazer taraması incelendiğinde, sağlıklı bir gözde retinanın ortasında siyah bir nokta ve bu noktayı çevreleyen hafif bir beyazlık bulunduğu görülürken, MS hastalarında bu siyah belirgin noktanın beyaza döndüğü belirleniyor.

Göz retinası, hasta olmayan kişilerde kalın tabakalar halinde bulunuyor. Parkinson hastalarında ise retina katmanı hücre ölümü sebebiyle ince bir tabaka halini alıyor.

OCT TESTİ UMUT IŞIĞI OLUYOR

İnsan sağlığı açısından tamamen güvenilir olan OCT lazer testi, hastanın yaşam kalitesini düşüren ve hasta yakınlarını çaresiz bırakın Parkinson, MS ve Alzheimer hastalıkları için bir umut ışığı oldu.
Uzmanlar, bu hastalıklar henüz nörolojik bulgular vermeden OCT testi ile yakalanıp tedaviye başlanırsa, hastalığın başlamasının geciktirilebileceğini; hastalığın başladığı durumlarda ise daha hafif geçmesinin sağlanabileceğini belirtiyor.

BURUNDAN KAPALI GÖZ AMELİYATI YAPILIYOR

Her gün yeni bir gelişmenin yaşandığı göz cerrahisindeki son tedavi yöntemi, burundan girilerek yapılan kapalı göz ameliyatları oldu. 'Söz, Gözün Uzmanlarında' sempozyumunda, bu yeni yöntemi; Amerika'daki Wills Eyes Hospital öğretim üyelerinden Prof. Dr. Jurij Bilyk tanıttı. Burundan kapalı göz ameliyatlarının detaylarını, Dünyagöz Hastanesi'nden Op. Dr. Umur Kayabaşı anlattı...

HIZLI ULAŞILIYOR

Yeni geliştirilen ve burundan yapılan kapalı göz ameliyatı nedir?
Gözlerin arkasında oluşan tümörleri temizlemek için yapılan göz ameliyatları, eskiden riskliydi ve büyük cerrahi operasyonlarla beyin açılarak yapılıyordu. Bugün geldiğimiz noktada ise burundan girerek yaptığımız kapalı ameliyatlarla, problemli bölgeye hızlı bir şekilde ulaşıp tümörü yok edebiliyoruz.

TAKIM ÇALIŞMASI

Herhangi bir kesik olmadan mı bu ameliyatları yapıyorsunuz?
Açılan kesik yalnızca üç milimetre. Ameliyat sırasında hastanın burnunda açılan kesikten bir boru yardımı ile göze ulaşıp o bölgede bulunan tümörü temizliyoruz.
Burundan girildiği için operasyonu kulakburun- boğaz cerrahları mı yapıyor?
Bahsettiğimiz cerrahi tekniğinin adı çoklu endoskopik cerrahi. Bu ismin verilme nedeni; ameliyata beyin, kulakburun- boğaz ve göz ekiplerinin birlikte girmesi. Ameliyatı tüm ekipler bir arada gerçekleştiriyor.

GÖZ ARKASINDAKİ TÜMÖRLER ALINIYOR

Çoklu endoskopik cerrahi Türkiye'de nasıl uygulanır?
Türkiye'de çoklu endoskopik cerrahi yöntemiyle yapılan bir ameliyat henüz yok. Çok yeni geliştirilen bu burundan girilen kapalı ameliyat tekniği bizim hastanemizde göze bağlı oluşan bazı travmaların tedavisinde uygulanıyor. Örneğin, göz arkası tümörlerinin bir kısmını bu yöntemle alabiliyoruz. Görme siniri travmasına bağlı hastalıkları, kaza travması sonrası oluşan hastalıkları ya da kaza sebebiyle kemik kırığı oluşan durumlarda da burundan girerek ameliyat yapıyoruz.

HASTALARA BÜYÜK RAHATLIK SAĞLIYOR

Burundan girilerek yapılan göz ameliyatlarında iyileşme süreci nasıl oluyor?
Açık cerrahi operasyonların yarattığı komplikasyon riskini ortadan kaldıran laporoskopik yöntem, hastalara büyük rahatlık sağlıyor. Açık bir yara olmadığı için hasta, ameliyatın ertesi günü bile rahatlıkla evine dönebiliyor.

Başarı oranı nedir?
Amerika'da uygulanan bu yöntemle çok ciddi başarılar elde ettiler. Ülkemizde bu yöntem tam olarak uygulanmadığı için henüz başarı oranlarından bahsetmemiz mümkün değil.

BEYNİ AÇMAK GEREKİYORDU
Gözün arkasındaki tümörlerin alınması için eskiden beynin açılması gerekiyordu. Tümörün bulunduğu yerin zor ulaşılabilir olması, operasyon sürecini güçleştiriyordu. - Günaydın -