Gıda alışverişlerinize liste yapmadan gitmemenizi söylemiştik. Bu listeye bir de gıda alışverişlerinizde dikkat etmeniz gereken 6 içeriği eklemenizi öneriyoruz.

Şeker

Ruh halinde değişime yol açan içerikler listesinin başında şeker geliyor. Biz fark etsek de etmesek de hemen hemen yediğimiz her şeyin içinde yer alıyor. Ambalajlı ve işlenmiş gıdalar şekerle dolu. Hatta bazen etiketlerde mısır şurubu, glikoz, sakaroz, fruktoz, laktoz olarak karşımıza çıkıyor ama siz onu ‘şeker’ diye okuyun.

Hiç de şaşırtıcı olmayan bir şekilde şeker pek çok sağlık sorununa yol açıyor. Diyabet bunların en bilineni olmakla birlikte şeker aynı zamanda kilo alımına, tiroit rahatsızlıklarına ve depresyona neden oluyor. Tüm bu olumsuz etkilerden uzak durmak için daha sağlıklı bir yol olarak şeker ihtiyacınızı meyvelerle giderin.

Beyaz un

Beyaz unun zararlarına dair pek çok şey söylense de hala kullandığımız pek çok ürünün içine sinmiş durumda. Her ne kadar beyaz ekmek yemiyor olsanız da, belki de içtiğiniz çorbanın kıvamını koyulaştırmak için kullanılmıştır ya da bir yemeğin terbiyesinde. Bünyenizde beyaz un olmadığından emin olmak oldukça dikkat istiyor.

Beyaz unun içinde yer alan gereksiz kalori ve yüksek glikoz seviyeleri, sizi tıka basa doldurmadan (buna ‘doyurma’ demek mümkün değil) açlık hissinin yok olmasının önüne geçiyor. Bunun yerine arpa, darı, yulaf ezmesi, kinoa gibi tam tahıllı ürünleri tercih edin.

Aspartam

Aspartam, şekersiz ürünlerin içinde kullanılan en popüler tatlandırıcı. Okurlarımızın da en sık okuduğu yazılarımızdan biri olan, “Aspartam nedir?” sorusuna ve daha fazlasına yanıt veren yazımızı buradan okuyabilirsiniz. Tabii ki aspartam şekerden daha iyi durumda değil.

Vücudunuza herhangi bir kimyasal almamış olsanız bile aspartam baş ağrılarına, sindirim sorunlarına ve felce yol açabilecek nitelikte. Aspartam gibi bir tatlandırıcı kullanmak yerine doğal bal ya da Hindistan cevizi şekeri ile yiyeceklerinizi tatlandırın.

MSG

Monosodyum glutamat, ambalajlı gıdalarda genellikle tatlarını uzun süre korumaları ve raf ömürlerini uzatma amaçlı kullanılıyor. Cipsten dondurulmuş gıdaya ambalajlı hemen her üründe yer alan MSG sersemleme hissi, mide bulantısı ve anksiyeteye yol açıyor.

Eğer kendinizi fiziksel olarak da ruhen de iyi hissetmek istiyorsanız ambalajlı ürünlerden uzak durun, organik, doğal ürünleri tercih edin. Yazık ki ambalajlı gıdaların içindekiler etiketlerinde ‘MSG’ ibaresi yer almıyor, bu nedenle seçimlerinizde çok dikkatli olmalısınız.

Trans yağlar (Hidrojenize yağlar)

Yiyeceklerin raf ömrünü uzatmak için kullanılan maddelerden biri de trans yağlar. Adından da anlayabileceğiniz gibi ürünün içerisindeki trans yağı artırarak ömrünü uzatırken, sindirimi zorlaştırdığı için yediğiniz gıdaların doğrudan kilo almanıza ve kolesterolünüzün yükselmesine yol açtığını söyleyebiliriz. Sizde huzursuzluk ve belirsizlik hislerinin oluşmasına neden olan trans yağların yerine Hindistan cevizi yağı veya sızma zeytinyağı kullanın.

Gıda boyası

Birçok boyanın gıdanın rengi ve tadına etki edecek şekilde kullanıldığını biliyoruz, ama bazıları doğrudan sağlığımızı tehdit edecek nitelikte. Örneğin Kırmızı No. 40 aşırı duyarlılık ve ADHD ile bağlantılıyken, Sarı No.5 alerjik reaksiyonlar ve astımla ilişkili. Bu gereksiz içeriği reddedip doğal, organik ve renklendirilmemiş ürünleri sağlığınız için tercih edin.