Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Güler, yoğun stres ve gerginliğin, bel ve boyun fıtığına neden olduğunu söyledi. Prof. Dr. Güler, "Özellikle ev işlerinde titiz hanımlarda tedavi güç oluyor. Ancak klinik çalışmalar bugün fıtıkların yüzde 90'ının ameliyatsız düzeldiğini göstermektedir" dedi.

Bel fıtıkları günümüzde toplumsal bir sorun haline geldiğini, bazı hekimlerin tedaviyle düzelmesi mümkün olan vakalarda bile cerrahi yöntemi seçtiğini belirten Prof. Dr. Mustafa Güler, yapılan bilimsel araştırmalarda 'MR' ile takip edilen hastaların bel fıtıklarının, ameliyatsız tamamen düzeldiğini söyledi. Prof. Dr. Güler şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bu nedenle cerrahi için kesinlikle acele edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bugün bel ağrısı fizik tedavi polikliniklerinde çok sık görülen bir rahatsızlıktır. Toplumumuzda da yaklaşık yüzde 50 oranında görülmektedir. Özellikle stres ve depresyon bel kaslarında kasılmaya yol açarak bel ağrısına neden olmaktadır. Yoğun stres ve gerginlik uzun sürerse bel ve boyun fıtığına yol açmakta, var olanı şiddetlendirmekte ve tedaviyi zorlaştırmaktadır. Özellikle aile içi sorun ve sıkıntılar bel fıtıklarının tedavilerini zorlaştırmakta hatta imkansızlaştırmaktadır. Bir çok hasta, bu tür sorunlarının bel fıtıklarının tedavisini engellediğini bilmiyor. Özellikle ev işlerinde titiz hanımlarda bel fıtıklarının tedavisi daha zor olmaktadır."

'GEREKSİZ AMELİYAT OLMAYIN'
Yapılan klinik çalışmalarda, bel fıtıklarının konservatif tedaviyle (istirahat, ilaç , stresin azaltılması ve fizik tedavi ile) yüzde 90 oranında düzeldiğinin bilindiğini de dile getiren Prof.Dr. Mustafa Güler şöyle konuştu:

"Maalesef bazen hastaların hekim önerilerine uymamaları, bazen de hekimlerin erken müdaheleleri nedeniyle bel fıtığı olan hastalar gereksiz yere ameliyat olmaktadır. Özellikle hanımlarda ameliyattan sonra sıklıkla ciddi sorunlar yaşamaktadır. Karın, sırt ve bel kaslarının zayıflığı ve genellikle kilolu olmaları nedeniyle ameliyattan sonra hastalarda 'yetersiz bel hastalığı' ya da 'yeni bel fıtığı' gelişmektedir. Hasta tavsiyelere uyduğu takdirde bel fıtıkları yüzde 90- 95 oranında düzelmektedir."

DHA