Değerli Aydınlılar.

Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) 2013 verilerinden öğrendiğimiz, Aydın ili okur-yazar oranının en yüksek olduğu 13. İl. Aydın’da 6 yaş üzeri okur yazar oranı yüzde 97,32. Bu oranın yüzde 29,81i ilkokul yüzde 18,91’i ilköğretim mezunu. Doktora mezunlarının oranı yüzde 0,16 olurken yüksek lisans mezunlarının oranı yüzde 0,52 yüksekokul ve fakülte mezunlarının oranı da yüzde 9,69 olmuş. Memleketin okuma yazma oranı yükselmiş doğrudur, gayet iyi olmuştur.

Şimdi bu oranlara bakıp durum harika diyebilirsiniz. Yine TÜİK’in yaptığı “Türkiye’de Okuma Kültürü Haritası Projesi” araştırması sonuçlarına göre durumumuz vahim. Türk insanının kitap okuma alışkanlığı ile ilgili yaptığı araştırma içler acısı bir gerçeği gözler önüne seriyor. Türkiye’nin okuma alışkanlığında dünyada 86. sırada olduğunu gösteren araştırmada, okuma alışkanlığımızla ilgili elde edilen veriler çok can yakıcı bir gerçeği göz önüne seriyor.. 2013 yılında 26 ilde 6212 kişiyle yapılan araştırma sonuçlarına göre(bu illerden biri Aydın) günde 6 saat televizyon izleyip, 3 saat internete giren Türk insanı, kitap okumaya sadece 1 dakika ayırıyor. Çalışmada varılan bir diğer sonuçta ise Avrupa’da yüzde 21 olan okuma oranının Türkiye’de sadece binde bir olduğu ortaya çıkması. Dünyada en fazla kitap okuyan ülkelerin başında yüzde 21 oranıyla İngiltere ve Fransa yer alırken, bu ülkeleri sırasıyla Japonya yüzde 14, Amerika yüzde 12 ve İspanya yüzde 9 ile takip etmiş. Türkiye, yüzde 0,1 okuma oranı ile listenin son sıralarında…

 Aydınımızda yeraltı treni yok ama bulabildiğimiz toplu ulaşım araçlarımızda, kafeterya veya çay bahçelerinde bırakın kitap okumayı gazete okuyana bile rastlamak artık bir lüks! Bizim neslimiz çizgi romanlar okuyup büyümüş bir nesil. Bizler dönemimizin sanal âlemine dalıp oradan çıkmayı başarabildik sanırım. Gençler şimdi o sanal âleme dalıyor bir daha çıkmak büyük sorun oluyor. Büyük sıkıntı. Haberleşmede ve iletişimde zannederim elliyi bile bulmayan kelime kullanımı ve kendini “cepten”  kısa mesaj servisleri ile ifade etmeye başlayan bir gelecek! Hayatımıza yeni giren medya okuryazarlığı, finansal okuryazarlık gibi kavramların yanına şunu yazacağım hiç aklıma gelmezdi. Okuma yazma okuryazarlığı. Nasıl yani demeyin yukarıdaki verilerle durum tam olarak bu!

Dünya avucumuzun içinde gerçeğini inkâr etmemek gerekiyor. Bu gerçek bizi derinden ve sarsıcı bir şekilde etkiyor ve etkilemeye devam edecek. Ve ülke olarak kitap okuyup bize gelecek satanlara her yıl milyar dolarlar ödüyoruz. Üretmeden tüketmek bu olsa gerek! Aydınlıların bankalarda parasının olduğunu biliyoruz. Ancak bunu kullanabilecek yararlı ve gelecek vaat eden yatırımlara ve gelecek nesillerin faydalanabileceği fırsatlarına dönüştürebilecek entelektüel birikimimiz var mı tartışma konusu! En azıdan benim bu konuda ciddi endişelerim var. Kitaptan, gazeteden, mecmuadan, atlaslardan ne öğrenebiliriz hepsi cebimizde diye düşünmek yaşadığımız an itibariyle çok tabii gelebilir. Ancak o cebe girmeyen bir kelime, bir cümle size hayata daha değişik bir bakış açısı katabilir.

Kitaptan bir söz”insan ömrünün değil emeğinin boşa gittiğine üzülür”.(Yusuf Has Hacip, Kutadgu Bilig)

Memleketler parasızlıktan değil ahlaksızlıktan çökerler. CICERO