"Ceza veren kurumda mahkum çalıştırılır mı?"

ADANA'da, iyi hali nedeniyle Adliye'nin çay ocağında çalıştırılan 32 yaşındaki Deniz Çulhaoğulları'nın aşkına karşılık vermediği için öldürdüğü zabıt katibi 34 yaşındaki Derya Boğa, mezarına gelinlik ve kırmızı eşarp konularak defnedildi. Boğa'nın öldürülmesiyle, hükümlülerin adliyelerde çalıştırılmasıyla ilgili tartışmalar da gündeme geldi. Cenazeye katılan öldürülen zabıt katibinin bazı akrabaları ile adliye çalışanları, “Çay ocağında çalışan mahkum, kendine ceza veren bir kuruma hizmet eder mi? Ceza veren kurumda mahkum çalıştırılır mı?” dedi. Baro Başkanı Aziz Erbek de “Güvenli bir yer olması gereken adliyede mahkumların çalıştırılmaması gerekir” dedi.

Dün akşam evlerinin önünde öldürülen Adana 3'üncü İş Mahkemesi'nde görevli zabıt katibi Derya Boğa'nın cenazesi Adana Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsinin ardından ailesine teslim edildi. Eşini ve kayınpederini "av tüfeğiyle öldürmeye teşebbüs" suçundan hükümlü olup, iyi hali nedeniyle Adana Adliyesi'nin çay ocağında çalıştırılan Deniz Çulhaoğulları'nın 2'si kalbinden, 2'si karnından, 2'si de sırtından olmak üzere 6 yerinden bıçaklayarak öldürdüğü Boğa için, çalıştığı Adliye'de tören yapıldı. Törende konuşan Adalet Komisyonu Başkanı İbrahim Şeker, ölen zabıt katibinin güler yüzüyle tanınan, insanları seven ve kimseyi kırmayan yapısı olduğunu, 5 yıllık memurları olduğunu söyledi.

TUĞÇE'NİN AKRABASIYMIŞ

Aşkına karşılık vermediği kişinin kurbanı olan bekar Derya Boğa'nın cenazesi daha sonra akrabalarının da oturduğu Havuzlubahçe Mahallesi'nde bulunan ve yan tarafı taziye yeri olarak kullanılan bir türbeye getirildi. Geçen ay eski sevgilisi tarafından 28 yerinden bıçaklanarak öldürülen "Adana'nın Münevver'i" olarak anılan 21 yaşındaki Tuğçe Anlaş'ın da akrabası ve uzun yıllar komşusu olan Boğa'nın tabutuna beyaz gelinlik ile kına gecesi gelin adaylarının başına örtülen kırmızı eşarp konuldu. Boğa"nın cenazesi, daha sonra Küçükoba Mezarlığı'na götürüldü. Gelinlik ve kırmızı eşarp kefeninin üzerine örtüldükten sonra toprağa verilen Derya Boğa'nın teyzesi Selva Ardıç ve annesi Müzeyyen Boğa tabuta sarılıp ağladı. Anne Müzeyyen Boğa, “Böylelerini eğitmeye çalışmayın, idam edin” diye ağladı.

Katile lanet yağdıran teyze Ardıç da “Çocuklarımızı ölsün diye okutmuyoruz. Bugün bana, yarın sana olacak. Recep Tayyip Erdoğan"a sesleniyoruz. Cezalar daha da artırılmalı. İdam geri gelmeli. ABD"de olsa bunlar idam edilirdi. Bir ayda aynı mahalleden iki genç kızımızı kaybettik. Bu ders olmalı, örnek olmalı” diye bağırdı. Katibin diğer teyzesi Nezihe Ardıç ise yeğeninin fotoğrafını gazetecilere göstererek ağıt yaktı.

Boğa"nın mesai çıkışı kahve ikramı için evine davet ettiği, zabıt katibi gözleri önünde bıçaklanan Avukat İlkay Özakın da cenazeye katıldı. Olayın şokunu üzerinden atamayan, bitkin gözüken Özakın, olayla ilgili konuşmak istemedi.

MESAİ ARKADAŞLARINDAN PROTESTO

Adana Adliyesi'nde çalışan memurlar da olayı protesto etti. Bu sabah, adliyede çalışan mahkumlara odalarını temizlettirmeyen, çay, kahve içmeyen memurlar, “Aynı olay yarın adliyede başka katiplerin, çalışanların başına da gelebilir” diye olaya tepki gösterdi.

Cenaze töreninde, hükümlülerin adliyede çalıştırılmalarına da tepki gösterildi. Öldürülen zabıt katibinin bazı akrabaları ile adliye çalışanları, “Sonuçta çalışanlar adliyede yargılanıp ceza almışlar. Sık sık bu konuda şikayetler duyuyoruz. Kimi zaman, personelin, "Size çay filan yok. Sizinle dışarıda görüşeceğiz" diye tehdit edildikleri, mahkum çalışanların personeli taciz ettiği olaylar yaşanıyor. Bunlara duyarsız kalınıyor. Ceza veren kurumda mahkum çalıştırılır mı?” dedi.

İZİNLİ ÇIKMIŞ

Öte yandan, aşkına karşılık vermeyen zabıt katibini öldüren Deniz Çulhaoğulları henüz yakalanmadı. Eşini ve kayınpederini 2001"de av tüfeğiyle öldürmeye kalktığı için yargılanıp, hüküm giyen Çulhaoğulları"nın henüz cezasını tamamlamadığı anlaşıldı. Açık cezaevinde olduğu için 5 günlük izin aldığı, izninin bittiği olay günü saat 15.00 sıralarında teslim olması gerektiği belirlenen Çulhaoğulları"nın olay günü, Adliye çevresinde birkaç kez görüldüğü ortaya çıktı. Kayınpederi ve eşini öldürmeye kalktığı için iddiasıyla yargılandığı Adana 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi çalışanlarınca görülen Çulhaoğulları"nın, Adliye çalışanlarının neden dışarıda olduğunu sorması üzerine, “İşim var. İzindeyim. Bugün teslim olacağım” dediği de belirlendi.

BARO BAŞKANI: UYGULAMA DEĞİŞMELİ

Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek de hükümlülerin adliyede çalıştırılmalarına tepki gösterdi. Bu konuda Adalet Bakanlığı"na başvurduklarını ifade eden Erbek, şunları söyledi: “Daha önce de söyledik. Böyle acı olayları yaşatmadan bu yöntem çözülmeliydi. Adam öldürmüş, suç işlemiş, mahkum olmuş, kendisini mahkum eden mahkemenin, hakimin, savcının, avukatın bulunduğu yere servis yapıyor, rahatça girip çıkıyor. Samimi ilişkilere girebiliyor İlla insanların ölmesi mi gerekiyor bu uygulamanın durdurulması için. Adalet Bakanlığı başka ülkelerde uygulanan başka uygulamayı örnek almalıdır. Psikolojik açıdan suçluluğu tespit edilmiş bir insanı bu şekilde adliyeye sokmaması gerekiyor. Kamuoyu cinayetle olayı öğrenmiş oldu. Başka şekillerde yanlışları gördük, Adalet Bakanlığı"na söyledik. Yarın başka şeyler olursa altından kalkamazlar. Adliyede çalışan bu mahkumlar sabah geliyor, akşam cezaevine dönüyor, sabah tekrar geliyor normal hayata akşam tekrar dönüyor. Çok sağlıklı bir psikolojik ortam sunulmuyor. Bu şekilde kişisel anlamda yaşadığı dürtülerini, cinsel dürtülerini, duygusal ve hayvani dürtülerini sergiliyor. Jiletlenmiş, kolu bacağı kesik bir şekilde hakime, savcıya servis yapıyor. İtiraz ettiğimizde büyük tepkiyle karşılaşabiliyoruz. Adalet Bakanlığı da gelip bu olaylara tanık olsun. Bakanlık binasının içinde bunları yaşamıyorlar. Yerel mahkemelerde bu olayları yaşayanlar tepki içinde. Bu tepkiler daha büyümeden bu uygulamaya son verilsin. Güvenli bir yer olması gereken adliyede mahkumların çalıştırılmaması gerekir. Çalışanlar ayda bir değişiyor. Ogün cezaevi yönetimi kimseyi bulamazsa elindeki en uygun adamı gönderiyor. Ona göre uygun adam böyle eli kanlı olabiliyor.”/milliyet