Denizli Devlet Hastanesi Kadın Hastalıkları Uzmanı Doktor Levent Sapmaz, gebelikte düşük yapmanın özellikle ilk haftalarda çok sık görüldüğünü belirtti. Dr. Sapmaz, "Klinik olarak fark edilen gebeliklerin yüzde 20'si düşükle sonuçlanır. Bir başka deyişle hamile kalan her 4-6 kadından birisi o hamileliğinde düşük olayı yaşayacaktır. Düşüklerin yüzde 80'inden fazlası ilk 13 haftada meydana gelir. Risk ilk 8 haftada en yüksek değerdedir. Gebelikte 8. haftayı geçtikten sonra düşük şansı giderek azalmaktadır” dedi.

Düşüğün en önemli belirtisinin kanama olduğunu söyleyen Dr. Levent Sapmaz, "Erken dönem düşüklerin yarısından fazlasından bebeğe ait kromozom anomalileri saptanmaktadır. Ayrıca çoğul gebelikler, ilaç, radyasyon, anneye ve babaya ait genetik bozukluklar, üreme sistemindeki yapısal bozukluklar, annede görülen yüksek ateş, enfeksiyon hastalıkları annede görülen kronik hastalıklar, sigara, alkol, uyuşturucu ve yüksek dozda kafein tüketilmesi gibi nedenler düşüğe neden olmaktadır" dedi. Düşük durumunda kürtajla anne karnından bebeğin alınması gerektiğini açıklayan Dr. Levent Sapmaz, bebeğin alınmasının gecikmesi durumunda annenin hayati tehlikesinin oluşabileceğini söyledi.

Denizli Devlet Hastanesi Kadın Hastalıkları Uzmanı Doktor Levent Sapmaz, gebelikte düşük olmasının ardından çiftlerin psikolojik sıkıntılar yaşayabildiğini belirterek, bu dönemde yapılması gerekenleri şöyle açıkladı:
"Bazı çiftler düşük sonrası hemen yeni bir bebek için denemeye başlamaya karar verirken, bazıları da bu kaybın yarattığı psikolojik travmayı atlatmak için zamana gereksinim duyarlar. Bu olayda doğru karar yoktur. Yeniden deneme zamanına karar verirken tek etken kişilerin duygularıdır. İki gebelik arasında en az bir adet kanaması geçmeyen durumlarda takip eden gebelikteki düşük riskinin bir miktar arttığına dair bulgular olmakla birlikte düşük sonrası adet görmeden hemen hamile kalınmasında endişelenmeye gerek yoktur. Sağlıklı bir bebeğin doğumuyla sonuçlanan pek çok hamileliğin bu şekilde başladığını unutulmamalı."