Kırmızıgül'ün avukatı Ufuk Sıtkı, Türkiye'de yapılan yarışmaların hakkaniyet ölçüleri çerçevesinde olmadığını belirttiği açıklamasında, şunları söyledi:

'Yeşilçam Ödülleri' ve 'SİYAD Ödülleri' adı altında yapılan yarışmalara; jüride sinema meslek birliklerinden temsilcilerin olmaması nedeni ile New York'ta Beş Minare isimli filmimizi katmadık. Bundan sonra yapılacak olan film festivalleri ve yarışmalarda sinema meslek birlikleri temsilcilerinin denetiminde yapılmayan ve ön jüri ve jüride bulunmadığı hiç bir organizasyona katılmayacağımızı kamuoyunun bilmesini istiyoruz. 
 
Türkiye'de yapılan ödüllendirilme yöntemindeki kayırmacı ve çarpık yaklaşım sonucu ortaya çıkan mantık dışı dağılım nedeniyle müvekkilim Mahsun Kırmızıgül, filmlerini festivallere ve bu tür yarışmalara göndermemektedir.
 
TÜRSAK Vakfı Başkanı'nın bir açılış konuşmasında belirttiği; 'Kültürün öneminden bahsederken, onu durağan gizli bir hazine, bir 'haz aracı' ve daha kötüsü sadece bir zümrenin elindeki bir ayrıcalık olarak tanımlayıp kutsamak, yapabileceğimiz hataların en büyüğüdür' ifadesine canı gönülden katılmakla beraber; başkanı olduğu vakfın icraatlarının bu söylem ile taban tabana zıt olduğunu da ne yazık ki belirtmek zorundayız.
 
'Haz aracı' olarak kullanılan ve 'bir zümrenin elindeki ayrıcalık' olarak görülen organizasyonların ürünü olan bu etkinliklerin aynı anlayışla devam edildiği sürece kültürümüze katkı sunmasını değil beklemek, düşünmek ve hatta hayal etmek bile imkansızdır.'

Salih Engin Karaca/Rotahaber