AK Parti Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Fikri olan fikrini söyler, fikri olmayan ise sadece küfür eder. Biz fikri olan herkesten istifade etme gayretindeyiz. Sorumluluğunun bilincinde olan insanların hakaret ve sövmekle, Türkiye'nin bekasına ve huzuruna hiçbir katkı sunamayacağını bilmesi lazım." dedi.
Elitaş, 25 yıldır Türkiye'nin gündeminde olan terör sorununu çözmek için herkesin sağduyulu hareket etmesi gerektiğini söyledi. Bu sorunun tüm ülkenin meselesi olduğunu dile getiren Elitaş, şöyle konuştu: "Bugüne kadar bütün siyasi partiler seçim vaatlerinde terörün bitirilmesi için çeşitli vaatlerde bulunmuşlar. Bütün partilerin ortak görüşleri bu yönde. STK'lar ve toplumun ezici bir çoğunluğu bunu destekliyor. Terörü durdurmak için gayret göstermemiz gerekiyorsa bunları da elbirliği ile yapmamız lazım. Akan kanı durdurmak için kimin ne projesi varsa o projeyi açıkça ortaya koymak herkesin vazifesidir. 1984'te doğan çocuklar şimdi 25 yaşlarında. Aynı ülkede yaşayan insanların birbirlerine olumsuz bakışları ile büyümüş. İşte kardeşliğin, barışın birlikte 1000 yıldır yaşandığı söylemini sadece lafta değil, icraatta da göstermek için sorumluluk sahibi insanlara bu süreçte çok önemli görevler düşüyor."

"HERKES SORUMLU OLMALI"

Eltiaş, açılım süreci konusunda muhalefeti katkı vermemekle suçladı. Bu konuda herkesin özellikle Meclis'te grubu bulanan siyasilerin destek vermesini isteyen Elitaş, sorumluluğunun bilincinde olan herkesin bu sürece destek olacağını hatırlattı. Elitaş, muhalefete destek çağrısında bulunarak, "Anadolu'da bir tabir var, 'Eğer bir şeyi yaparken sağlamlaştırabilmek için herkesin deliktaşı koyması lazım' diye. Deliktaşı denge sağlayan unsurdur. Bizler TBMM'de bulunan siyasi partilerin sorumluluklarımızın bilincinde olmamız lazım. Fikri olan fikrini söyler, fikri olmayansa sadece küfür eder. Biz fikri olan hepsinin fikirlerinden istifade etme gayretinde olacağız. Bizim yaklaşımımız şimdiye kadar kimsenin görmediği, algılayamadığı bir yaklaşımdır. Ortak akılla hareket edelim diyoruz. Gelin hep birlikte çözelim." diye konuştu.

Elitaş, muhalfetin bugüne kadar sergilediği görüntünün kamuoyunda sanki gündemlerinde böyle bir konun hiç yokmuş gibi bir algıya yol açtığını ifade etti. Elitaş, muhalefet partilerinin Türkiye'nin uğraştığı bu can yakıcı sorunla ilgili dağarcıklarında hiçbir projenin olmamasının ise vahim olduğunu söyledi. Elitaş, "Muhalefet şimdiye kadar destek vermediği gibi sadece ihanetle suçluyor." dedi. Elitaş, muhalefetin bu tutumunu partilerin kendi iç dinamiklerine dönük olarak yaptıklarını öne sürdü.

"MHP'NİN SAMİYETİNDEN ŞÜPHEMİZ YOK KATKI BEKLİYORUZ"

Elitaş, sürece şiddetle karşı çıkan MHP'nin tavrını anlamakta güçlük çektiğini dile getirdi. Devlet Bahçeli'nin, Türkiye'nin kritik süreçlerinde önemli roller üstlendiğini hatırlatan Elitaş, kendisinden bu süreçte de çok önemli katkılar beklediğini söyledi. Elitaş, şöyle devam etti:

"MHP'nin kongresi var. Bir mesaj vermiş olabilir ama ben sanmıyorum. İç tüzük ve kongresi de çok önemli. MHP'nin sorumluluk sahibi olduğuna inanmak istiyorum. Sayın Bahçeli, 15 yıldır genel başkan. Daha sorumluluk sahibi olması lazım. Bizim ortaya koyduğumuz herkesten fikir alarak başlattığımız süreç, Türkiye'nin çözülmesi değil, eskisinden daha güçlü bir ülke olması içindir. Yaptıkları açıklamalar, sağduyulu ve birleştirici mi yoksa bölücülüğü artırıcı mı acaba ? Oysa bütün Türkiye'nin bekasını düşünen insanlar olarak bütün siyasi rantlardan arındırılmış olarak sürece katkı sağlayacağına takıyor. Bütün söylemleri sağduyu içerisinde yeniden gözden geçirsin. Genel Kurulda gördüğümüz duruşu çerçevesinde yeniden meseleleri okursa açıklamaları ile bu sürecin nereye gittiğini eminim daha iyi anlayacaktır. Bahçeli'ye yakışan da budur."

"DEVLET KANDİL'İ MUHATAP ALMAZ"

Elitaş, terör örgütünün ya da Abdullah Öcalan'ın muhatap alınıp alınmayacağı konusundaki tavrı ise "Bizim muhatabımız Türk halkıdır, siyasi partilerdir. Abdullah Öcalan, Kandil ve teröristlerle ilgili muhatap olmamız mümkün değil ve olamayacaktır. Devlet illegal örgüt ve terörle muhatap olmaz. Bizim bellidir muhatabımız. Bunu bütün kamuoyu ile paylaşıyoruz. Onların da bu sürecin çözülmesi için gayret göstermeleri gerekir. Yani bunu, terör sorununu, çözümsüzlüğü siyasetlerinin varlık sebebi olarak hiç kimsenin saymaması gerekir. Gerginliği siyasetlerinin temel unsuru haline getirmeyi hiç kimse düşünmemelidir. İnanmak istemiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

"KIRMIZI ÇİZGİLERİMİZ BELLİDİR"

Elitaş, bazı kesimlerin iddia ettiği gibi demokratik açılımla ülkenin bölüneceği endişelerinin yersiz olduğunu söyledi. AK Parti'nin kırmızı çizgilerinin belli olduğunu hatırlatan Elitaş, bunları şöyle sıraladı: "Tek vatan, tek devlet, tek millet ve tek bayrak."

Elitaş, bunun ötesinde hiç kimsenin kendilerini farklı şekilde yansıtarak eleştirmeye hakkı da haddi de olmadığını söyledi. Elitaş, "Bu 'şöyledir ya da böyledir' demek, kısırsızlık, üretimsizlik ve beceriksizliktir. Anayasal çerçevede üniter yapı ile ilgili soru işaretleri ortaya çıkarmaya hakkı yoktur. Olmayan şeyleri varmış gibi göstermek kısır beyinlerin ürünleridir. Üretken beyinler katkı sağlar. Fikri olan söyler, fikri olmayan ise söver, tahrik eder. Ama bu süreç içerisinde tahriklere kapılmayacağız." şeklinde konuştu.

"OLUMLU VE ILIMLI HERKESE AÇIĞIZ"

Bu sorunun çözümü için herkese kapılarının açık olduğunu kaydeden Elitaş, şöyle konuştu: "Çok önemli bir süreçten geçiyoruz. Bu meselenin çözülmesi gerektiğini düşünenlerin yanı sıra demokratik açılımın zararlı olduğunu söyleyenlerle bile tartışmaya ve katkıya açığız. Çünkü toplum bu meselenin çözülmesi için kahir kanaat oluşmuştur. Buna katkı sağlamak ve olumlu, ılımlı havada geçmesi için hepimizin sorumluluğu var. Sorumluluğu bilen insanlar olarak Türkiye'nin yarınlarını düşünmemiz gerekir. Evlatlarımızın yarınları için onlara bırakacağımız ülkenin bekası için sorumluğumuzun farkında olarak hareket etmek gerekir." / cihan