Özellikle incir üretiminin yoğun olduğu Karahallı, Bağcıllı, Derebaşı, Aksu ve Kızıldere köylerinde farelerle mücadelede başarısız kalan köylüler, oldukça sıkıntılı günler geçiriyor.
Bölgede yaşayan köylüler ise yetkililerin soruna gerekli özeni ve ilgiyi göstermediklerini iddia ederek, devletin kendilerine sadece 50 gram ilaç desteği sağladığını, bu miktarın da ancak 2-3 ağacın ilaçlanmasına yettiğini ileri sürüyor. İlaç fiyatlarının yüksekliğinden de şikayet eden köylüler, bölgenin geçim kaynağının incir, zeytin ve kestane olduğunu işaret ederek bunların yok olmasının geçim kaynaklarının tükenmesi anlamına geleceğini savunuyor.
Sayıları hızla çoğalan ve önlerine çıkan bütün incir ağaçlarını kemiren fareler, Aydın inciri ve incir üreticisi için giderek daha büyük tehdit haline geldi. Önce Karahallı köyünde başlayan fare istilası, bu köydeki incir ağaçlarının kemirgenler tarafından talan edilmesine neden oldu. Buradan diğer köylere hızla yayılan kemirgen istilası daha şimdiden Bağcıllı, Karahallı, Işıklar, Derebaşı, Kızıldere köylerine ulaşmış durumda. Köylüler önlem alınmaması halinde fare istilasının bütün Aydın'a yayılma ihtimalinin olduğuna dikkat çekiyor.
Yaşadıkları sıkıntıları Aydın İl Genel Meclisi gündemine taşıyan köylü vatandaşlar, böyle önemli bir ekolojik sorun karşısında Tarım İl Müdürlüğü ve Adnan Menderes Üniversitesi'nin bilim adamlarının olağanüstü tedbirler almalarını ve kapsamlı araştırmalar yapmalarını beklediklerini ifade ettiler. Şuanda kendilerine verilen ilaç desteğinin yeterli olmadığını ileri süren köylüler, “Fareler 4 ay içinde köylerimizi talan ettiler. Daha önce böyle bir felaketle hiç karşılaşmadık. Bunlar bizim bildiğimiz farelerden değil. Görünüşleri, kuyrukları farklı ve bu türün araştırılması gerekir. Yılan, baykuş, tilki gibi avcı hayvanlar bu farelerin baş düşmanı. Ama tarlalarda kullanılan zehirli ilaçlar ve bilinçsiz avcılar yüzünden bu fare avcısı hayvanlar azaldı. Fareleri öldürmek için yetkililerin bize verdikleri zehir yılanları ve avcı hayvanları da öldürüyor. Buna da çözüm bulunması lazım. Fareler de düşmanları kalmayınca hızla çoğalıyorlar. Ama bizim anlamadığımız şey, önceden de tarlalarımızda fareler olurdu ama ağaçlarımız böyle kemirilip ölmezdi. İlk defa böyle Bir şey başımıza geliyor. Artık elimizde avucumuzda hiçbir şey kalmadı ve hiçbir yere borçlarımızı ödeyemez olduk” dediler.
Nazilli Ziraat Odası Başkanı Sabri Topuçar da, fareler nedeniyle üreticilerin zor günler geçirdiğini belirterek, “Köylüler 20-30 yıllık emeklerinin, bu kadar zaman emek verdikleri incir ağaçlarının fareler tarafından yok edileceği endişesini taşıyor. İncir ağaçlarının yanı sıra zeytin ve kestane ağaçlarıyla bahçelerdeki diğer ürünler de zarar görüyor. Daha önce ilgili birimlere yazı yazdık, yardım istedik, ama sonuç çıkmadı. Köylülerimiz devletin yakın bir zaman sonra bu arazilere el koyabileceğini düşünüyorlar. Biz köylülerimizin mağdur oldukları bu durumdan bir an önce kurtulmalarını ve çözüm bulunmasını istiyoruz” diye konuştu.

KÖYLÜLER VALİ COŞ"TAN DESTEK BEKLİYOR
İl Genel Meclisi"nin ardından taleplerini Aydın Valisi Hüseyin Avni Coş"a iletmek isteyen köylü vatandaşlar, dilekçelerinde şu ifadelere yer verdi: “Nazilli köylerinde çiftçilik yapan bizler tarlalarımıza ve ağaçlarımıza zarar veren fare istilasına karşı mücadele konusunda aciz durumdayız. Bizler çok zor durumdayız. Tarlalarımız fare istilası nedeniyle ürün veremez duruma geldi. Ağaçların bellerine dadanan fareler yüzünden ağaçlarımız kuruma riski altındadır. Bizim de kendi şartlarımızla bu ekonomik koşullarda mücadele etme şansımız bulunmamaktadır. Sizi köylerimize bekliyor ve sorunumuzu bizzat yerinde tespit etmenizi istiyoruz. Bizi bu dertten kurtaracağınıza inanıyoruz”