Tülay ŞUBATLI / AHT

TÜRKİYE’nin Ulusal Tütün Kontrol Programı ve Eylem Planı’nın uygulamasını takip etmek ve geliştirmek üzere oluşturulan Tütün Kontrolü Ulusal Komitesi alt grupları, 2013-2017 yıllarını kapsayacak eylem planı üzerinde çalışıyor. Komitenin alt gruplarından “Halkı Bilgilendirme, Bilinçlendirme ve Eğitim Çalışma Grubu’nun başkanı Prof. Dr. Nazmi Bilir’in, 15 yaşın altında çocuk ve hamile bulunan evlerde de sigaranın yasaklanması önerisinde bulunması tartışma yarattı. Kimileri Bilir’den yana görüş beyan ederken, kimileri ise böyle bir yasaklamanın çözüm olamayacağını savunuyor.

‘Yasaklansın hatta üretimine son verilsin’
Hacettepe Üniv. Rektörü-Ortadoğu Kanser Konsorsiyumu Bşk. Prof. Dr. Murat TUNCER:

EVLERDE, kapalı alanlarda kesinlikle sigara içilmemesi lazım. Bir apartman dairesini düşünün. O evde içilen sigaranın dumanı koridorlardan diğer dairelere gidebilir. Sigara içmeyenler de sigara içenler gibi etkileniyor. Çocuklarda astım, akciğer rahatsızlığı ve ortakulak iltihabına neden oluyor. Sigara içenlerin ömrü 10 yıl kısalıyor. Sigarayı dünyadan kaldırmamız ve üretimini engellememiz lazım. Sınırlı bir üretimle bağımlılara bir süre verilebilir. Bazı hastalıkların yok edilmesi için Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği 2030 yılı hedefleri arasına bir bağımlılık, yani bir hastalık olarak sigara da eklenmeli. Sigarayı dünyadan silebiliriz. Sigara üretilmeye devam ettikçe yasaklamalar süni önlemler olarak kalıyor.

‘Yasaklar tespih tanesi gibidir peş peşe gelir’
Tiyatrocu Levent KIRCA:

O da bir özgürlük kısıtlamasıdır. Ben içmiyorum ama adam evinde içebilir. Evinin bir bölümünü, balkonunu, bir odasını sigaraya ayırır. Zaten içenler de öyle yapıyor. Mesela ben içmiyorum ama sevgilim içiyor. “Yanımda içebilirsin” dememe rağmen beni düşünüp balkona veya bahçeye çıkıyor. İçenler bunun bilincinde zaten. Üstelik bu nasıl denetlenecek? Bugün evde sigara yasaklanır, yarın da içki yasaklanır. Yasaklar tespih tanesi gibidir, peş peşe gelir. Ben her türlü yasağa karşıyım.

‘Sigara içmek büyük enayilik’
Sunucu Ece ERKEN:

BEN kullanmıyorum. Evin içinde de yasaklanmasını çok mantıklı buluyorum. Kullanmadığım halde pasif içiciyim mecburen. Bunun önüne geçilmesi lazım. Zaten insanların sigara içmesi enayilik. Bile bile kendilerine zarar veriyorlar. Ben sigara karşıtıyım ve ev dahil her yerde yasaklanması taraftarıyım.

‘Devlet, Anayasa’ya göre çocuk ve gençlerin sağlığını korumak zorunda’
Avukat Kezban HATEMİ:

SİGARA satışının bile yasaklanmasını istiyorum. Evlerde de içilmemesi gerekir. Kanser illeti hemen her evi sardı. Amerika’nın sigara tüketimini geri kalmış ülkelere pompalamasının ardından ortaya çıkan bu durumu herkes görüyor. Evlerde de sigara yasaklanmalı ve mümkün olduğu kadar kontrolü sağlanmalı. Sigara içenler içecek yer bulamamalılar. Çünkü devlet Anayasa’ya göre çocukların ve gençlerin ruh sağlığını ve fiziksel bütünlüğünü korumak zorundadır. Evlere de sigara yasağı getirmek özel alana girmek değildir. Onun mahremiyetine girilmiyor ki. Bunu Anayasa’ya aykırı görmüyorum. Eğer yasaklanırsa şikâyet konusu olacaktır ama “Evde sigara içiminden çocuk etkilenecektir” denilerek yasak getirilecek ve adam çocuğunun yanında sigara içmeyecektir.

‘Yasayla bir şeyi zorlamak her zaman doğru değildir’
Avukat-Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Bşk. Nazan MOROĞLU:

SİGARAYI içenler kadar, içenin yanında olanlar da olumsuz etkileniyor. Sağlığa zararlı olan her şeyin kullanılmaması için uyarılar yapılmalı. Ama bu yine de bir yasak şeklinde olmamalı. Önemli olan bilinçli yurttaşları oluşturabilmek. Yasal olarak evlerde sigara içimi yasak olmamalı. Her şeyi kanunlarla yasaklayıp nasıl takip edeceksiniz? Takip edilmesi mümkün değil. Yasa ihlallari çoğalacak bu defa. Bu nedenle öncelikle halkı bilgilendirmeli, uyarmalı, ikna etmeli. Sadece evinde sigara içerken yakalanan cezalandırılacak. Yakalanmayan ceza almayacak. Bu durumda yasa uygulanamayacak. Sigara içilen evlerde 18 yaş altında çocuk varsa, kaç evi yakalayacaksınız? Her evin başına bir polis dikemezsiniz. Kamu spotları yapılıyor, bu kadar sivil toplum var bu konuda duyarlı. Halka hizmet veren her kanaldan yararlanılabilir. Sezaryenle doğum yasaklandı ama daha yeni gelişen bir olayda bir kadın normal doğuma zorlanmış ve çocuğunu kaybetmiş. Yasayla bir şeyi zorlamak her zaman doğru sonuç vermiyor.

‘Sorumluluk sahibi olan zaten balkonda içiyor’
Eski milletvekili İlhan KESİCİ:

SİGARAYI yasaklamak için evlerin içine karışılabilinir mi bilmiyorum. Ben sigarayı 4 sene önce bıraktım, ama 40 yıl içtim. Bırakabilmek için de bir 10 sene uğraştım. Sigara en zor bırakılan alışkanlıklardan bir tanesi. Müthiş bir nikotin bağımlılığıdır. Çocukların korunması bakımından evlerde sigara içiminin yasaklanması çok faydalı olabilir. Zaten biraz daha imkânı olan evlerde sorumluluk sahibi anne veya babalar balkonda içiyorlar. Hiç olmazsa bu yapılabilir. Sigara yasağının evlerde denetlenmesi aksi tesir yaratır, faydasından çok zarar verir. Televizyonlarda yayınlanan spotların yanı sıra dizilerin içine unsurlar yerleştirilebilir. Sigara içenlerin balkona çıkması teşvik edilebilir. Özellikle çocuklarla ilgili dizilerde baba illa sigara içecekse balkona çıktığı gösterilebilir. Bu yasaktan çok daha etkili olur.

‘Türkiye’de evlere sigara yasağı getirmek çok zor’
Galatasaray Üniv. Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlber ORTAYLI:

BEN sigarayı bırakalı 20 yıl oldu. Türkiye’de evlere sigara yasağı getirmek zor. Çünkü kırsal alan ve kasabada 15 yaş altı çocuklar adam sayılıyor. Ona çocuk diye bakmıyorlar. “İçki içemez ama sigara içer. Erkek o içer” diye düşünülüyor. Yasaklama yerine devamlı kampanyalar olmalı. Yürütülen kampanyalarda bazı şeyler söyleniyor “Sigara spermleri öldürür” gibi. Bunun yerine “Enerjiyi azaltır” demek gerekiyor. Ya da “Kanser yapar” deniyor. Bu sözler halkı korkutmuyor. “Zaten herkes ölecek” diye düşünüyorlar. Kampanyalarda açık açık yan tesirlerinden bahsetmek lazım.

‘Boş gündem yaratmaktan başka bir işe yaramaz’
Manken Tuğba ÖZAY:

HİÇBİR anlamı olmayan bir yasak. Kimse de bu yasağa uymaz. Boş gündemlerden başka bir şey değil.