Aydın Atatürk Meydanında düzenlenen tören Saygı duruşu ve istiklal marşının okunması ile başladı. Törene Aydın"da bulunan Kadın Sivil toplum örgütlerinden, Aydın Barosu Kadın Hakları Komisyonu Üyeleri, Türk Kadınları birliği, 2000 yılı kadınlar derneği, Aktif Emekli Kadınlar Derneği, Kadın Hakları Derneği, Ev Kadınları Dayanışma Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, İş Kadınları Derneği, Yardım Sevenler Derneği, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği ile Siyasi partilerden CHP, DP ve DSP"nin kadın kolları üyeleri katılırken AKP"den ise hiçbir kadın üye katılmadı. Törene katılanlar arasında ayrıca erkeklerinde bulunması gözlerden kaçmazken, erkeklerde kadınlar ile birlikte kadınlar gününü kutladı. Tören süresi içerisinde ise erkekler ön saflarda bulunarak her zaman kadınların yanında olduklarını gösterdiler.
Törende tüm kadın dernekleri Atatürk anıtına çelenk koymasının ardından, tüm kadınlar adına Aydın Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Neşe Menderes, basın açıklaması yaptı.
Menderes, yaptığı açıklamada, “Kadınların 8 Martı haklarına, emeğine, bedenine ve kimliğine sahip çıkmak, eşitsizliği ayrımcılığı ataerkil yapı içerisinde boyun eğmişliği ortadan kaldırmak, toplumda her alanda fiilen de yer almak ve saygı görmek için kutladığını belirterek şunları söyledi, “Toplumun % 51"ini oluşturan kadınların bu oranda temsili, kadınların yok sayılmasıdır. Eşitliğe ve çağdaş toplumun esaslarına uymayan bu gerçeğin değiştirilebilmesinin tek yolu, pozitif ayrımcılığın başta Anayasa ve siyasi Partiler Yasası'na en az % 30 kota getirilmesidir. Uluslararası Sözleşmeler ile uyum içerisinde kabul edilen Yeni Tük Ceza Kanunu'nda aileye.kadına ve çocuğa karşı işlenen suçlar cezalandırılmaktadır. Yasal düzenlemelerin ve yaptırımların varlığı elbette ki şiddeti tamamen ortadan kaldırmamaktadır. Toplumumuzun ataerkil yapısı değişmedikçe, töre, yoksulluk ve eğitimsizlik var olduğu sürece şiddet fiziksel ekonomik cinsel psikolojik şiddet olarak devam edecektir. Bu sebeple cumhuriyet kadınları kendi bilgimizi deneyimimizi, imkanlarımızı kadın hakları için kullanmalıyız”.