Başbakan Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Genel Kurulu'ndaki konuşmasında, tüketim ürünlerine yönelik ekonomik göstergeleri açıkladı.

Bir ekonominin durumunu göstermek için bazı temel göstergelere bakılması gerektiğini ifade eden Erdoğan, büyüme, enflasyon, dış ticaret, bütçe disiplini gibi göstergeleri sık sık konuşmalarında açıkladığını hatırlattı. Muhalefetin, Türkiye'de yatırımların sürekli borçlanmak suretiyle yapıldığını söylediğini kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:

"Biz göreve geldiğimizde kamu net borç stoku milli gelire oranı yüzde 74'tü. Şimdi ise yüzde 39. Bakınız nereden nereye. Bizim milli gelirimiz neydi şimdi ne oldu. Olayı buna göre değerlendirmemiz lazım. Atalarımız, 'borç yiğidin kamçısıdır' derken... Ha eğer güçlüyseniz sizin için o bir kamçıdır, ama zayıfsanız ölüm var... Olaya böyle bakmak lazım. Ama biz şimdi zayıf değiliz, güçlüyüz. Aynı şekilde devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü biz göreve geldiğimizde. Ama şimdi devletin borçlanma faizi yüzde 8-8,5 buralara düştü. Bunları konuşalım."

"İntihar etmeyin, çünkü siz de bize lazımsınız"

Büyüme rakamlarında da Türkiye'nin, yüzde 8,5 büyüme oranıyla Çin'den sonra dünyada ikinci sırada olduğunun altını çizen Erdoğan, "Bunları niye görmemezlikten geliyoruz. Böyle bir ülke var. Bununla iftihar etmemiz gerekirken, birileri intihar etmeye kalkıyor. Biz acıyoruz; intihar etmeyin, çünkü siz de
bize lazımsınız" dedi.

Erdoğan, 2002'de Türkiye'de evde bilgisayar sahipliği rakamının toplam hane sayısının yüzde 10'unun altında olduğunu belirterek, "Bugün ise Türkiye'deki toplam konutların yüzde 34'ünde en az bir tane masaüstü bilgisayar var. 2002'de nüfusun yüzde 1'inde dahi taşınabilir bilgisayar yoktu. Bugün nüfusun yüzde 23'ünde taşınabilir bilgisayar var" diye konuştu.

2002'de 23 milyon cep telefonu abonesi olduğuna işaret eden Erdoğan 2008'de bu rakamın 66 milyon aboneye kadar çıktığını, şu anda da 62 milyonun üzerinde cep telefonu abonesi bulunduğunu ifade etti.

2002'de her yüz evden 40'ında en az 1 cep telefonu bulunduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bugün ise her yüz evden 92'sinde en az 1 tane cep telefonu var. Bunlar refah düzeyini gösteriyor. 2002'de nüfusun yüzde 20'si bilgisayar kullanıyordu. Şu anda nüfusun yüzde 46'sı bilgisayar kullanıyor. Aynı şekilde internet kullananların oranı yüzde 15 civarındayken, bugün yüzde 45'e ulaştı. Trafiğe kayıtlı motorlu araç sayısına baktığınızda refah artışını orada da görmeniz mümkün. 2002'de trafikte 8,5 milyon araç vardı. Bugün yaklaşık 16 milyon araç var. Trafikteki otomobil sayısı 4,6 milyondu. Kayıtları silinenleri de düştüğümüzde bugün trafikteki otomobil sayısı 8 milyon. 2003'te toplam iç-dış hatlarda uçakla seyahat eden yolcu sayısı 36,5 milyondu. 2011 sonunda yüzde yüzde 183 artışla 118 milyona ulaştı. Bunlar tüketime yönelik göstergeler."

Konuşmasında, asgari ücretin alım gücünün son 10 yılda ürüne göre 2 kat, 3 kat arttığını ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Otomobil, buzdolabı, çamaşır ve bulaşık makinesi satışları son 10 yılda sürekli rekor kaydederek bugünlere geldi. 2002'de 11 bin otomobil satılmıştı. 2011'de tüm zamanların rekoru kırıldı ve 594 bin otomobil satıldı. Bunların lüks harcamalar olduğunu, nüfusun önemli bölümünün bu harcamalara ulaşamadığını iddia edenler de olabilir. Bu konuda TÜİK uluslararası standartlarda yoksulluk çalışması yapıyor ve oradaki gelişmeler de son derece önemli. Onu da yakında göreceğiz."

Erdoğan'ın "birileri intihar etmeye kalkıyor" sözleri önceki gün İstanbul'daki evinde intihar eden Yahudi kökenli iş adamı Hayati Kamhi'yi akla getirdi.