İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Silvan'daki terör saldırısının ardından İçişleri Bakanlığı müfettişlerince yapılan incelemenin bir hafta içinde sonuçlanabileceğini bildirdi.

Bakan Şahin, Samsun Havaalanında basın mensuplarının gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı.

Polislere iç güvenlik hizmetlerinde yeni sorumluluklar verilmesine ilişkin hazırlıkların sorulması üzerine Şahin, ''İç güvenlikte gelişen terör olaylarına karşı polisimizin daha etkin rol alması yerine göre, özel operasyonlar yapması konusunda Sayın Başbakanımızın açıklamaları olmuştur. Bu da bakanlığımızın yaptığı planlama ve hazırlıklar doğrultusunda ifade edilmiş bir açıklamadır. Takvim diye bir şey yok. Polisimiz, jandarmamız ve diğer iç güvenlik birimlerimiz her zaman operasyon yapmaya hazırdır. Yeri ve zamanı kendi mecrasında belirlenir ve yürür. Bunun önceden açıklaması söz konusu olmaz'' diye konuştu.

Gazetecilerin ''Bölgelerin hassasiyeti'' ifadesinin ne anlama geldiğini sorması üzerine Şahin, ''Bölgelerin hassasiyeti olayların odaklandığı noktalar demektir. Yani terör olaylarının daha çok gerçekleştiği ya da gerçekleşmesi ihtimalinin ağırlıklı olduğu yerler demektir. Bu yönde alınan istihbaratlara bağlı olarak, nerenin hassas olduğu. Ne zaman hassas olduğu belirlenir'' dedi.

Bir gazetecinin, ''Polise bu görev verilirken yeni enstrümanlar verilmesi de gerekmiyor mu?'' sorusuna kaşılık Şahin, polisin de askerin de jandarmanın da yaptığı çalışmaların ortam bir amacı olduğunu vurguladı. Amaçta birlik beraberlik olduğuna işaret eden Şahin, ''Hepsinin amacı tektir. Dolayısıyla amaca uygun olarak, amacın gereği olarak nerede ne zaman, hangi birimin etkin rol alacağı yönetim tarafından kararlaştırılır. Bu alanlar vazgeçilmez çizgilerle ve mekanlarla birbirinden ayrılmış değildir'' yanıtını verdi.

Şahin Diyarbakır'daki terör saldırısının ardından İçişleri Bakanlığı müfettişlerince yürütülen soruşturmaya ilişkin bir soru üzerine soruşturmanın sürdüğünü söyledi. Şahin, ''Arkadaşlarımız incelemelerini devam ettiriyorlar. Alan incelemesi, tanık dinlemesi, belgelerin incelenmesi şeklinde devam ediyor. Müfettişlerin çalışma usul ve esasları vardır. Alışılmış bilenen çalışmaları vardır. O çerçevede incelemelerini devam ettiriyorlar. Bir hafta içinde bir sonuca gider'' dedi.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, ''Terörle mücadelede zaman içerisinde ve yakın zamanda yapısal ve yönteme ilişkin birtakım yenilikler ve değişiklikler olacaktır, olması gereklidir. Bu yapıda ve yöntemde ne asker dışarıya alınmıştır ne de polis tamamen işin içine dahil edilmiştir'' dedi.

''Sayın Başbakanımızın açıklaması 'asker yerine polis görevlendiriliyor' şeklinde değil. Polisin operasyonlarda yerine ve gereğine göre daha etkin rol alacağı yönündedir. Bu da bizim bakanlık olarak geliştirdiğimiz bir çalışma yönetimidir. Terörle mücadelede zaman içerisinde ve yakın zamanda yapısal ve yönteme ilişkin birtakım yenilikler ve değişiklikler olacaktır, olması gereklidir. Bu yapıda ve yöntemde ne asker dışarıya alınmıştır, ne de polis tamamen işin içine dahil edilmiştir.''

Sözleşmeli er uygulamasının bu yeni yapının parçası olup olmadığı yönündeki soruya karşılık Şahin, sözleşmeli personel uygulamasının terörle mücadeleyle doğrudan değil, dolaylı ilgisi olduğunu söyledi.
Sınır güvenliğiyle ilgili sözleşmeli er istihdamının Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yürütülen bir çalışma olduğunu dile getiren Şahin, ancak terörün sınırdan giriş çıkışıyla ilgili olarak da terörle mücadeleyle dolaylı ilgili bir uygulama olduğunu kaydetti.

Tedbirlerin şartlara göre geliştirildiğini, durup dururken, yapısal ve yöntemsel değişikliklere gidilmeyeceğini vurgulayan Şahin, ''Bu daha sertleşme adına mı?'' sorusuna karşılık da ''Sertleşme değil bu gereğini daha yerinde ve doğru yapma anlamında bir çalışmadır. Sertleşme diye bir şey yok. Gereğini daha düzgün, daha az zayiatla sıfır zayiatla bu memleketin huzurun sağlama çalışmasıdır'' diye konuştu.

Şahin, ''Bu kararda bugüne kadar Türk Silahlı Kuvvetlerinin bazı müdahalelerinde eksiklikler olması ya da geri kalınmış olması etkili olmuş olabilir mi?'' sorusuna karşılık, şöyle konuştu:

''Onu siz söylediniz. Ben öyle bir şey söylemiyorum. Sadece şartlara göre vaziyet alınması bunu ifade ediyorum. Şu anda Temmuz ayının son günlerindeyiz. Hava çok sıcak. Sıcağa göre kıyafet giyeriz, kışın kışlık giyeriz. Terörle ilgili gelişmeler karşısında güvenlik güçlerinin donanımını, hareket kabiliyetini yeniden değerlendirmek durumundayız.''

İçişleri Bakanı Şahin, bir gazetecinin ''Son zamanlarda özellikle Samsun ve Ordu arasında kardeş şehir vurgusu yapıyorsunuz. Bunun özel bir anlamı var mı?'' sorusunu yanıtlarken de ''Tabii terörle çok uzak bir konu değil. Dolaylı herşey birbiriyle bağlantılıdır. Samsun-Ordu kardeş değil bütün Türkiye kardeştir. Biz Türkiye'nin, Türk milletinin kardeşliğini yer yer nerede bulunuyorsak orada vurgularız, vurguluyoruz. Samsun, Ordu ile kardeştir. Samsun, Sinop ile de kardeştir, Çorumla da kardeştir. Bu kardeşler zinciri el ele Hakkari'ye kadar gider ve orada misak-ı milli sınırında Şemdinli'nin Çukurca'nın yakınında durur. Oradan ne ileri gider ne geri gelir'' diye konuştu.

ERDOĞAN: SİLVAN BİZiM İÇİN KIRILMA NOKTASI

Terörle mücadelede yeni çalışmalar yürüttüklerini belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, iç güvenlikte polisin kullanımının masada olduğunu söyledi. Demokratik açılımın süreceğini ifade eden Başbakan, Silvan’da 13 şehit verilmesinin kendileri açısından bir kırılma noktası olduğunu vurguladı.

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 37. yıldönümü kutlamaları için KKTC’ye giden Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye dönüşünde uçakta gazetecilere konuştu. Kıbrıs sorununun çözümünden, teröre kadar pekçok konuda önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan, YAŞ’taki en önemli konulardan birisinin de hudut birlikleri olacağını aktardı.

Terör mücadele çerçevesinde iç güvenlikte polisin kullanılmasıyla ilgili bir çalışma yaptıklarını ifade eden Erdoğan, “Bölgelerin hassasiyetine göre adım atılacak” diye konuştu. Erdoğan, “Silvan olayı, sorunun çözümüne bakışınızı değiştirdi mi? Bir kırılma noktası mı” sorusuna da, “Evet öyle. Farklı düşünmek zorundayız. Kötü niyetlilere karşı iyi niyetle taşıyamayız. Bağımsızlar dışlandıklarını söylüyor. CHP’yi nasıl çağırdıksa, onları da çağırdık. Neden dışlayalım. Açılımı her şeye rağmen devam ettireceğiz. Dolmabahçe’de yaptığımıza benzer, toplantılar yapabiliriz. Maalesef onlara katılmış bazı isimlerin, daha sonra süreci dinamitleme rolüne soyunması üzücü” cevabını verdi.

OPERASYONLAR KEYFİ YAPILMAZ

Erdoğan, gazetecilerin, “İmralı’dan uzlaşma olduğuna dair olumlu mesaj geldikten bir hafta sonra Silvan yaşandı. İmralı’nın örgüte etkisi var mı, yok mu? Bu durumda İmralı ile görüşmek anlamsızlaşıyor mu?” sorusuyla ilgili olarak da, “İşlerine geldiğinde İmralı ile uyumlu davranıyorlar, gelmediğinde uyumsuz oluyorlar. Dağdakilerin isimlerini anmak istemiyorum, ama çift başlılık ortada. Böylece süreci haince işletiyorlar. Devlet, keyfi operasyon yapmaz. İstihbarat alırsa yapar. Terör örgütü silahı bıraksa, terör minimize olur. Bir istihbarat gelmedikçe de güvenlik güçleri operasyon yapmaz. Ama güvenlik güçlerinin silah bırakması istenebilir mi? Bu onların ilk görevi, varlık sebebi” dedi.

GENERAL SAYISI ÇALIŞMASI YOK

Bu yıl ki Yüksek Askeri Şura’da general sayısını azaltmaya yönelik yapılmış bir çalışma bulunmadığını belirten Başbakan Erdoğan, “YAŞ öncesi çalışmaları Genelkurmay yapıyor. Üst düzey terfileri biz yaptıktan sonra komutanlar da diğer atamaları yapıyor. Üzerinde en çok durduğumuz konu, hudut birlikleri konusu. İlk etapta 5 bin kişilik bir yapı oluşturulacak. Bunun ilanı da çıktı” diye konuştu.