Tarafsız habercilik yapmakla övünen kanalın, Irak'ın işgalinde ABD'nin isteklerine göre yayın yaptığı ortaya çıktı. Belgelerde Irak'la ilgili haberlerin içeriğini değiştirdiği anlaşılan haber müdürü Vadah Hanfer'in (resimde) işine son verildi

Yeni Şafak gazetesinin haberine göre dünyanın en tarafsız haber kanalı iddiasında olan el-Cezire'nin haber müdürü Vadah Hanfer'in ABD'nin isteğine uyarak Irak işgaliyle ilgili haberleri değiştirdiği Wikileaks belgelerinde ortaya çıktı. Katar kraliyet ailesi, kontrolünde bulunan el-Cezire haber ağının başına aile üyesi olan Muhammed el-Tani'yi atadı. Hanfer'in görevinden alınması, el-Cezire'nin Arap Baharı hakkında yaptığı haberlerin yoğun denetime tabi tutulduğu günlerde geldi.

El-Cezire, Tunus ve Mısır'da yaşanan devrimlerde etkin, bazılarına göre ise cesaret verici bir rol oynadı. Katar'ın Muammer Kaddafi rejimine başkaldıran Libyalı isyancıları desteklediği günlerde ise el-Cezire isyanı destek verme aşamasında önemli bir rol oynadı. Suriye hakkında da fazlasıyla haber geçen el-Cezire'nin, Katar'ın Basra Körfezi'ndeki komşusu Bahreyn'de yaşanan olaylara ise yeterince yer vermemesi çifte standart eleştirilerine neden oldu.

YARALI RESİMLERİNİ KOYMADIM
İşte böyle bir süreçte Wikileaks tarafından yayımlanan ABD büyükelçiliklerine ait gizli belgeler el-Cezire'nin hükümetlerle olan ilişkilerini gözler önüne serdi. ABD büyükelçisi Chase Untermeyer tarafından Ekim 2005'te gönderilen belgede, Hanfer ile düzenlenen görüşmenin detayları var. Görüşmede, bir büyükelçilik yetkilisinin Hanfer'e ABD Savunma ve İstihbarat Bakanlığı tarafından hazırlanan ve el-Cezire'nin Irak savaşı hakkında hazırladığı üç aylık haberleri eleştiren belgeler verdiği iddia ediliyor. Wikileaks belgesinde, yapılan görüşmenin ardından Şubat itibarıyla "olumsuz haberlerin genel olarak azaldığı" belirtiliyor.

Hanfer, en az bir kere, el-Cezire'nin internet sitesinde de olmak üzere haberlerin içeriğini değiştirdiğini kabul ediyor. Hanfer bunları, ağır yaralı bebek ve kadın resimlerinin haberden çıkartılması olarak ifade ediyor. Sekiz yıl görev yaptıktan sonra işinden olan Hanfer'ın yerine kraliyet ailesi üyesi ve işadamı Muhammed El Tani getirildi.

YAYINI BİR GÜNDE KALDIRMA SÖZÜ
WikiLeaks belgelerine göre ABD'li yetkililerin el-Cezire yöneticilerine yayınlar konusunda hesap sorduğu da ortaya çıktı. Uyarılan el-Cezire'nin bazı yayınlarında değişikliğe gittiği kaydedildi. Belgelerde yer alan bilgiler, Hanfer ile üst düzey yöneticilerden Cafer Abbas Ahmet'in ABD'li yetkililer ile çeşitli temaslarda bulunarak kanalın işleyişi ile ilgili bilgi verdiğini gözler önüne serdi. Belgelere göre, ABD'li yetkililer televizyonun yayını ile ilgili isteklerini Hanfer'e iletti. Hanfer de verdiği yazılı cevaplarda ABD için rahatsızlık uyandıran yayınların birkaç gün içinde kaldırılacağını bildirdi.

İŞGAL HABERİ ANLAŞMANIN İHLALİ
Belgelerde el-Cezire ile ABD'li yetkililer arasında yazılı olmayan bir anlaşmanın varlığı da ortaya çıktı. Belgedeki bilgiye göre el-Cezire yönetimi ile görüşen ABD'liler, Savunma İstihbarat Ajansı'nın bir raporu üzerine televizyonun internet sitesinde rahatsızlık veren yayınlar olduğuna dikkat çekiyor ve uyarıda bulunuyor. ABD'li yetkililerin Irak işgali sürecinde itiraz ettikleri el-Cezire yayınlarıyla ilgili şikayette bulunduğu ve söz konusu yayınların 'anlaşmanın ihlali' anlamına geldiğini belirttikleri bilgisi de belgelerde yer aldı.

Türkiye yapılanmasında soru işaretleri
İki yıldır Türkiye'de de bir televizyon kanalı kurma çalışmaları yürüten ve bir çok televizyon kanalı ile ortaklık görüşmesi yapan el-Cezire yönetimi, en son TMSF'nin elinde olan Cine 5'i satın aldı. Kanalın Türkiye'deki yapılanmasını yürüten İhab Elşihabi'nin İngiltere ve ABD ile sıcak ilişkiler içinde olduğu iddia edilmişti. el-Cezire İngilizce'nin yönetiminde yer alan ve aynı zamanda el-Cezire Türk Yönetim Kurulu Başkanlığına atanan İhab Elşihabi Türkiye'deki yapılanma için öncelikle Doğu Ve Güneydoğu birimlerini oluşturdu. İstihdam edilen kişilerin daha çok sol kesimden ve Kürt meselesiyle ilgilenen gazeteciler olması dikkat çekti. Kanalın Türkiye'deki yapılanmasının Balkanlar ve Kafkasları kapsayacak şekilde genişletilmesine yönelik çalışmalar da son aylarda hız kazandı. Televizyonun böylece Türkiye'nin aktif olarak ilgilendiği bölgelerde yapılanmaya çalışması Katar yönetiminin hedefleri doğrultusunda bir yayın yapılanmasını amaçladığı belirtiliyor. Ayrıca, El Cezire'nin Katar kraliyet ailesinin sermaye olarak yönelmek istediği bölgelerle yakından ilgilenmesi sözkonusu yayın kuruluşunun tarafsız yayın politikası imajı hakkında soru işaretleri oluşturmaya başladı.

Arap basını eleştiriyor
El-Cezire'nin ABD ile olan ilişkisi, Arap basınında da tepkiyle karşılandı. El-Ahram Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Osam Saraya, el-Cezireli yetkililerin ABD'li yetkililer ile görüşmesini eleştirdi. Haberlerde, el-Cezire'de ABD aleyhinde yayınlanan haberlerin uyarı sonrası düzeltilmesi tepkiyle karşılandı. El-Cezire'nin geçtiğimiz aylarda Bahreyn'deki ayaklanma ile yayına koyduğu haberlerin içeriği 'tarafsız yayıncılık' imajını derinden sarsmıştı. Kanal, Bahreyn'deki halk ayaklanmasını önemsiz göstermeye çalışmakla suçlandı. Taraflı yayınların nedeni olarak Katar kraliyet ailesinin Bahreyn'deki kraliyet ailesini desteklemesi gösterilmişti. Kanal ayrıca son aylarda Arap Baharı olarak nitelenen halk hareketlerini ABD'nin istediği çerçevede yansıttığı gerekçesiyle eleştiriliyor