Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Başkentteki 3 ilköğretim okulunda, öğrencilerin daha fazla üretmesini ve teknolojinin yaygınlaşmasını sağlayacak aktif bir sanal eğitimin gelişebilmesi için "elektronik kitap" uygulaması başlattı.

Konuya ilişkin AA muhabirine açıklamaya yapan MEB Eğitim Teknolojileri (EĞİTEK) Genel Müdürü Nizami Aktürk, elektronik kitap ile ilgili çalışmaların
yaklaşık 2 yıl önce, daha az ağacın kesilerek çevreye yararlı olmak amacıyla başlatıldığını söylediElektronik kitap uygulamasının çeşitli ülkelerde olduğunu belirten
Aktürk, İngiltere, ABD ve Dubai'de bunun değişik örneklerinin uygulandığını
söyledi. Çalışmalara katkı sağlamak için Dubai'deki bir okulda uygulamayı yerinde
incelediğini anlatan Aktürk, "Bu kız meslek yüksekokulunu kazanan bütün
öğrencilere birer tane notebook veriliyor ve her şey bunun üzerinden yapılıyor.

Öğretmenin anlattığı dersi öğrenci internetten izleyebiliyor. Hatta notebook
aracılığıyla öğrenci derse girmeyerek okulun bahçesinden dersi izleyebiliyor"
diye konuştu.

Böyle bir uygulamanın Türkiye'de de başlatılması için çeşitli yazılım
şirketleriyle görüştüklerini bildiren Aktürk, ardından Başkentteki 3 ilköğretim
okulunda pilot uygulamaya geçtiklerini söyledi. Bu uygulamaların birbirinden
farklı içerikte olduğunu belirten Aktürk, çalışmanın "classmate bilgisayar"
aracılığıyla İskitler Evliya Çelebi İlköğretim Okulu'nda, "notebook" ile Sincan
Plevne İlköğretim Okulu'nda ve "e-book" ile de Sincan Korkut Ata İlköğretim
okullarında yapıldığını ifade etti.

Elektronik kitabın normal kitap olarak okunduğunu, "pdf formatı"nda
olduğunu belirten Aktürk, gereken yerlere öğrencinin not da alabileceğini
söyledi. Aktürk, ayrıca başka yazılım firmalarının da bu uygulama için
çalıştığını söyledi.

Pilot uygulamanın ilköğretim 4 ve 5. sınıflarda yapıldığını anlatan
Aktürk, "İlk üç sınıfta bilgisayarın okula girmesinin pedagojik olarak doğru
olmadığını düşünüyoruz" dedi. Eğitimde etkileşimi artırmak için bu uygulamaların
önemine dikkat çeken Aktürk, çocukların bundan çok zevk aldığını söyledi. Pilot
uygulamanın 1 yıl süreceğini belirten Aktürk, uygulamalardan alınan raporlara
göre uzatılabileceğini kaydetti. Aktürk, "Arada aldığım raporlar çok pozitif.

Öğrencilerin bilgi seviyelerinde ciddi manada ilerleme var deniyor" diye
konuştu.

Öğretmenlere konuyla ilgili hizmet içi eğitim verildiğine de değinen
Aktürk, öğretmenlerden gelen tepkilerin çok pozitif olduğunu belirtti.

-KİTAP, DOKUNMATİK EKRAN KALEMİYLE KULLANILIYOR-

Elektronik kitap uygulamalarından biri, Sincan Korkut Ata İlköğretim
Okulu'nun 5. sınıfındaki 60 öğrenciye pilot olarak uygulanıyor. Ajandaya benzer
kılıflar içinde korunan dijital makinede, Milli Eğitim Bakanlığı ders
kitaplarının tamamı yüklenmiş olarak bulunuyor. Makine, öğrenciler tarafından eve
götürülebiliyor.

Öğrencilerin dersleri kulaklıkla sesli olarak da dinleyebildiği
elektronik kitapta, ders kitabının yanı sıra öğrenci çalışma kitabı ve dersin
anlaşılmasını kolaylaştıracak görsel sunular yer alıyor. 1 gigabyte hafızalı
kitap, şarj edilerek kullanılabiliyor. İçindeki animasyonlarla öğrencilerin ders
konusunu daha iyi anlaması amaçlanırken, ayrıca not alabilecekleri de bir sayfa
bulunuyor. Kitap, dokunmatik ekran kalemiyle kullanılıyor.

Öğrencilere Türkçe sözlük, müzik dinleme imkanı da sunan kitapta ayrıca
öğrencilerin beğenisi dikkate alınarak yüklenen Ceza'nın, Barış Manço'nun ve
Eurovision şarkılarının videoları da yer alıyor.

İkinci eğitim-öğretim yılında başlayan uygulama, değerlendirmeler
sonucunda ileriki yıllarda da uygulanabilecek.

Konuya ilişkin açıklama yapan Okul Müdürü Mustafa Doğan, e-kitap ile
internete de bağlanılabildiğini, ancak öğrencilerin bunu kitap olarak algılaması
için bu özelliğinin etkinleştirilmediğini anlattı. Uygulamayı "güzel bir
sistem" olarak nitelendiren Doğan, ancak uzun kullanımlarda çocuklarda göz
yorgunluğuna sebebiyet verdiğini belirtti. Doğan, bu uygulama sayesinde
öğrencilerin ders çalışma saatlerinin arttığını da vurguladı.

Öğretmenlerin ders esnasında öğrencilerin ne yaptığını görebilmesi için
de bir ağ bağlantısı kurma çalışması yaptıklarını belirten firma yetkilileri,
teknik arıza olabilme ihtimaline karşılık bir yetkilinin de okulda bulunduğunu
söyledi.

-"KİTAPLARI TAŞIMAKTAN KURTULDUK"-

"e-kitap" ile eğitim veren ilköğretim 5. sınıf öğretmeni Tülin Aktaş,
"MEB'in tüm ders ve çalışma kitaplarının içeriği e-kitaba yüklenmiş olarak
öğrencilerimize dağıtıldı. İçerisinde bulunan görsel sunular ve videolar son
derece etkili. Kısıtlı imkanlara sahip okullar düşünüldüğünde bir anlamda
projeksiyon cihazının alternatifi olabilir. Çocuklar açısından bir konuyu görsel
olarak anlatmak için nitelikli katkı sağlayabilir" diye konuştu.

Cihazın kullanımıyla ilgili bir seminer aldıklarını belirten Aktaş,
bilgisayar kullanmayı bilen her öğretmenin e-kitapla eğitim verebileceğini
söyledi.

Aktaş, e-kitap ile derslerin öğrenciler için biraz daha cazip hale
geldiğini, öğretmenler olarak kitabın içeriğinin geliştirilmesi için bazı
önerilerde bulunduklarını kaydetti.

Öğrenci Meliha Kaya ise e-kitap uygulamasından çok memnun olduğunu
belirterek, "Derslerimize çok yardımcı oluyor. Normalde 14 kitap taşırken hepsi
bunu içinde yüklü olduğu için bir kitap oluyor, daha rahat oluyor" dedi.

Mert Can Öztürk isimli öğrenci de e-kitabın kullanımını kolay olduğunu
ifade ederek, "kitapları taşımaktan artık kurtulduğunu" söyledi. Öztürk, Fen ve
Teknoloji, Sosyal Bilgiler gibi bazı dersleri sesli olarak da dinleyebildiklerini
anlattı.

-"NOTEBOOK" İLE EĞİTİM-

Sincan Plevne İlköğretim Okulu'ndaki "notebook" uygulaması ise
ilköğretim 4 ve 5. sınıfdan sadece iki sınıfdaki 40'ar öğrenciye pilot olarak
yapılıyor. Notebook üzerinden eğitim, yazılım şirketinin okula kurduğu teknik
donanım sayesinde verilebiliyor.

Öğretmenler ve öğrenciler kendilerine dağıtılan "notebook"ları maus
yardımıyla kullanıyor. İnternete bağlanma imkanı da sunan "notebook"lar
üzerinden, öğretmenler sınıf içinde öğrencilerle bağlantı kurabilirken, öğrenci
derse gelmediği gün sınıfa bağlanarak dersi izleyebiliyor.

Öğrenciler, eğitimde paylaşımcı ortam sağlayan makineler üzerinden diğer
öğrencilerle grup halinde çalışmalar yapabiliyor. Şarj edilerek çalışan
"notebook"ların enerjisinin bitmesi halinde, "notebook"lar sınıflarda
oluşturulan taşınabilir kabinlere takılarak şarj edilebiliyor.

Yaklaşık 6 ay önce başlayan pilot uygulama için de öğretmenlere eğitim
verildi. Notebook içinde öğretmenin ders anlatmak için hazırladığı sunumlar,
projeksiyona yansıtılarak öğrencilerin görmeleri sağlanıyor. Notebook'da
hazırlanan portala, öğrenciler şifreleriyle girerek bilgi paylaşabiliyorlar,
öğretmenler de isterlerse buradan ödev verebiliyor. Böylece öğrenciler tek bir
yerden bütün bilgilere ulaşabiliyorlar.

-"OKULA DAHA BİR HEVESLE GELİYORLAR"-

Yetkililer, "notebook"un öğretmenin ders işlerken kullanabileceği
yardımcı eğitim aracı olduğunu vurgularken, öğretmenlerin içerik geliştirerek,
dersi anlatmada farklı yöntemler uygulamasına imkan sunduğunu belirtti. Bu
şekilde verilen eğitimi "aktif sanal eğitim" olarak nitelendiren yetkililer,
sistemin daha da geliştirilerek Türkiye geneline yayılması halinde Ankara'daki
bir ilköğretim okulunun ders içeriğinin, Van'daki bir ilköğretim okulu tarafından
görülebileceğini, ayrıca bu okullardaki öğrencilerin ortak proje bile
hazırlayabileceklerini belirtti.

İlköğretim 4. sınıf öğretmeni Hülya Uçar, görsel alanda eğitim isteyen
konularda "notebook"a başvurduklarını belirterek, şu için notebook'da ders
kitaplarından sadece Fen ve Teknoloji Ders kitabının yüklü olduğunu söyledi.

Notebook dışında diğer ders kitaplarını kullandıklarını söyleyen Uçar, "Derste
anlatmak için kendimiz sunular hazırlıyoruz. İnternet sitelerinden bilgiler
indiriyoruz. Örneğin, dünyanın atmosferle kaplı olduğunu notebook'da resimler
çizerek gösteriyoruz ve bu yöntemle daha iyi anlatıyoruz" diye konuştu.

Öğrencilerin notebook ile eğitimden çok mutlu olduğunu söyleyen Uçar,
"Okula daha bir hevesle geliyorlar. Bilgisayarla ders yapmayı dört gözle
bekliyorlar" dedi. Bazı öğrencilerin evinde bilgisayar olmadığını söyleyen Uçar,
bu sayede öğrencilerin bilgisayar kullanımını da öğrendiklerini belirtti.

Uçar, öğrencilerin notebook üzerinde oyun oynadıklarını, resim
çizdiklerini, müzik dinlediklerini, internete girdiklerini, yapılan etkinliklerin
görüntülerini izlediklerini anlattı.

Kübra Nur Batır isimli öğrenci ise notebook ile okulda yaptıkları
etkinlikleri tekrarlama olanağı bulduğunu, bazı konularda resimler çizerek dersi
daha iyi anladıklarını söyledi.