Aydın 21. Bölge Eczacılar Odası tarafından düzenlenen etkinlikler 14 Mayıs Eczacılık Günü ve Bilimsel Eczacılığın 169. yılı kutlandı. Sabah saatlerinde Atatürk Anıtı'na çelenk koyan eczacılar akşam mesai bitiminden sonra da Efeler Mahallesi'ndeki oda binasında düzenlenen kokteyle katıldılar.
14 Mayıs Eczacılık Bayramı dolayısıyla basın açıklaması yapan Aydın Eczacılar Odası başkanı Bahri Erkurt, İlk kez 14 Mayıs 1839 tarihinde Mekteb-i Tıbbiye"de Eczacılık sınıfının açılması nedeniyle 1968 yılında alınan bir kararla bu tarihin 169 yıldır 'Eczacılık günü" olarak kutlandığını söyledi.
Bu yıl 14 Mayıs Eczacılık bayramında toplumun büyük kesiminin olduğu gibi eczacıların da ekonomik gelişme ve daralmaların oluşturduğu sıkıntılardan etkilendiğini belirten Başkan Bahri Erkurt, "Özellikle küreselleşmenin her ne pahasına olursa olsun sadece tüketen, hep tüketen tek tip insan modeli oluşturma çabaları sağlık sektöründe de kalıcı etkiler bırakmaktadır. Ülkemizde sermayenin yüzde 72'si, bankaların yüzde 51'i, ilaç endüstrisinin ise yüzde 70'i yabancı ortakların eline geçmiş durumdadır. İlaç gibi stratejik bir ürünün denetiminin yabancıların eline geçmesini gelecek açısından kaygı verici olarak görüyoruz" dedi.
21. Bölge Eczacılar Odası Başkanı Bahri Erkurt açıklamasında "Tüm bu ekonomik olumsuzlukların devamı olarak sürmekte olan ilaç fiyat düşüşleri ile birlikte gerçekleşmekte olan bedelsiz kamulaştırmalar serbest eczanelerin sıkıntılarını artırmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta ilaç fiyat düşüşleri değil, yasa gereği üretici firma tarafından karşılanması gereken raf zararlarının karşılanmıyor oluşudur. Sadece 2007 yılında 51 kez fiyat düşüşleri içeren liste yayımlanmıştır. Bu düşüşler sırasında oluşan zarar çok büyük oranda eczacılar tarafından karşılanmıştır. Her ne kadar dağılımında dengesizlikler olsa da ülkemizdeki eczacı sayısı yeterli durumdadır. Buna rağmen halen açılmaya devam eden Eczacılık Fakülteleri her yıl yaklaşık bin eczacı mezun etmektedir. Üstelik bu fakültelerin bir kısmının sayısal olarak öğretim elemanı eksikliği de söz konusudur" ifadelerine yer verdi.
Kuruluş amacı gereği piyasa yapıcı rol oynaması beklenen Rekabet Kurulu'nun son yıllarda eczacılık mesleğini tehdit eder duruma geldiğini ifade eden Erkurt "Gerek fiyatlandırılması, gerekse içeriğindeki eczacı karı tamamen yasalarla devlet tarafından belirlenmiş olan ilacın rekabete açılması telafisi çok güç sonuçlar doğurabilecektir. Hiç unutulmamalıdır ki ilaç sosyal bir üründür. İlaçta fiyata dayalı kıran kırana rekabet, bu güne kadar deneyen ülkelerin hemen hepsinde geri tepmiştir. Benzeri bir rekabetin olduğu yerli ilaç üretiminin bugün gelmiş olduğu nokta gözler önündedir. Eczacılık Fakültesi son sınıf öğrencilerinin bile yeterli teknik destekle imal edebilecekleri Paracetamol içeren ilaçlar dahi bazı firmalar tarafından yurt dışından ithal edilmekte, bu ilaçlar değişik isimler altında halkımıza ve Sosyal Güvenlik Kurumlarına yüksek fiyatla satılmaktadır" dedi.