Geçtiğimiz yıl İzmir"de 23 saat içinde 13 bebeğin hastanede peş peşe ölmesi büyük yankı uyandırdı

Olayın ardından Sağlık Bakanlığı müfettişleri rapor yazdı. Rapor doğrultusunda Konak Kaymakamı doktor, hemşire dahil toplam 39 sağlık personeli için istenen soruşturma iznini vermedi. Bebeklerini kaybeden aileler AİHM"e gitmeye hazırlanıyor

İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nde 20 Eylül 2008 gecesinden 21 Eylül 2008 öğle saatlerine kadar 23 saat içinde, 13 bebek peş peşe yaşamını yitirdi. Kucaklarına almayı bekledikleri bebeklerinin ölüm haberiyle perişan olan aileler, sorumluların cezalandırılmalarını istedi. Olaya hem savcılık hem de Sağlık Bakanlığı el koydu. Bilirkişiler, müfettişler görevlendirildi. 4 profesör bebeklerin, mamalarda rastlanan "entrobakter kloase enfeksiyonu"ndan öldüğünü rapor etti.

Savcılık ailelerin başvurusu üzerine bebek ölümlerinde ihmali olabilecek kişiler hakkında Konak Kaymakamlığı"ndan soruşturma izni verilip verilemeyeceği konusunda ön inceleme istedi. Kaymakamlık, uzun bürokratik sürecin ardından Sağlık Bakanlığı müfettişlerinin raporları doğrultusunda sağlık personeli hakkında soruşturma izni verilmediğini savcılığa bildirdi.

"AİHM"e başvuracağız"

Konak Kaymakamlığı"nın hiçbir sağlık personeline soruşturma izni vermediğini bildiren kararı hastanede ikiz bebeklerini kaybeden Perihan ve Mehmet Emin Bilinmiş çiftine de tebliğ edildi. Çiftin avukatı Hüseyin Karaboğa, “Bu yazı anlaşılır gibi değil. Kaymakamlığın, soruşturma izni vererek gerçeğin yargılama sonucunda ortaya çıkmasına olanak sağlamasını beklerdik. Kaymakamlığın bu kararına Bölge İdare Mahkemesi"ne başvurup itiraz edeceğiz. Oradan sonuç alınmazsa Danıştay"a gideceğiz. Eğer iç hukuk yolları tükenirse, cezai ve hukuki boyutuyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi"ne başvuracağız. Böylece mağdur olan aileler bir nebze olsun teselli olacak. Diğer acılı ailelerin de duyarlı davranıp itiraz edeceklerdir, diye düşünüyorum. Daha önce Cumhuriyet Başsavcılığı da itiraz etmişti. Bu kararla ilgili Savcılığın itirazda bulunup bulunmadığını bilmiyorum. Taşeron firmayla ilgili haklarımızı da saklı tuttuk. Onunla ilgili ne yapacağımıza da Bölge İdare Mahkemesi"nin nihai kararından sonra karar vereceğiz” dedi.

Vatandaş dışında herkes dokunulmaz

Kanuna göre soruşturma iznini veren makamlar şunlar:

* İlçedeki memurlar (doktor, polis, hemşire, tapu memuru, icra memuru gibi her türlü memur) hakkında kaymakam,

* İl ve merkez ilçedeki memurlar (doktor, polis, hemşire, tapu memuru, icra memuru gibi her türlü memur) hakkında vali,

* Bölge düzeyinde teşkilatlanan kuruluşlardaki (İller Bankası, DMO, Toprak Mahsulleri Ofisi, Tarım Kredi Kooperatifleri gibi) memurlar hakkında vali,

* Başbakanlık ve bakanlıkların merkez ve bağlı veya ilgili kuruluşlarındaki (Vakıflar Genel Müdürlüğü, MİT, Çocuk Esirgeme Kurumu gibi) memurlar hakkında o kuruluşun en üst idari amiri,

* Bakanlar Kurulu kararı ile veya Başbakanlık ve bakanlıklar ile bağlı kuruluşların merkez teşkilâtında görevli, ortak kararla atanan memurlar (Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, RTÜK, TMSF, BDDK gibi) hakkında ilgili bakan veya Başbakan,

* TBMM"deki memurlar hakkında TBMM Genel Sekreteri,

* TBMM Genel Sekreteri ve yardımcıları hakkında TBMM Başkanı,

* Cumhurbaşkanlığında görevli memurlar hakkında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri,

* Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri hakkında Cumhurbaşkanı,

* Büyükşehir, il ve ilçelerdeki belediye başkanları ile buralardaki belediye meclisi ve il genel meclisi üyeleri hakkında İçişleri Bakanı,

* İlçelerdeki belde belediye başkanları ve belde belediye meclisi üyeleri hakkında kaymakam,

* Merkez ilçelerdeki belde belediye başkanları ve belde belediye meclisi üyeleri hakkında vali,

* Köy ve mahalle muhtarları hakkında ilçelerde kaymakam, merkez ilçede vali.

HAKİM VE SAVCILAR- ÖĞRETİM ÜYELERİ

* Hakim ve savcılar görevle ilgili suçlarda Adalet Bakanlığı, öğretim üyeleri ise YÖK kararıyla soruşturulabiliyor.

Soruşturma izni bir üst makamdan

4483 sayılı Memurların ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun"a göre, memurların “görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan” dolayı soruşturulmaları için idari makamların soruşturma izni vermesi gerekiyor. Soruşturma izni sadece görevle ilgili suçlarda gerekiyor. Memur statüsünde olmayan kamu görevlileri de memurlar için de soruşturma izni bakımından aynı koşullar aranıyor. Ancak görevle ilgili bütün suçlarda da soruşturma izni gerekmiyor. Yolsuzluk olarak nitelenebilecek suçların soruşturmasında ise savcılar doğrudan harekete geçebiliyor.

Bu suçlarda izin gerekmiyor

İşkence, kötü muamele, süresinde mal bildiriminde bulunulmaması, mal bildiriminin muhtevası hakkında gerçeğe aykırı açıklama yapılması, gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunulması, haksız mal edinilmesi, kaçırılması, gizlenmesi, irtikap, rüşvet, zimmet, kaçakçılık, ihale ve alım ve satımlara fesat karıştırma ile devlet sırlarının açıklanması suçları, görev başında işlense bile savcılar doğrudan soruşturma yürütebiliyor. Ağır cezayı gerektiren suç üstü halinde de soruşturma iznine gerek kalmıyor.

VATAN