Beraberindeki Yat Turizm Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte düzenlenen panelde konuşan başarılı kadın turizmci Begüm Doğulu, okul kampüsündeki konferans salonundaki konferansta, yat turizminin gelişmesi ve turizmin çeşitlendirilerek 12 aya yayılması gerektiğini açıkladı.
Kuşadası Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu, turizm eğitimi alan öğrencileri için yat turizmi ile ilgili bir konferans düzenledi. Konferansa konuşmacı olarak Yat Turizm Birliği Başkanı Begüm Doğulu ile Yat Turizm Birliği Yönetim Kurulu üyeleri Mustafa Dönmez, Ersun Şengün ve Aylin Anıbaş katıldı. Kuşadası Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Yrd. Doç. Dr. Osman Çolakoğlu ve öğretim üyelerinin yanı sıra okul öğrencilerinin dinleyici olarak katıldığı konferans sonunda, turizm profesyonelleri öğrencilerin sorularını yanıtladı.
Konferansta açılış konuşmasını yapan Yat Turizm Birliği Başkanı ve Begüm Yatçılığın sahibi Begüm Doğulu, dünya üzerindeki konumu itibari ile Türkiye’nin çok önemli bir değere sahip olduğunu belirterek, “Üç tarafı denizler ile çevrili, Karadeniz’e limanı olan ülkeler için dünya sularına açılan iki köprü de ülkemizde. Bu konumumuzu iyi anlayıp değerlendirmemiz gerekiyor. Türkiye turizmde artık yazın çalış, kışın yat modelinden çıktı. Yazın gelen turist sayısını inceleyelim, daha sonra kışın ülkemize giren turist sayılarını kontrol edelim ve Türkiye’nin sadece deniz, kum, güneş turizminden ibaret olmayıp, kültür, inanç turizmi gibi turizmin başka dallarında da dünyada iddialı olduğunu net olarak görebiliriz” dedi.
Slayt gösterisi eşliğinde yat turizmi ile ilgili sektörel tecrübelerini öğrencilerle paylaşan Begüm Doğulu, sözlerine şöyle devam etti: “Akdeniz, Ege Denizi, Karadeniz ve Marmara Denizi, Türkiye’yi kuzey, batı ve güneyden çevrelemektedir. Türkiye, yatçıların her gece değişik, özel demir atacakları koy, körfez ve plajların hazinesidir ve mavi yolculuğa ev sahipliği yapmaktadır. Bu şiirsel deniz yolculuğu, insanın kara yerine deniz perspektifinden tarihi deneyimi, körfezlerde ve denizlerde rüzgara yelken açarak doğa ile bütünleşmesi anlamına gelmektedir. Mavi yolculuk, aynı zamanda sizi Kleopatra’nın özel plajına, Olimpos Dağı’nın sonsuz ateşine ve eski uygarlıkların binlerce arkeolojik kalıntısına götüren bir yolculuktur. Mavi yolculuğun dünyaya daha iyi anlatılması yat turizminin gelişimi için en önemli basamaktır”

20120317aw000110_02.jpg