Hastalıklar ve onların açıklama listeleri tüm kitapları kapsıyor ve giderek doktorlar bu hastalıkların oluşum nedenini,nerede arayacağını bilmiyorlar, ancak araştırmalar giderek sağlık sorunlarını önemli kısmının daha çok sinirsel ve ruhsal bozukluklardan kaynaklandığını ispatlamaktadır.

Her ne kadar bu hastalıklar için özel sebepler mevcut değilse de: çağdaş insan kendi yaşamın kalitesini ve konforunu yükseltmek adına,çevreyi umursamadan ve kendi doğasına da karşı gelerek özünden kopuşlar yaşamaktadır bu gelişmeler ve çelişkiler
kendi hayatımızı çevreden bağımsız organize etme çabası sonucunda, doğadan koparak beton, asfalt, cam ve diğer medeniyet başarılarının kuşatmasının baskısı altında kalmışız, hatta öylesine ileri gitmişiz ki ,dünyamızın dengesini de altüst etmiş ve normal mevsim değişimlerinin eskisinden daha sancılı geçirmeye başlamışız. Atalarımız manyetik fırtınaları, güneş patlamalarını, kronik yorgunluk sendromugibi kavramları hiç duymamışlardı bile,hem çevremizde hem kendi içimizde böylesi yoğun çatışma durumları da bu kadar sık görülmüyordu…
Postmodernizm öncesi yaşayan atalarımız ,Depresyon gibi bir kelimeyi bilmezlerdi, bazen aristokratlar hipokondri veya dalak hastası olsalar bile: (biz bunları klasiklerden okumaktayız) fakat Dünya'da bu kadar depresyon hastası hiçbir zaman olmamıştı.

Depresyon-sadece kötü bir ruh hali değil; bu tedavi gerektiren ve genellikle ilaç tedavisi gerektiren bir hastalıktır. Derin bir depresyon halindeyken neşeli müzik, komedya izlenimi veya favori mağazalarda gezinmek hiç etki etmez, ancak kendiliğinden veya depresyonun başlangıcında kişinin kendi kendine yardım etmesi mümkündür.
Birçok kişi moral bozukluğunda her türlü aperatif ve lezzetli yemeklerle kendini avutuyor. Bu durum geçici olarak sorunu çözüyor gibi görünse de zamanla alışkanlık haline dönüşen geçici çözüm arayışının bizzat kendisi sorun haline dönüşüyor, kısa süre için ve daha sonra alışkanlık haline geliyor ve özelliklede kadınlar için, tabi günümüz erkeği de kadınlardan geride kalmıyor. Bayanlar kek, çikolata ve diğer tatlılara kapılıyorlarsa, erkeklerde stresini çoğu zaman “gerçek erkeklerin içtiği bira”yla atıyor hele birde yanında balık salamura, kızarmış et, cips ve diğer “erkek atıştırmalıklar” yiyorlar- bu nedenle erkeklerin kilosu kadınların kilosunu geçiyor.

Yemek gerçekten bu sorunla başa çıkmak için yardım edebiliyordur: gerçekten de depresyonu önlemek ve onu kurtarmaya yardımcı olan gıdalar vardır – tabi ki onları beslenme mönünüze belirli kombinasyonlarda eklerseniz.

Uzmanların farklı beslenme diyetleri yaptığı günümüz dünyasında depresyona karşı bir diyet de yapabiliriz.

Bu diyetlerin ekstra kilo verdirdiğini söyleyemeyiz, ama endorfin ve serotonini çalıştırılması için gerekli olan kimyasalların beyne girmesiyle önemli ölçüde duygusal durum iyileşiyor ve stresler bizi rahatsız etmiyor- metabolizma az, çok normale dönüyor ve kilolarda düzene girmeye başlıyor.

Bu diyet için ürünler vücutta gerekli maddeleri üretmeye yardımcı olmak, ruh halini iyileştirmek, cilt tonunu geliştirmek v.s. için ayarlanmıştır. Bu ürünler bize sağlık ve güzellik veren vitaminler ve mineraller, amino grup asitler ve doymamış yağları içermektedirler.

Depresyon halinde beslenme: depresyon halindeki beslenme bol miktarda sebze ve meyve içerikli olmalıdır. Bunlar- domates, havuç, yeşil yapraklı sebzeler, dolmalık biber, kuşkonmaz, turunçgiller, muz, kivi,kırmızı ve siyah frenküzümü, elma, kayısı, deniz dikeni, baklagillerden:, fasulye, bezelye, soya fasulyesi, ceviz, fındık, badem v.s.

Hayvansal kökenli ürünlerden yağsız kuş türleri- hindi, tavuk; deniz balığı, doymamış yağ asitleri bakımından zengin olan- sardalye, ringa, somon v.s., deniz ürünleri- midye, karides, kalamar; tavuk ve bıldırcın yumurtası, süt ve süt ürünleri- peynir, fermente pişmiş süt, yoğurt v.s. ürünler tercih edilmelidir.

Tatlılardan acı çikolata, kakao- en az 75% ve daha fazla; baharatlardan en iyi moral veren tarçın, hindistan cevizi, fesleğen, zerdeçal, kırmızı biber, biberiye, tarhun; şifalı bitkilerden- nane, melisa, mercanköşk, çam, kediotu, alıç, siyah......-otları sadece çay olarak değil aynı zamanda yemeklerde de baharat amacıyla kullanabilirsiniz.

Diyet, bir biriyle uyumlu olan ürünleri birleştirerek 4 gün veya bir hafta süreyle ayarlanabilir. 1. gün kahvaltıda- omlet, mısır ekmeği, hafif bir peynir ve kahve; ikinci kahvaltıda- balla fırında pişirilmiş elma; öğlen- domates ve yeşil soğan salatası, krema soslu yağsız tavuk dilimi, taze sıkılmış sebze veya meyve suyu; öğleden sonra atıştırması için- süzme peynirle çilek; akşam yemeğinde – fırında sebzeli balık ve yeşil çay.

2. gün: sabah- rafadan yumurta, kızarmış ekmek, reçel, bal ve bitkisel çay; 2. Kahvaltı- portakal veya greyfurt; öğlen- kremalı mantar çorbası, sebzeli tavuk salatası, doğal yoğurt ve peynir sosu, meyve suyu; öğleden sonra atıştırması için- meyve jölesi; akşam yemeği- limon suyu ve cevizli bir dilim yağsız hindi, yeşil çay.


3. gün: kahvaltı- yulaf ezmesi, sütlü kahve; 2.kahvaltı- fırında peynirli, pirinçli elmalı sütlaç; öğle- somon balıklı kremalı çorba, sebzeli pirinç, bitki çayı; öğleden sonra atıştırması için- ballı-cevizli kaymak, meyve suyu; akşam- fırında peynirli baharatlı patates, yeşil çay, hibiskus.


4.gün: kahvaltı- elma ve peynirli güveç, somon havyarlı sandviç, kahve; 2.kahvaltı- kızartılmış ekmek, reçel; öğle yemeği- fırında veya kızarmış et, et suyu, bir dilim siyah ekmek, çay; öğleden sonra atıştırmalık için- bir bardak sıcak çikolata; akşam yemeği- buharda limon suyuyla pişmiş balık, haşlanmış kuşkonmaz, bir dilim siyah ekmek, çay.

Böylece 4 günü tamamlayarak ilk güne dönüyoruz; gıdalar farklı kombinasyonlarda da olabilir, ancak mönüyü bir haftalık düzenleyebiliriz.

Bu durumda 5 günün kahvaltısı için elmalı pirinç ve çay yapabiliriz; 2. Kahvaltı – iki elma; öğlen yemeği- 100 gr pişirilmiş kalamar ve taze sebzeli salata; haşlanmış sebze, kremalı yarım muz; öğleden sonra atıştırmalık- doğal yoğurt; akşam yemeği- fırında peynirli karnabahar, sebze salatası, bir parça çikolata, bitki çayı.


6. gün; kahvaltı- çilekli krep, çay; 2.kahvaltı- portakal veya greyfurt; öğle yemeği- fırınlanmış sebzelerle balık biftek, sebze salatası, aperatif olarak armut; öğleden sonra atıştırmalık- bitki çayı; akşam yemeği- sebzeli kalamar, çikolata, bir bardak yoğurt.

7. gün: omlet, peynirli domatesli salata, ekmek ve çay; 2. Kahvaltı- iki portakal; öğlen yemeği- buharda sebzeli hindi köftesi, sebze salatası, meyve suyu; öğleden sonra atıştırmalık- bitki çayı; akşam yemeği- kalamar salatası, fırında ballı, cevizli elma, yeşil çay.

Böyle bir diyet size çok sıkıcı gelebilir, ancak aç kalmayacaksınız, ayrıca gıda kombinasyonu size iyi bir moral hayat tonu sağlayacaktır. Fazla kilolardan kurtulacak, sebze, balık ve deniz ürünlerine alışacaksınız. Bir daha sosis ve kızartılmış etlere dönmek istemeyeceksiniz, pasta ve tatlı yerine ise taze meyveler tercih edersiniz,
Tatlı ve asitli içeceklerin yerine ise natürel meyve suları içeceksiniz.

gıdaların yanı sıra menünüzde diğer vitamin C, B grubu (özellikle B1, B6 ve B12) ve magnezyum yer almalıdır. Bunlar: lahana çeşitleri,kuş burnu, turp, şalgam (kırmızı pancar), salatalık, kabak, kavun, bira mayası, kepek, susam, buğday ve irmik, kuru erik, balkabağı, üzüm, patlıcan v.s.

İyi bir ruh hali için masa servisinin de çok önemli olduğunu unutmayın, bu yüzden sorunun daha fazla büyümemesi için yemeklerinizi sıkıcı kâse ve tabaklarda yemek yerine, estetik,cıvıl renklerle sofranızı mütevazı bir şekilde donatarak ta sağlayabilirsiniz. Yemek yediğiniz tabaklar mutlaka pahalı olmak zorunda değil- yeter ki rahatsız edici değil de çekici ve sıra dışı olmasına özen gösterin; masada hoşunuza giden her hangi çiçeklerin de olması arzu edilebilir- hatta sıradan karahindiba veya papatya; güzel peçeteleri de unutmayın- peçeteler sadece kâğıt değil, aynı zamanda kumaş ta olabilir. Sarı, beyaz, yeşil renkler seçiniz, bunları kırmızıyla da tamamlayabilirsiniz. Bu durumlarda parçalı bulutlu kış günleri bile size bahar ve yaz günü gibi gelebilir.

Unutmayınız ki siz kendinize ve hayata nasıl bakarsanız hayatta size öyle bakacaktır…