Bir önceki yazımda; Aydın’ın hızla mega köy haline geldiğinden, bunun sorumlusu ve suçlusunun da Aydın halkı olduğunu yazmıştım,

Bir iki kişi dışında, çok olumlu katkılar aldım ve ısrarlı istekler üzerine konuyu bu hafta daha da açmak istiyorum.

Ancak bu sefer kendi görüşlerimi değil de sadece okuyucuların görüşlerini kısa cümlelerle yansıtacağım.

-Tabi ki suçlu biziz; bir kere tembeliz, adam kahvede işsiz boş boş oturuyor, zeytin toplamaya gitmiyor, artık Suriyeli götürmeye başladık,

-300 km yol yapıldı, deniliyor, nereye yapıldı diye soranımız yok,

-Akşamları hava kirliliğinden çöp dökmeye çıkamaz hale geldik, hiç kimsenin sesi çıkmıyor,

-Sokaklar, TV'lerde gördüğümüz, Sur, Cizre sokakları gibi neredeyse hendeklere dönmüş, hendekleri kapatacak yetkili yok,

Afişlerde, sizin için çalışıyoruz deniliyor, çalışmanın nerede olduğu belli değil, ya biz Aydın'da yaşamıyoruz, ya da hayali, bir Aydın var,

-Belediyeciliği görmek için insanları eskiden Konya ve Kayseri'ye götürmek lazımdı, şimdi yakınımıza Denizli'ye götürsek yeter,

-Başka şehirlerde 40-100 gün arası yapılan alt geçit için 240 gün süre verilmiş, sanki fabrika inşaatı,

-Neredeyse tüm Türkiye'de adliye sarayı yapılmadık il kalmadı, biz de sadece lafı yapılıyor,

-Bölge hastanesinin 4 yıldır yerini tespit edemedik,

-Ulusal basında ilimiz sadece hava kirliliği, kanser ve intihar ile anılıyor,

-Şehirde; AK PARTİ ve MHP'nin esamesi okunmuyor,

-Ankara'da nasıl muhalefet yok, Gündemi AK parti ve Erdoğan belirliyorsa Aydın'da da Ö. Çerçioğlu belirliyor, karşısında muhalefet yok,

-Yıllardır; siyasilerden başka iller yatırım isterken, biz oğlumuza kızımıza tayin terfi istedik sonunda bu hale geldik,

Aydınlının söylediği bunlar ve buna benzer cümleler.

Bizde bunu söylüyoruz, aramızda çok az bir kısım gibi suçu sadece yönetenlere atmıyoruz.

Atalarımız boşuna söylememiş,

-AT SAHİBİNE GÖRE KİŞNER,

-AĞLAMAYAN ÇOCUĞA MEME VERMEZLER,

Yok, öyle topu taca atmak, sen sorgulamaz, sen haksızlığa karşı susarsan şehirde böyle yaya kalır, hızla köyleşir, şikâyet etme hakkın olmaz.

Onun için bu konuya noktayı koyuyoruz.

Bu şehrin hak ettiği yerde olmamasının ve köye dönüşmesinin sorumlusu ve suçlusu Aydın'da yaşayan herkestir.

Aksini iddia eden kendini kandırır.

Bitti var m, bunun başka izah tarzı?