BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, yalan haber yazan medya gruplarını protesto çağrısını yineleyerek, “Yine söylüyorum. Yalan yanlış haber yapan, haber yazan, iftira atan medya ile ilginizi kesin. Basının görevi doğru haberdir. Eğer yalan yanlış yazıyorsa, onu yokluğa mahkum etmelisiniz. İsim vermiyorum, "iftira atanlar" diyorum. Sizler de sivil insiyatifinizi kullanın, tavrınızı koyun diyorum” dedi. İktidarları döneminde hortumları kestiklerini söyleyen Erdoğan, “Biz dünyayı fellik fellik dolaşıyoruz. Türkiye'yi dünya markası yaptık” dedi. Erdoğan, Davos'taki tavrını ise “Biz Türkiye'ye yakışanı, onuruna yakışan neyse onu yaptık. Bugün de yaparız, yarın da. Biz sıradan bir millet değiliz” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, özel "OBA" helikopteri ile saat 12.00 sıralarında Kastamonu Gazi Stadyumu'na indi. Erdoğan'ı, Kastamonu Valisi Mustafa Kara, milletvekilleri ve partililer karşıladı. Erdoğan, buradan, seçim otobüsüyle halka hitap etmek üzere Nasrullah Meydanı'na geçti. Boynuna Kastamonuspor atkısı takarak yaklaşık 7 bin kişiye hitaben konuşan Başbakan Erdoğan, kalabalığın "Vur vur inlesin, Deniz Baykal dinlesin" sloganı üzerine, “Vurmaya gerek yok. Biz vurmaya değil, sevgi, barış için geliyoruz” dedi.
Türkiye'nin 780 bin kilometrekaresinin hiçbir toprağını, ayrımcılık yapmadan sahiplendiklerini, 81 ilin tamamını hizmetlerle, alt ve üst yapı tesisleri ile donattıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Yerel yönetimlerin onlarca yıllık ihmalini giderdik, gideriyoruz. Türkiye'nin imkanlarını yeniden Türkiye'ye kazandırıyoruz. Bundan dolayıdır ki, 22 temmuz seçimlerinde benim milletim 81 vilayetin 80'inde AKP'ye milletvekillerini verdi. 6 yıllık iktidarımızda neler yaptığımız görüyorsunuz. Sizin takdirinizle, sizin iradenizle, sizin teveccühünüz ile son 6 yılda Türkiye'yi nereden nereye taşıdığımızı en iyi siz biliyoruz. Onlar da biliyor, onlar da görüyor. Aslında bunu çok iyi biliyorlar ama söylemek işlerine gelmiyor, dillendirmek işlerine gelmiyor. Onların, ancak karalamaya, iftiraya gücü yetiyor. Onların yapmaya değil, yapılanı yıkmaya, yapılanı karalamaya, yapılanı engellemeye gücü yetiyor. Böyle bir siyaset anlayışı olur mu?”

YARDIMLAR
Erdoğan, bu sırada kalabalıktakilerin "Dik dur eğilme, Kastamonu seninle" sloganı üzerine, “Biz bu yola çıkarken bunu bilerek yola çıktık. biz bu yola çıkarken buna inanarak çıktık. Bu can bu tende oldukça "durmak yok yola devam" diyoruz” dedi.
Son günlerde gündemde olan yardımlar konusuna da değinen Erdoğan, şunları söyledi:
“AKP'nin özellik iktidara geldiğinden bu yana kömür dağıtmasını, yoksula, garip gurebaya kol kanat germesini eleştiriyorlar. Sonra da çıkıyor meydana ne diyor; "Ben de kömür dağıtacağım, her aileye şunu vereceğim, her ay Ankara'da her aileye 600 lira vereceğim" Bunu söylüyor ve bol keseden atıyor var olan para verilir, var olmayanı nereden vereceksin? Hep söylüyorum ya bekara karı boşamak kolaydır. Biz, CHP'li belediyeleri biliriz; bunlar geldiğinde hep yokluk gelmiştir, hep yoksulluk gelmiştir. AKP'nin demokrasi açılımını, insan hakları açılımını kıyasıya eleştiriyorlar. Millet iradesinin cumhurbaşkanı seçmesini engellemeye çalış, milletvekillerinin TBMM'de yasa çıkarmasını engellemeye çalış, yargının çetelerle, karanlık odaklarla mücadelesi engellemeye çalış, "Ben onların avukatıyım" de ondan sonra çık doğruluktan bahset. AKP'nin belediyelerde hizmet üretmesini engellemeye çalış, hükümetin uluslararası sermayeyi Türkiye"ye çekmesini engellemeye çalış, AKP'nin her yatırımını yargıya taşı, her icraatını mahkemelerle oyalamaya çalış, AB reformlarını engellemeye çalış. Çalışmaktan tek anladıkları, engellemek, eleştirmek, karalamak, kriz çıkarmak.”

"ÇAMUR, DOSYA SİYASETİ YAPIYORLAR"
“Dik duracağız ama dikleşmeyeceğiz ve bu milletin onurunu asla ayaklar altına aldırmayacağız. Akif diyor ya "Yırtarım dağları enginlere sığmam taşarım" Biz de böyle yürüyeceğiz” diyen ve muhalefete yüklenmeye devam eden Erdoğan, şunları söyledi:
“Bunlar Türkiye"nin yakasına yapışıyorlar. Bunlar aslında büyük Türkiye'ye muhalefet ediyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, karşımıza hangi engeli çıkarırlarsa çıkarsınlar, biz Türkiye'nin yolunu açmaya, milletin önüne çıkartılan engelleri aşmakta kararlıyız. Kimse bizi millete hizmet yolundan döndüremez. Şurada seçime 45 gün kaldı. Bunlar ise Ankara"da oturmuş hala karalama siyaseti, çamur siyaseti, dosya siyaseti yapıyorlar. Bu kadar dosyaların varsa, biraz da şu ülkede neler yapacaksın onları bu dosyalarla anlatın da bunları görelim. Seçime gidiyoruz, hala bunları anlattıkları yok. Ne yapacaksınız? Bir de geçmişinizde ne var, bunu da anlatın. "Şunu yaptık geçmişte, şimdi de bunu yapacağız" deyin. Çünkü bir insanın geçmişi, geleceğinin teminatıdır. Tek bir projeleri, tek planları, tek bir bir hayalleri var mı bunu sorun bunlara. Hani var ya, komünistlerde vardır "iftira at, tutmazsa da izi bırakır" Yaptıkları bu, bütün işleri bu. Arka arkaya iftira kampanyaları.”

"ESKİDEN TUVALETE MİLYONLA GİRİLİYORDU"
Kişi başına milli gelirin 3 bin 300 dolardan 10 bin dolara çıktığını söyleyen Erdoğan, ihracatın da 36 milyar dolardan 132 milyar dolar seviyesine yükseldiğini söyledi. Erdoğan, borçlanma faizini de yüzde 63'ten yüzde 13-14'e düşürdüklerini, enflasyonu yüzde 30'dan tek haneli rakam olan yüzde 9.5'a çektiklerini anlattı. TL'den de 6 sıfırı attıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bu sıfırları kimler bizim paramıza koydu? MHP'liler koymadı mı? CHP'lisi koymadı mı? DYP'lisi, ANAP'lısı koymadı mı? Hepsi koydular. Enflasyon görünmeyen, modern bir hırsızdır. Biz "Sıfırları atacağız" dedik. "Yapamazsınız" dediler. "Enflasyon patlar, çatlar" dediler. Biz geldik bu 6 tane sıfırın tamamını da attık mı? Ya paramızı para yaptık be... Paramızı para yaptık. Eskiden delikli parayla tuvalete gidilirken öyle bir hale getirdiler ki Türkiye'yi, tuvalete girmenin bedeli 1 milyon oldu be... Bu hale getirdiler. Ama geldik, sıfırları attık. Ha şimdi kuruşlarla tuvalete girilmeye başlandı. İşte biz buyuz. Farkımız bu. Yani Türk lirasının değerini arttırdık, ona onurunu kazandırdık.”

"TÜRKİYE'Yİ MARKA YAPTIK"
Gayri safi yurt içi hasılayı 239 milyar dolardan 6 yıl içinde 750 milyar dolara çıkarıldığını belirten Başbakan Erdoğan, “520 miyar dolar ilave etmişiz. Bu mu yolsuzluk? Nasıl oldu? Hortumları kestik de onun için oldu kardeşlerim. Buraya durup dururken gelinmedi. İhracatımız 79 senede 36 milyar dolardı, 6 senede 96 milyar dolar ilave ettik. Bu durup dururken olmadı”
AKP döneminde yapılan derslik, bölünmüş yol çalışmalarını, yapılan hastanelere ilişkin rakamları anlatan Erdoğan, “Bu mu yolsuzluk. Bunu mu eleştiriyorsunuz?” diye sordu. Dünyayı fellik fellik dolaşıyoruz. Türkiye'yi dünyada marka yaptık” dedi.

"DAVOS YERİNİ BULDU"
Konuşması sürerken, kalabalığın "Davos'u anlatsana" diye tempo tutması üzerine bu konuya değinen Erdoğan, “Sevgili kardeşlerim, Davos yerini buldu, yerini buldu. İşte bak dün İsrail'de seçimler yapıldı, yerini buldu, merak etmeyin” dedi. Erdoğan, dünyanın gündemine oturan Davos'taki tavrına ilişkin olarak da “Biz Türkiye'ye yakışan, onuruna yakışan neyse onu yaptık. Nasıl orda yaptıysak, ondan önce de yaptık, bugün de yaparız, yine yaparız. Çünkü biz sıradan bir millet değiliz” dedi.
Erdoğan, Mehmet Akif'in "Bir zamanlar ne millet, hem ne milletmişiz. Gelmişiz dünyaya, milliyet neymiş öğretmişiz" dizelerini okudu.

"ANAM DA KÖMÜR ÇİLESİ ÇEKTİ"
Kastamonu'nun kendi dönemlerinde doğalgaza kavuştuğunu belirten Erdoğan, “Çünkü anam da aynı çileyi çekti. 5 katlı apartmanın en altına iniyor, oradan kömürü çıkarıyor. Evde kömürün külü, isi ile uğraşıyordu. Şimdi anam, bacım doğalgazın düğmesine basıp evini ısıtıyor. Erkekleri konuşmuyorum. Çünkü erkekler kömürü taşımıyor. Niçin Türkiye'ye yayılmıyordu bu doğalgaz. Beceriksizlik vardı beceriksizlik. Biz geldik yaptık. Atatürk"ün dediği gibi bu milletin hizmetkarı olmaya geldik” dedi.
Erdoğan konuşmasının devamında İnebolu Limanı'nın 125 yıldır tamamlanamadığını hatırlatırken, “Biz bitirdik, uluslararası liman haline getirdik. Bu mu yolsuzluk?” diye seslendi. Erdoğan, CHP'nin iktidar dönemini de hatırlatırken, "CHP"nin iktidarını biliriz. Ekmeğin, benzinin, gazyağının karneyle satıldığı dönemleri biliriz. Baykal, Enerji Bakanı olduğu dönemde Türkiye'de nasıl enerji sıkıntısı olduğunu, benzin istasyonlarında nasıl enerji kuyruklarında beklediğimizi de biliriz” dedi.

MHP'LİLERE BATIK BANKALARIN HESABINI SORUN
MHP'ye de yüklenen Erdoğan, “MHP'lilere batırdığı bankaların hesabını sorun. Batan 16 bankanın benim milletime faturası 46 milyar dolar. Benim vatandaşımın cebinden çıktı. AKP'nin karnesi milletin takdiriyle doludur. Bunu 3 seçimde de gördük. Çağdaş medeniyet seviyesine çıkmak suretiyle daha azimli, kararlı bir şekilde yürüyoruz. Onun için diyoruz ki "İşimiz hizmet, gücümüz millet” diye konuştu.
AKP'nin "Sen Türkiye'sin, büyük düşün" sloganını tekrarlayan Erdoğan, “21 yaşındaki Fatih, küçük düşünseydi, İstanbul'u fethedilebilir miydi? Mimar Sinan küçük düşünseydi Selimiyeleri inşa edebilir miydi? Bu millet küçük düşünseydi Şerife Bacı Kastamonu'da mermileri korumak için soğuktan donarak ölmeseydi bu millet bugün ayakta kalabilir miydi? Bize küçük düşünmek yakışmaz. Biz büyük düşüneceğiz. Onun için 29 Mart'ta "evet" mührünü AKP'nin üzerine vuracağız. Biz seçimden seçime Anadolu'yu hatırlayan bir iktidar değiliz” dedi.
“Bu milleti yere baktırtmayacağız” diyen Başbakan Erdoğan, “İnşallah yiğit düştüğü yerden kalkar. Ve bu milet düştüğü yerden, küllerinden doğmaya başlayarak kalkıyor. Cumhuriyet'in yüzüncü yıldönümünde ilk on içindeki Türkiye'yi göreceksiniz. Hedef o. Bu hedef için çalışıyoruz. Dünyanın 17'nci, Avrupa'nın 6'ncı büyük ekonomisi olduk. Hortumlar çalışsaydı, bu duruma gelemezdik” diye konuştu.

YALAN YANLIŞ YAZANI YOKLUĞA MAHKUM ETMELİSİNİZ
Erdoğan, “Eğer bazı menfaat şebekeleri, bazı medya kuruluşları rahatsız oluyorsa, bilinizki bu hortumlar kesildiği içindir” diyerek sözlerine devam etti. AKP iktidarına yönelik "yandaş medya" eleştirisi yapanlara seslenen Erdoğan, “Bize "yandaş medya" eleştirisi yapanlar, yalan yandaş medyanızla gururlanabilirsiniz” dedi.
Yalan haber yazan medya gruplarını protesto çağrısını yineleyen Erdoğan, “Yine söylüyorum. Yalan yanlış haber yapan, haber yazan, iftira atan medya ile ilginizi kesin diyorum. Yine söylüyorum. Basının görevi doğru haberdir. Eğer yalan yanlış yazıyorsa, onu yokluğa mahkum etmelisiniz. İsim vermiyorum, iftira atanlar diyorum. Sizler de sivil insiyatifinizi kullanın, tavrınızı koyun diyorum” dedi.
Başbakan Erdoğan konuşmasının ardından Kastamonu Valisi Mustafa Kara"yı makamında ziyaret etti. Erdoğan daha sonra da Aytaç Eruz Lisesi'nde il genelinde toplam 54 tesisin toplu açılışını gerçekleştirdi.