"Balyoz Planı" iddialarına ilişkin 249'u tutuklu 365 sanıklı davanın 80. duruşması başladı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmaya, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan ve MHP İstanbul milletvekili Emekli Korgeneral Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 174 tutuklu sanık katıldı. Orgeneral Bilgin Balanlı ve emekli Albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu 75 tutuklu sanığın katılmadığı duruşmada tutuksuz sanıklardan Osman Fevzi Güneş de hazır bulundu. Hakkında yakalama kararı bulunan sanıklar emekli Orgeneral Ergin Saygun ve İkinci Ergenekon davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada ayrıca 18 kişi de tanık sıfatıyla dinlenmek üzere duruşmada hazır bulundu.

ÜST MAHKEME TAHLİYE TALEPLERİNİ REDDETTİ
Mahkeme Başkanı Ömer Diken, Dursun Çiçek, Bilgin Balanlı ve Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu bazı tutuklu sanıkların tutukluluğun devamı kararına ilişkin üst mahkeme olan 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yaptıkları itirazın reddedildiğini ifade etti.

"KONUYU UZATMANIN MANASI YOK"
Davanın bir numaralı sanığı Çetin Doğan'ın avukatı Celal Ülgen, tanıkların dinlenmesinden sonra avukatlara tanık beyanlarına karşı diyeceklerinin sorulması gerektiğini söyledi. Bazı sanık avukatları da CMK'ya göre tanıkların dinlenilmesinden sonra avukatlara söz verilmesi gerektiğini belirttiler. Kendilerine söz verilmediğini söyleyen avukatlar bunun savunma hakkının kısıtlanması anlamına geldiğini ve Yargıtay'ın bozma gerekçesi olacağını ifade ettiler. Mahkeme Başkanı Diken, "Yargıtay'daki uygulamaları çok iyi biliyorum. Orada yıllarım geçti. Bozma gerekçesi olarak neye dikkat edildiğini çok iyi biliyorum" dedi. Mahkeme Başkanı Diken, tanıkların dinlenilmesinden sonra avukatlara söz hakkı verileceğini söylemesi üzerine Avukat Celal Ülgen, "Ne zaman, bilinmeyen zamanda mı?" dedi. Avukat Ülgen'in tanıkların kısa sürede dinlenilemeyeceğini söylemesi üzerine, Hakim Diken, "Niye bitmez. Olay belli. Haftaya deliller okunacak" dedi. Avukat Ülgen, "Olay belli mi?" diye sordu. Hakim Diken, "Olay belli derken kastımız, tanığa soracağımız soru belli demek istiyorum. Konuyu uzatmanın manası yok. Her tanığın bilgisi sınırlı konuyu kapsıyor. Size vakti geldiğinde imkanlar tanınacak. Sorulmayacak şey kalmayacak. Size vakti geldiğinde imkanlar tanınacak. Her gelen evrak ve her dinlenen tanıktan sonra, 365 sanık ile avukatlarına tek tek söz hakkı verilmesi vakit kaybına neden olur. Bu durumda davada bir ilerleme kat edemeyiz" dedi.

DURUŞMADA TANIK ADİL YÖRÜK DİNLENDİ
Duruşmada 6 Aralık 2010 tarihinde Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne ait odada yapılan aramaya ilişkin Adil Yörük tanık olarak dinlendi. Tanık Yörük, Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nün Güvenlik Kısım Amirliği'nde astsubay rütbesiyle 2009- 2010 yıllarında görev yaptığını ifade etti. Tanık Adil Yörük, arama sırasında kendisinin de orada olduğunu, çuvallar içindeki verileri ilk kez arama sırasında gördüğünü söyledi. Mahkeme Başkanı Ömer Diken'in soruları üzerine tanık Yörük, "Nisan 2010 yılında Emasya Planı kaybolmuştu. Dolaplara baktık bulamadık. Binbaşı Cem Çağlar zeminlere de bakılmasında fayda olacağını söyledi. Bu dönemlerde zeminde birşey yoktu" diye cevap verdi. Kendisinin de brifing hazırlamak için aramanın yapıldığı odayı kullandığını söyleyen Yörük, "İstihbarat Şube'de çalışan herkes de bu odanın anahtarı vardı. Tüm personelin bu odayı kullanabilir. Geceleri oda kapatılırdı. Mesai saatleri dışında gidildiğinde de giriş kaydı yapılarak kart okutulduktan sonra binaya girilir. Binanın 2 girişi bulunmaktadır. Ancak sadece binanın bir giriş kapısında bir kamera vardı" diye konuştu. Duruşmaya öğle arası verildi. (DHA)