Zoellick, "Büyük bir finansal kriz gibi başlayan olay, çok derin bir ekonomik krize dönüştü ve şimdi büyük bir işsizlik krizine doğru gidiyor. Eğer önlem almazsak, çok önemli siyasi etkileri olan, ciddi bir insani ve sosyal kriz haline gelme riski bulunuyor" uyarısı yaptı.

Borsalar çıkıyor ama

Robert Zoellick, İspanya"nın en büyük gazetesi El Pais ile yaptığı söyleşide, küresel kriz ve etkilerine ilişkin sorularını yanıtladı. Zoellick, finansal piyasaların bir miktar toparlandığını, bazı gelişmiş ve yükselen ülkelerde borsaların çıkmaya başladığını kaydederek, "Ancak dikkatli olmak lazım çünkü üretim kapasitesi kullanımı hálá çok düşük olmayı sürdürüyor ve bu bir alarm sinyalidir" dedi. Daralma frenlendiği için G-7 ve G-20 maliye bakanlarının bir miktar rahatlama işaretini verdiğini de belirten Zoellick, büyümenin düşük veya negatif olsa da senaryonun daha az kötü olduğunu söyledi. Zoellick "Siz ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, "Hiç kimsenin kesin olarak bilemeyeceği, çok yüksek bir belirsizlik ve risk var. Ve gelişmeye odaklanan, uluslararası finansal bir kuruluş riskleri görmezlikten gelemez" karşılığını verdi.

Finansal rehabilite şart

Zoellick, "En tehlikeli riskler nedir?" sorusuna da, "Birçok. Ancak belki en başlıca risk, finansal sistemi rehabilite etmeyi sürdürme gereğidir: ABD bu yönde adımlar attı ancak hala tüketici kredileri, kredi kartları veya emlak sektörü ile ilgili ciddi zorlukları olan bankalar var" karşılığını verdi. Zoellick, krizin Doğu Avrupa"da yarattığı sorunlara değinirken de altı büyük Avrupa bankasının, bölgenin finansal sisteminin yüzde 90"ını oluşturduğuna işaret ederek, bu bankaların sermayelerini geri çekmesi halinde etkisinin "çok olumsuz olacağı"nı söyledi.

İşsizlik artıyor

Bu nedenle bu bankalara 31 milyar dolar sağladıklarını, AB"nin de 20 milyar doları bulacak bir katkısı olduğunu söyleyen Zoellick, toparlamanın ne zaman başlayacağı ilişkin bir soru üzerine de şu değerlendirmesini yaptı: "Bazıları 2009 sonunda, bazıları 2010 başında diyor. Ne olursa olsun, uzun bir süre düşük düzeyde bir toparlama olacak çünkü sanayide kullanılmayan çok büyük bir kapasite var ve işsizlik artmaya devam ediyor. Ve bu popülist ve korumacı politikalar için çok uygun bir ortam oluşturuyor. Yükselen ülkeler arasında da büyük farklılıklar var."

"Kırılganlık Fonu"na 13 milyar dolar akacak

DÜNYA Bankası Başkanı Robert Zoellick, bir "Kırılganlık Fonu"nu oluşturmaya çalıştıklarını vurguladı. Zoellick, "Bu fona hükümetler canlandırma planlarının yüzde 0.7"siyle katkıda bulunacak. Bu da 12-13 milyar dolarlık bir gelir anlamına gelecek. Buna ek olarak da Almanya, Japonya ve belki İsveç"ten para eklenmesi gerekecek" dedi.