Tutukluluk süresini üç yılla sınırlayan CMK'nın 102. maddesinden ilk tahliye önceki gece gerçekleşti.

Farklı yorumlara yol açan maddeden tahliye umudu taşıyan tutuklular gözlerini gelecek karara çevirdi.

AB'ye uyum kapsamında 2005 yılında yenilenen Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK), tutukluluk sürelerini sınırlayan 102. maddenin 31 Aralık günü yürürlüğe girmesiyle birlikte cezaevlerine 'tahliye' umudu doruğa ulaştı. 57 bin tutuklu gözünü çıkış kapısına çevirdi. Bu maddeye göre ağır ceza mahkemelerinin görevine giren suçlarda tutukluluk süresi 2 yılla, diğer suçlarda ise 1 yılla sınırlanacak. Bu süreler bir kereye mahsus olmak üzere yarı oranında artırılabilecek. Bu durumda ağır ceza mahkemelerinde görülen davalarda tutukluluk süresi 3 yılı, diğer suçlarda ise 1.5 yılı geçemeyecek.

ERGENEKON, BALYOZ
Mahkemeler, tutukluların durumunu, 102. maddedeki sınırlara göre yeniden değerlendirerek karara bağlayacak. İşte bu noktada dikkatler, Ergenekon ve Danıştay gibi uzun tutuklulukla bilinen davalarda verilecek kararlara odaklandı.

Çünkü, CMK'nın 102. maddesindeki tutukluluk süresine ilişkin 3 yıllık sınır, Ergenekon, Danıştay, Balyoz gibi davaların görüldüğü özel yetkili mahkemelerin görevine giren, 'devlet güvenliğine, anayasal düzene, anayasal düzenin işleyişine, milli savunmaya ve devlet sırlarına karşı işlenen suçlar' için bağlayıcı değil. Aynı yasanın 252. maddesi, 3 yılla sınırlı tutukluluk süresinin, mahkeme tarafından 2 kat uygulanabileceğini hükme bağlıyor.

POYRAZ VE KÜÇÜK
Bu durumda Ergenekon davalarının 3 yıldır veya 3 yıla yakın süredir tutuklu bulunan sanıkları Ergün Poyraz, Veli Küçük, Muzaffer Tekin, Doğu Perinçek'in, yeni düzenlemeden faydalanarak tahliye edilip edilmeyecekleri de gizemini koruyor. Aynı durum 2 yıla yakın süredir tutuklu olan Mustafa Balbay, Tuncay Özkan ve Mehmet Haberal için de geçerli.

CMK Madde 102: 'Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi en çok bir yıldır. Ancak bu süre, zorunlu hallerde gerekçeleri gösterilerek altı ay daha uzatılabilir. Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı geçemez. Bu maddede öngörülen uzatma kararları, cumhuriyet savcısının, şüpheli veya sanık ile müdafiinin görüşleri alındıktan sonra verilir.'

CMK Madde 252: '... Kanunda öngörülen tutuklama süresi, devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine ve milli savunmaya karşı suçlar ile devlet sırlarına karşı suçlarda iki kat olarak uygulanır.

İlk çıkış Gümüşhane'den
Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesi, Bingöl Solhan'da 5 kişinin öldürüldüğü, 13 kişinin yaralandığı silahlı kavgadan yargılanan ve 90 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan Mahmut Karadağ'ın 102. madde uyarınca tahliyesine karar verdi. Mahkeme heyeti, hakkındaki mahkumiyet kararı bulunan ancak Yargıtay aşaması tamamlanmamış olan Karadağ'ın 'adli kontrol'' altına alınmasına ve 'yurt dışına çıkamama yükümlülüğüne tabi tutulmasına'' da hükmetti. Gümüşhane E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan Mahmut Karadağ, 5 yıl 2 ay 18 gündür tutuklu bulunuyordu.

30 'siyasi' bu kapsama giriyor
102. maddenin yürürlüğe girmesinin ardından, uzun süredir tutuklu müvekkillerinin tahliyesi için başvuruda bulunan Avukat Mihriban Kırdök, Türkiye genelinde siyasi suçlardan yargılanan yaklaşık 30 kişinin bu madde kapsamına girdiğini bildirdi. Kırdök, Beşiktaş'taki özel yetkili ağır ceza mahkemelerinde 12 yldır tutuklu yargılanan Serdar Güzel, 10 yıldır tutuklu olan Taylan Kutlar ve Yaşar Eriş'in tahliye edilmeleri için dilekçe verdi. 13 yıl 10 aydır tutuklu müvekkili Ahmet Kesikkulak için de, dosyası Yargıtay aşamasında olduğu için Yargıtay'a başvurduğunu vurguladı. Avukat Ercan Kanar da Yargıtay 9. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçesinde, müvekkili Şahap Doğan'ın 14 yıl 6 aydır, Ercüment Yıldız'ın da 14 yıldır tutuklu olduğu belirterek, müvekkillerinin salıverilmesini istedi.

Mahkemeler resen karar vermeli
Ergenekon'un tutuklu sanıklarından Ergün Poyraz'ın avukatı Hüseyin Buzoğlu yaptığı açıklamada, 'Bizim herhangi bir başvurumuz olmayacak. Çünkü mahkeme 30 günde bir tutukluluk sürelerini resen değerlendiriyor. Mahkemenin, CMK'da yürürlüğe giren maddeyle de, başvuru olmaksızın, resen değerlendirme mecburiyeti var. Fakat biz mahkemenin tarafsızlığını yitirdiğini gördüğümüzden beri herhangi bir tahliye talebinde bulunmuyoruz. Çünkü tahliye yetkisinin olmadığı kanaatindeyiz. Mahkemenin, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bunu değerlendirmesi gerekiyor. Cumartesi, pazar da olsa insan özgürlüğünün kısıtlanması söz konusu olamaz' dedi.

Özel başvuru yok
Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın avukatı Serdar Özersin de özel başvuru yapmadıklarını, mahkemenin bir an önce konuyu değerlendireceğini umduğunu ifade etti. Doğu Perinçek"in avukatı Hasan Basri Özbey de tutuklu sanıkların bir an önce tahliye edilmesi gerektiğini savunurken, 'Hukuksuz bir tutuklama kararı var ortada. Bunun bir an önce düzeltilmesi gerekiyor. Mahkemeler, resen değerlendirmede bulunmalıdır' diye konuştu.