Çevre Kanunu'na göre; faaliyetleri sonucu çevre kirliliğine neden olacak veya çevreye zarar verecek kurum, kuruluş ve işletmeler çevre yönetim birimi kurmak, çevre görevlisi istihdam etmek veya Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşlardan bu amaçla çevre yönetim hizmeti satın almakla yükümlüdürler.

9.420 TL CEZASI VAR

Kanun; "Çevre yönetim birimini kurmayanlara 9.420 Türk Lirası, çevre görevlisi bulundurmayanlara ya da Bakanlıkça yetkilendirilmiş firmalardan hizmet almayanlara 6.280 Türk Lirası idari para cezası verilir" şeklinde cezai yaptırımları da belirlemiş...

1. Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler 2010'un 7. ayına kadar;
2. Sınıf Gayri Sıhhi Müesseseler 2011'in 1. ayına kadar;
Yine altyapı çalışmalarına başlayan Organize Sanayi Bölgeleri,
11 inci maddede belirtilen tesislere sahip belediyeler ve mahalli idare birlikleri,
12 nci maddede belirtilen sağlık kuruluşları veya hastaneler, 2011'in 1. ayına kadar bu yükümlülüklerini yerine getirmek zorundaydılar.


YASA ÇIKMADAN ÖNCE ALINAN İZİN VE LİSANSLAR GEÇERSİZ - 1 NİSAN SON GÜN

Ayrıca söz konusu yasa çıkmadan önce alınan bütün Çevre İzin ve Lisansları yine aynı mevzuata göre geçersiz sayılıyor. 1 Nisan 2012 tarihine kadar da söz konusu mevzuata uygun bir şekilde bütün bunların mutlak surette yenilenmesi zorunluluk haline getirildi.

TÜRKİYE ÇAPINDA 500 BİNİ AŞKIN MÜESSESE

Ancak Çevre Bakanlığı henüz denetimlerini sıkı tutmadığı için uygulamada büyük boşluklar mevcut. Zaten Bakanlık'ın sistemi oturtmak için zamana ihtiyacı var. Çünkü en azından Türkiye çapında kapsama giren 500 bini aşkın gayri sıhhi müesseseye çevre yönetim hizmeti vermek için çevre mühendislerinin sayısı yetersiz. Türkiye'de yaklaşık 15 bin Çevre Mühendisi bulunuyor. Bakanlık bu sorunu aşmak için, sınavla "Çevre Görevlisi" ünvanı veriyor diğer bazı mühendislik birimlerine. Yine de rakam hala yetersiz.

Kaldı ki; çevre sorunları da giderek büyüyor. Yani hem kanunen hem de fiziken çevre yönetimi konusunda hiç zamanımız kalmadı.

Konuyla ilgili Natural Çevre Danışmanlık ve Mühendislik firması Genel Yönetmeni Kutay Ertul'un görüşleri şöyle:

"Çevre, bütün canlıların hayatları süresince ilişkilerini devam ettirdikleri ve karşılıklı olarak etkileşim içinde oldukları fiziki, biyolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel ortama verilen isimdir. Karmaşık bir ilişki sistematiği içeren çevrenin doğal dengesinin bozulmasında en önemli faktör maalesef insandır. Buna bağlı olarak da ortaya çıkan çevre sorunlarından en fazla bizler sorumluyuz. Kaldı ki, bu yıkımın en ağır bedelini de zaten insanlar ödeyecektir. Bir insanın yaşamı değişik dengeler üzerinde bulunmaktadır.

Sanayileşmeyle başlayan sorunlar günümüzde artarak devam ediyor. Buna ek olarak elektronik ve nükleer teknolojilerin meydana getirdiği sorunlar günümüzün çevre problematiğini oluşturmakta.

Çevre Sorunlarını bir kalemde özetlersek şöyle diyebiliriz: Havanın, suyun ve toprağın gün geçtikçe kirlenmesi ve büyük bir kısmının kullanılamaz hale gelmesi, şehirlerin ve sanayi bölgelerinin çevre kirliğine bağlı olarak yaşanılması zor yerler haline gelmesi, hava kirliliği ve ozon tabakasındaki tahribata bağlı olarak klimatolojik dengelerin bozulması, yerkürenin giderek ısınması, gıdalardaki bozulmaya ve elektro-manyetik kirliliğe bağlı olarak canlılarda kanser ve ona benzer hastalık oranlarının artması, doğal kaynakların kirletilerek ve kontrolsüzce tüketilerek, insanlığın ve hatta tüm canlıların ihtiyaçlarına cevap veremez hale gelmesi...

'İNSANLAR SEVDİĞİ İŞİ YAPARLARSA ÖMÜR BOYU ÇALIŞMAK ZORUNDA KALMAZLAR'

Bize göre 'insanlar sevdiği işi yaparlarsa, ömür boyunca çalışmak zorunda kalmazlar'... NATURAL Çevre'nin kurucuları ve çalışanları olarak biz işimizi çok seviyoruz. Çünkü içindeki tüm unsurlarıyla birlikte biz yeryüzünü ve hayatı çok seviyoruz. Çevresel sorunların bu kadar ayyuka çıktığı bir dönemde hayatın kritik dengelerini koruma çabası bize buruk bir sevinç veriyor. O yüzden yaptığımız iş bize asla ağır gelmiyor. Kaldı ki gerçekten çok hassas ve üst düzey teknik bilgiler gerektiren bir iş yapıyoruz. Bizim gibi çevre danışmanlık firmaları, biliyorsunuzdur, 2 tanesi Çevre Mühendisi olmak üzere en az 3 Çevre Görevlisi çalıştırmak zorunda. Her birinin Çevre Görevlisi Belgesi olmak zorunda. Ayrıca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan "Yeterlik Belgesi" alınması gerekiyor.

Çevre Danışmanlık firmalarının verebileceği hizmetler mevzuat ile belirlenmiş durumda. Hatta şöyle söylemek gerekir; mevzuatın zikrettiği firmalar çevreyle ilişkilerini düzenlenme noktasında yine mevzuatın belirlediği şartlarda hizmet veren bizim gibi firmalardan hizmet satın almak durumunda. Faaliyetleri sonucu çevre kirliliğine neden olan ya da neden olabilecek işletmelerin, yasal çevre düzenlemelerine uyumunu ve en ekonomik-sürdürülebilir çevresel çözümlere ulaşmasını sağlamayı amaçlayan danışmanlık şeklidir, bu hizmet.

HEDEFİMİZ ÇEVRE BİLİNCİ VE ÇEVRESEL DUYARLILIĞI ARTIRMAK

Ülkemizde yürürlükte bulunan çevre mevzuatına göre, çevre ile etkileşim içerisinde bulunan bütün işletmelerin üzerine düşen yasal sorumluluklar var. Çevre Kanunu'na göre yürürlüğe konulan düzenlemeler uyarınca, bu düzenlemelere uymayan işletmeler hukuki ve cezai yaptırımlar ile karşı karşıya kalmaktadır. NATURAL, müşterileri için öncelikli olarak durum tespiti raporları hazırlayarak olası hukuki yaptırımlara karşı hazırlıklı olunmasını sağlar. Konusuna hakim Çevre Mühendisi arkadaşlarımız, muhtemel cezalara neden olabilecek yanlış işlemlerden sakınması için müşterilerimize sürekli tavsiyelerde bulunurlar; tavsiye edilen tedbirlerin etkili olarak uygulanıp uygulanmadığını tesis içi periyodik denetimler ile değerlendirirler. NATURAL, tüm bunları icra ederken müşterilerinin iş hedeflerini anlar, risklerini en aşağı seviyeye çekerken en uygun çözümleri sunar. Yani biz hem çevreyi koruma teşebbüsü içindeyiz, hem de yasal yaptırımlara karşı ilişki içinde olduğumuz firmaları da en verimli şekilde korumak gibi bir görev üstleniyoruz. Şu hususun da altını bir kez daha çizmek isterim; biz, sadece hukuki uyum sağlamayı değil, tüm tarafların çevre bilincini ve çevresel duyarlılığını da artırmayı hedefliyoruz.

GEÇİCİ FAALİYET BELGESİ BAŞVURUSU

Biz ayrıca, firmaların almak zorunda oldukları bir takım yasal belgelerin tüm bürokratik ve yasal süreçlerini de takip ediyoruz. Çevre Kanunu'nca Alınması Gereken İzin ve Lisanslar Hakkında Yönetmelik'te belirtildiği üzere, 01.01.2011 tarihinden itibaren "Çevre İzni" ve "Çevre İzin ve Lisansı" başvuruları ya çevre yönetim birimi, ya istihdam edilen çevre görevlisi ya da Bakanlıkça yetkilendirilmiş çevre danışmanlık firmaları tarafından, elektronik ortamda yapılmak zorunda. Biz, yetkilendirilmiş çevre danışmanlık firması olarak, yönetmelik kapsamına giren ancak çevre izin ya da lisans belgesi bulunmayan müşterilerimiz adına öncelikli olarak Geçici Faaliyet Belgesi başvurusunda bulunuyoruz. Burada önemli olan, belgelerinin alınması sürecinde uygun planlama ve doğru yöntemler ile en kısa zamanda sonuca ulaşmak tabii ki... Belgelerin alınmasını takiben de, işletmenin bu belgelerin gerekliliklerini yerine getirmesini sağlamaktayız. Yetkili merci tarafından yapılacak yerinde incelemeler sırasında tesiste en az bir çevre görevlimizi hazır bulundurmaktayız.

Doğrusunu isterseniz, en başlarda da söylediğim gibi biz işimizi yaparken "üretim ilişkileri – çevresel tahribat ikilemi içinde Dünya'yı kurtarıyoruz" duygusuyla hareket ediyoruz. Şirketlerin çevre konusundaki sorunlarına çözüm ararken, çevrenin menfaatlerini müşteri istekleri ile ortak paydada buluşturmaya çalışıyoruz.