Doğal ve kültürel güzelliklerle dolu Söke"ye bağlı Serçin, Avşar, Yeşilköy, Köprüalan, Karakaya ve Karacahayıt köylerinde bir yandan doğal hayatın ve çevrenin korunması ve ekoturizmin gelişmesine yönelik çalışmalar tüm hızıyla sürerken, diğer yandan Köylerin yakınlarındaki sulak alanlar ile Bafa Gölü"nün çöplük olarak kullanılması tepki çekiyor.

Bölge köylerine yakın sulak alanlara dökülen çöpler, bölgenin geleceği açısından büyük tehdit oluşturduğu için, ekoturizmin gelişmesi doğrultusunda çaba harcayan köylüler çöp sorunu ile başa çıkamadığından çabaları boşa gidiyor. Düzenli ve sızdırmasız bir çöp alanı bulunmayan köyler, çaresizlik içinde kıvranırken; köy muhtarlıklarının tüm ısrarlarına ve denetimlerine rağmen köylüler çöplerini sulak alanlara ve derelere atmaya devam ediyor.

Sık sık bölgede çalışma yapan Kuşadası Ekosistemi Koruma ve Doğasevenler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, köylülerin çöplerini tamamen yok eden ve bulundukları alandan uzaklaştıran tek şeyin su olduğunu ve suyun her şeyi kaybettiğine inandığını söyledi. Genellikle tarım bölgesinde olan köylerde, sulak alan ekosistemi için çok tehlikeli olan kimyasal ilaç kutularının da sulara atıldığına dikkati çeken Bahattin Sürücü, “Köy kahveleri ve bakkallar biriken şişeleri koyacak yer bulamayınca, çare olarak makiliklerin arasına bırakmaktadır. Atıldığı yerde biriken çöpler, yağan yağmurlarla birlikte derelere, derelerden Büyük Menderes"e, buradan da göllere ve Dilek Yarımadası Milli Parkı deltasına gitmektedir.

Köylerin bazılarının doğal SİT kapsamında olması, bazılarının ise yerleri olmaması nedeniyle, çöp toplama alanı oluşturamamaktadır. Kimi köyler birkaç bidon koyarak çöpleri toplamaya çalışsa da, süratle dolan çöplerin adresi yine aynı olmaktadır. Çöplerinizi derelere, çaylara ve göllere "Atmayın" dendiğinde, köylüler "Ne yapcaz, evde nereye kadar biriktirebiliriz" demektedirler. Kısa süre içerisinde önlem alınmazsa sulak alanlarımızın büyük kısmını kaybedeceğiz, bölge büyük zarar görecek” dedi./iha