İstanbul"un yeni Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, İstanbul Valisi Muammer Güler"i makamında ziyaret etti. Vali Güler, burada yaptığı açıklamada, Çapkın"ı 15 yıl öncesinden Gaziantep Valiliği döneminde tanıdığını ve birlikte çalıştıklarını söyledi. Çapkın"ın, emniyet teşkilatının en kıdemli müdürlerinden biri olarak 6"sı büyükşehir olmak üzere 8 ilde görev yaptığını kaydeden Güler, İstanbul"da huzur ve asayişin temini için her türlü gayreti göstereceğine inandığını ifade etti. Çapkın ile İstanbul"da güzel hizmetler yapacaklarını dile getiren Güler,
Osmaniye Valiliği"ne atanan Celalettin Cerrah"a da hizmetlerinden dolayı teşekkür ederek, yeni görevinde başarılar diledi.
Bunun bir hizmet bayrağı olduğunu ifade eden Güler, bu bayrağı devralanların bu nöbeti en iyi şekilde sürdürmenin gayreti içinde olacaklarına
inandığını belirtti. Vali Güler, valilik ve İl Özel İdaresi olarak emniyet teşkilatına desteklerinin bundan sonra da süreceğini kaydetti.
İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da Vali Güler ile daha önceki yıllarda keyifle çalıştıklarını belirterek, emniyet teşkilatına her türlü desteği veren bir mülki amirin kendileri için bir şans olduğunu söyledi. Polisliğin zor ve çileli bir meslek olduğunu anlatan Çapkın,
"Arkadaşlarımızın keyif alarak daha yoğun olarak çalışmalarını sağlayacağız ve hizmet bayrağını biraz daha yukarıya dikmek için çaba sarf edeceğiz" dedi.

"HER POLİS O SIZIYI İÇİNDE HİSSEDİYOR"

Daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplayan Çapkın, "Münevver Karabulut cinayeti için herhangi bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?" şeklindeki bir soruya karşılık olarak, Münevver Karabulut cinayetini tüm Türk kamuoyunun bildiğini anımsatarak "Her polis o sızıyı içinde hissediyor. Özellikle İstanbul polisi. Hepimiz çoluk çocuk sahibiyiz. Her polis kendi çocuğunun katilini arar gibi arıyor" diye konuştu.
Çapkın, bu konuda var olan çaba ve çalışmalara kendisinin de dahil olacağını ifade ederek, "O sancıyı biz de içimizde hissediyoruz" dedi.
"Görevi devraldıktan sonra konuyla ilgili dosyayı incelediğiniz yolundaki haberler doğru mu?" şeklindeki soru üzerine de Çapkın, "Tabii ki en
önemli işlerden bir tanesi. Tabii ki soracağız böyle bir şey" karşılığını verdi.
"İstanbul"da önceliğiniz olacak mı?" şeklindeki bir soruya da Çapkın, polisin suçla mücadelede "A suçu", "B suçu" diye bir önceliğinin olmadığını ifade ederek, "Halkımızı rahatsız eden her türlü suç biçimiyle tereddütsüz mücadele edeceğiz" diye konuştu.

GARİPOĞLU AİLESİYLE İŞBİRLİĞİ

İstanbul Valisi Muammer Güler de "Cinayetin aydınlatılması için Garipoğlu ailesi ile işbirliği yapılıyor mu?" şeklindeki soru üzerine, bunun
işin adli boyutu olduğu belirterek, adli seviyede de cumhuriyet savcılığının nezaretinde, adli zabıta kapsamında polisin her türlü çalışmayı yaptığını, ailesiyle de değişik kurulan bağlar olduğunu söyledi. Şu anda Münevver Karabulut cinayetinin en önemli yönünün asli failin elde
olmayışı olduğunu ifade eden Güler, şunları kaydetti: "Başka faillerin de olup olmadığı henüz daha aydınlatılabilmiş değil.
Çünkü alınmış bulunan DNA örnekleriyle ilgili araştırma kısmen sürüyor. O daha tamamlanmış değil ama şu anda bilinen, görülen asli failin elde olmayışıdır. O fail yakalandığında tabii işin diğer boyutları da ortaya çıkacaktır. Olayın hemen akabinde çok kısa süre içerisinde faili ve bütün delilleri ortaya konulmuştur. Asli delillerin çoğu eldedir. Tabii yakalanması çok önemlidir. Bu anlamda arkadaşlarımızın kurduğu özel timler takip ediyor, yurt dışında da takip ediliyor. Ben yakalanacağına olan inancımı saklı tutuyorum. Ve arkadaşlarımın da bu konuda böyle bir cinayetin tümüyle aydınlatılmış olması polis içinde prestij meselesidir. Onu da ayrıca belirmek isterim. Polisimiz de bu konuda her türlü
çabayı gösterecek. Ben ailesine manevi bir mükellefiyet olarak bunu tekrar hatırlatıyorum. Çünkü işin bir hukuki, bir de manevi nitelikte boyutu var. Ailesi için de elbette bu manevi açıdan bir yüktür. Onların da bu çocuğun yakalanması veya adalete teslim olması konusunda özel bir gayret göstermeleri gerekmektedir. Bunu ne derecede yapıyorlar o konuda bir şey söyleyemem."
Vali Güler, "Yurt dışında arıyoruz" sözlerine ilişkin soru üzerine de "Yurt dışında arıyoruz demek bütün dünya polisinin müştereken yaptığı bir
çalışmadır. Fransa"daki bir suçlunun da hakkında kırmızı bülten çıkartılmışsa "Türkiye"de Fransız polisi onu arıyor" anlamına gelir" diye konuştu. Güler, İstanbul"da son 7-8 yıl içinde meydana gelen cinayetlerin yüzde 90-95 yakalama oranı bulunduğunu belirterek, faili belli olmayan bir iki cinayet bulunduğunu ifade etti. - milliyet