15 Temmuz 2016 günü yok olmanın eşiğinden dönen Türkiye, geçtiğimiz Cumartesi akşamı nöbetteydi..

Hayat tarzı saplantısına takılıp kalmış üç beş çakma solcu dışında herkes, küresel kapitalizme karşı tek vücut olarak meydanlarda yerini aldı...

Dosta güven düşmana korku saldık...

Aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyorum..

**

Peki 15 Temmuz'a nasıl gelindi?

Ne olduysa Türkiye’nin IMF’ye olan borcu bittikten sonra oldu..

Zira borç bitince bağımlılık ta bitti..

Ekonomimize kendimiz yön vermeye başladık..

Batının verdiği raporlarla kalkınma planları yapan bir ülke olmaktan kurtulduk..

Milli projelerimizi hayata geçirmeye başladık..

Uzaya uydular gönderdik. Roketler fırlattık..

Silahımızı, tankımızı, helikopterimizi üretir olduk

Enerjide dışa bağımlılığı azaltacak projeleri ardı ardına hayata geçirdik.

Özgüvenimiz arttı, uluslararası ilişkilerde de bağımsız hareket etmeye başladık.

“One minute” çıkışıyla önce İsrail’i sonra da avrupayı silkeledik.

Fırat Kalkanı harekatıyla Amerika'ya “Meydan boş değil, biz de varız” dedik..

Nato’yu tartışmaya açtık. İncirlik'i masaya yatırdık....

Batı dışındaki diğer alternatifleri de gündemimize aldık.

Şanghay Enerji Kulübü’nün 2017 dönem başkanı olduk..

Dalga geçer gibi 60 yıldır kapısında bekletildiğimiz AB ye rest çektik.

Devletin içinde yuvalanmış ne kadar hain varsa hepsini tasfiye ettik..

Batı beslemesi teröristlere tarihin en büyük bozgununu yaşattık.

Doğaldır ki ,bu gelişmeler batıyı rahatsız etti..

Erdoğan'ın ipini çekerek Türkiye’yi tekrar müstemleke yapma arayışına girdiler..

İçerdeki işbirlikçileri ile birlikte 15 temmuz ihanetini sahnelediler..

Allaha şükürler olsun ki Millet bu oyunu gördü ve heveslerini kursaklarında bıraktı.

**

Tüm bu olan bitenler karşısında memleketin solcuları sus pus olmuş durumda..

Düne kadar;

Go home Amerika” diye bağıranların,

“Nato’ya hayır” sloganları atanların,

6. filoya karşı anlamlı tepkiler ortaya koyanların,

Emeği sömüren sermayeye, ülkeyi sömüren IMF’ye karşı sonsuza kadar savaş ilan edenlerin,

Ülkemizdeki bu bağımsızlık mücadelesine kayıtsız kalmalarını anlamakta güçlük çekiyorum..

İnsan ya solcudur ya da değildir...

Solcuysa da adam gibi solcudur..

İlkelerinden taviz vermez... Fikri ile zikri arasında uyum olur..

Solculuk; sol yumruğu havaya kaldırmakla olunabilecek kadar basit bir ideolojik kavram değildir..

Cem Boyner gezi zekalısı ile kol kola yürümenin adı hiç değildir..

Küresel kapitalistlerle aynı deliğe mühür basmanın adı hiç mi hiç değildir..

Anlaşılan o ki, Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı ABD karşıtlığının fersah fersah önüne geçmiş durumda..

**

15 adet rezidansı olan Gamze İlgezdi'nin solcu, emekli maaşıyla geçinen bendenizin de sağcı olarak nitelendirildiği bir ülkede yaşıyoruz..

Başka söze gerek var mı?

Kalın sağlıcakla..