Deniz Feneri Davası'nda soruşturmayı yürüten polis şefinden şok açıklama geldi. Poli şefi, "Başbakan Erdoğan ile Deniz Feneri'nin kuryesi Mehmet Gürhan arasında bağlantı var"

Dün Frankfurt Eyalet Yüksek Mahkemesi 26. Büyük Ceza Dairesi"nde Almanya"da kurulan ve Türkler"in yardım duygularını sömüren Deniz Feneri e.V. davasının 5"inci duruşması yapıldı. Tutuklu sanıklar Mehmet Gürhan, Mehmet Taşkan ve Firdevsi Ermiş"in katıldığı duruşmada Mahkeme Frankfurt Kriminal Polis Şefi Alexander Böhm ikinci kez tanık olarak dinlendi. 2004 yılından beri dernek hakkında teknik takip yapan ve Deniz Feneri e.V dosyasıyla ilgilenen Polis Şefi, mahkeme heyetine hazırladığı sunumla tanıklık yaptı.

"Baskı görmedik"

Böhm açıklamalarına başlamadan önce sanık avukatlarından Ünal Kaymakçı söz alarak, “Bu duruşmanın kapsamı dışında politik açıklamalar olabilir. Bu hoş olmayacak bir durumdur” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Dr. Jachen Müller, davayla ilgili Türkiye"den ve Almanya"da herhangi bir kimse ya da kuruluştan baskı görmediklerini belirterek “Burası Almanya. Burada yargı bağımsızdır. Türkiye"yi bilmem. Bize herhangi bir kimse ya da kuruluş baskı yapmadı ve yapamaz da” dedi.

Büyükelçiye soru

Böhm geçtiğimiz salı günü yapılan dördüncü duruşmada Deniz Feneri e.V davasındaki siyasi ilişkileri açıklayacağını söylemişti. Dün Deniz Feneri e.V ile siyasilerin bağlantılarını “Dinsel ve Politik bağlantılar” başlığı altında örneklerle anlattırken Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ile Başbakan Erdoğan"ın Türkiye"nin Alman Büyükelçisi"yle yaptığı bir görüşmenin tutanaklarını da sundu:

Bakan Şahin de sordu

“Tarih 15 Aralık 2007. Almanya"nın Ankara Büyükelçisi Eckar Cuntz Marco Weiss davasını görüşmeye Adalet Bakanlığına Bakan Şahin"le görüşmeye gitti. Bakan Şahin "Bizim Deniz Feneri ile Kanal 7 arasında ilişki var mı? Dört tutuklu var, bu iş neden bu kadar uzadı?"diye sordu. Bunu üzerine Cuntz, "Sizden Interpol aracılığıyla Deniz Feneri hakında bilgi istedik, cevap vermediniz" yanıtını verdi. Bakan Şahin ise "Bilgiyi araştırmamız uzun sürebilir" dedi.” Böhm, Büyükelçi Cuntz"un 22 Kasım 2007"de Başbakan Erdoğan"la da görüştüğünü söyledi. Böhm Başbakan Erdoğan ve Bakan Şahin"le yapılan görüşmelerden sonra Marco Weiss davasıyla ilgili görüşmelerin devam ettiğini anlattı.

Elçilik doğruladı

VATAN Alman Büyükelçisi Cuntz"un Erdoğan ve Bakan Şahin"in yaptığı görüşmeleri Alman Büyükelçilik kaynaklarına sordu. Her iki görüşmeyi ve içeriğini doğrulayan büyükelçilik yetkilileri, “Ancak biz bu görüşmeleri Alman adaletine "siyasi baskı" olarak yorumlamıyoruz“ dedi.

Başbakana para gitmedi

Sanık Firdevsi Ermiş"in ifadesinde “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"a Tsunami felaketzedeleri için verildiği ileri sürülen parayla ilgili” belge bulunamadığını açıklayan Böhm, “Türkiye"de herhangi bir parti, başbakan ya da başbakanlığa para gönderildiğine dair bir belge ya da bulguya rastlamadık” dedi. Böhm, Ermiş"in bilgisayarında Mehmet Gürhan"ın Türkiye"de başbakanlığa teslim edilmek üzere ibaresi yer alan imzasız bir belgesini bulduklarını ve üzerinde miktar yazmadığını söyledi. Böhm “Bu belge Türkçe hazırlanmış ve üzerinde başbakanlığa verilmek üzere teslim alan Mehmet Gürhan teslim eden ise Firdevsi Ermiş ibaresi var. Ancak bu para ne başbakanlığa ne de başka bir yere gitmiş. Herhangi bir resmi ya da gayrı resmi bir evrak yok. Tercümede başbakanlık yerine başbakan yazılmış. Tercüme hatasının neden kaynaklandığını ben bilemiyorum. Ancak bu miktarı belli olmayan paranın Tsunamide zarar görenler için Endenozya"ya gönderildiğini Ermiş"in ifadelerinden anladık” dedi. Sanık avukatları başbakan ile başbakanlığın farklı olduğunu belirterek, tercüme hatasının neden kaynaklandığını sordular. Komiser Böhm ise tercümenin Mehmet Taşkan tarafından yapıldığını ve neden başbakanlık yerine başbakan yazdığını anlayamadığını ifade etti. Mahkeme Başkanı Müller “Başbakan ya da başbakanlık ifadesi Türkiye için çok önemli” dedi.

Karar çarşamba çıkacak

Davasının bugün 6"ncı duruşması yapılacak. Çarşamba günü sanıklar son sözlerini söyleyecek ve dava karara bağlanacak.

Bu fotoğraf Kanal 7"de çekilmiş

Kriminal Polis Şefi Böhm tutuklu sanıklardan Mehmet Gürhan"ın Başbakan Erdoğan"la birlikte çekilmiş fotoğrafını da duruşmada gösterdi. Başbakan Erdoğan"la Gürhan arasındaki boy farkı izleyicileri gülümsetti. Mehmet Gürhan"ın avukatı Ünal Kaymakçı bu fotoğrafın 2002 yılında Doğan Yayın Holding"in Frankfurt tesislerinin açılışında çekildiğini, Başbakan Erdoğan"ın o dönem AKP Genel Başkanı olduğunu, hatta fotoğrafı çeken Hürriyet muhabirinin de bu salonda olduğunu söyledi. Bunu üzerine Mahkeme Başkanı Dr. Jachen Müller Mehmet Gürhan"a: “Fotoğraf doğru mu?” diye sordu. Gürhan “Evet doğru, açılıştan sonra Kanal 7"nin binasına ziyarete geldiğinde çekildi” dedi.

Erdoğan görüşme için ne demişti?

ErdoĞan, 7 Eylül Cumartesi günü İstanbul Bayrampaşa"da partisinin ilçe kongresinde yaptığı konuşmada, "baskı" iddiasına sert tepki gösterip, şunları söylemişti: “Bu iftiranın dayandırıldığı belgeyi arkadaşlarım buldu. O belgede Alman yetkili diyor ki "Biz Türk hükümetinden tutuklu bir Alman vatandaşı için talepte bulunmaya gittik. Onlar da bize yargının bağımsız olduğunu anlatıp Almanya"da tutuklu Türkler"in durumunu hatırlattı. Siyasi baskı söz konusu olmadı..." Bunu Alman söylüyor. Size ne oluyor?”

VATAN"I DELİL GÖSTERDİ

Hilal Öztürk"ün 140 ton gıda yardımı yapılmış gibi gösterilen İstanbul Eminönü"ndeki Süleymaniye Muhtarı Cuma Karadağ ile yaptığı görüşmeyi de anlatan Böhm “Türkiye"de yayınlanan VATAN gazetesi muhtarla konuşmuş, muhtar Deniz Feneri"nin sahte belge düzenlediğini söylemiş. Böylelikle benim iddialarımı da kanıtlamış oldu” dedi. Hakim Müller ise, “Bize ne gazete haberlerinden” diye kızdı.