Türkiye Kamu-Sen Aydın Temsilciliği üyeleri, Aydın merkez Sevgi Yolu"nda düzenledikleri basın açıklamasıyla açıklanan 2010 yılı bütçesini eleştirdi. Basın açıklamasına Türkiye Kamu-Sen Aydın İl Temsilcisi Rıdvan Naci Devli, Türkiye Kamu-Sen Aydın Temsilciliği"ne bağlı sendikaların başkanları ve sendika üyesi kamu çalışmaları katıldı.

Etkinlikte katılımcılar adına ortak basın açıklamasını okuyan İl Temsilcisi Rıdvan Naci Devli, milli gelirin bir yıl içinde ülkede üretilen mal ve hizmetlerin toplam tutarı olduğunu anımsattı. Bütçenin ise o yıl üretilen mal ve hizmetlerin içinden ne kadarının kamu adına kullanılacağını ve bu harcamaların hangi alanları içereceğini belirlediğini ifade eden Devli, “Bu bakımdan bütçe tüm milletimize aittir ve siyasi iktidarlar yapacağı her harcamayı, kamuoyuna bildirmek ve millete hesap vermek zorundadır. Bütçe içindeki harcamaların hangi alanlara yapılacağı hükümetlerin milletin beklentilerine paralel ekonomik tercihleri ile ilgilidir. Uluslar arası büyük sermaye gruplarının istekleri doğrultusunda hazırlanan 2010 yılı bütçesinde de eğitim, sağlık, yatırım ve personel harcamalarını tercih etmek yerine, bu giderleri kısmak yolunda kullanmıştır. Dolayısıyla bu uygulamaların milletimize bir fayda getirmeyeceği ve kamu hizmetlerinin kalitesinin ve niteliğinin azalacağı aşikardır” dedi.

Bu yolla başta kamu çalışanları ve dar gelirliler olmak üzere milletin üzerindeki yükün artmaya devam edeceğini ileri süren Devli, “Bu şekilde; ekonomik krizin faturası da dar ve sabit gelirlilere çıkarılmaktadır. Tek bacaklı hazırlanan bütçede sermaye sahipleri, vergiler, faizler düşünülmüş ancak yatırımlar, istihdam, ücret artışları, üretim ve gelişme düşünülmemiştir. Bu bütçede sermaye sahipleri, Dünya Ticaret Örgütü ve IMF vardır ama memur, işçi, çiftçi, esnaf, emekli; kısacası dar ve sabit gelirliler yoktur. Yatırımlara ayrılan payın milli gelire oranı yüzde 1,9; işçi, memur, emekli dul ve yetime ayrılan pay yüzde 5,9"dur. Dolayısı ile 2010 yılı bütçesinin içinde millete ayrılan pay yalnızca yüzde 7,8"dir. Bütçenin yüzde 92,2"si ise belli kesimlere aktarılmak üzere ayrılmıştır. Sosyal yönü olmadan yalnızca belli kesimleri gözeterek hazırlanan bütçeler sonucunda ücret seviyeleri düşmekte, gelirler yetersiz kalmakta, işsizlik, yoksulluk ve açlık baş göstermektedir” diye konuştu.