Gazeteciliğe soyunan İzzet Çapa bu kez Mustafa Karataş’la bir araya geldi, Bülent Ersoy’dan Gülben Ergen’e pek çok ünlü ismin kapısını çaldığı estetik uzmanıyla keyifli bir sohbete imza attı.

Ünlülerle uğraşmak pek kolay olmamalı. Bu takımdan sizi en çok yoran kim?

- Ufak bir çocuk gibi yaramaz olanı, kendisini de çok sevdiğim ve takdir ettiğim Bülent Ersoy... Bir kere estetik gözü ve gustosu en az benim kadar iyi. Yüzüne işlem yapılırken yanlışı hemen görüyor. Yüzünün o an için neye ihtiyacı olduğunu kendisi fark ediyor. En önemlisi de neye ‘benzememek’ istediğini bilmesi...

Kime ya da neye benzemek istemiyor mesela? 

- Kendinden başka hiç kimseye... Sadece kendi olmak istiyor. 

Peki sizi hiç çıldırttığı oldu mu? Randevuya gecikmelerini saymazsak... Bizim bildiğimiz Bülent Ersoy, arkadaşlarının davetlerine bile altı saat geç gider!

- Yok, o kadar da olmuyor canım... Mesela “Saat 4’te geleceğim” derse, biz kendimizi 6’ya göre hazırlarız.

Peki bunun dışında çıldırtıcı anlar olmadı mı hiç?

- Valla en son bir dolgu konusunda çıldırtmıştı. “Orası mı iyi, burası mı iyi, oraya mı sıksak, burayı mı doldursak” derken, “Buyurun siz kendiniz yapın Bülent Hanım” diyerek iğneyi masaya fırlattım çıktım. Tabii tatlıya bağlandı olay. Bülent Hanım, profesyonelliğin verdiği hassasiyetle çok fazla irdeleyebiliyor. Bunu da sineye çekmek lazım. Ama birbirimize saygımız çok büyüktür.

EN İYİ GÖRÜNEN KADIN MÜJDE AR

Ben gelirken Gülben Ergen gidiyordu. Ama herhalde buradan çıkmıyor. Çünkü terlikleriyle filan gayet rahattı...


- Benden çıktı. Gülben Hanım öyledir. Terliklerini giyer, metroya atlar, gelir buraya. Şoförünü bile almaz.

Ne zamandır geliyor size?

- Atlas’ın doğumundan bu yana, yaklaşık dört yıldır görüşüyoruz. Gülben Hanım, kendisine çok dikkat ediyor ve yüzüyle fazla oynanmasını istemiyor. 15 yıldır yüzü hep aynı, iyice oturdu. Ama daha parlak görünmesi için küçük vitaminler, ‘peeling’ler filan yapıyoruz.

Şu kadınlarımızın ‘tornadan çıkma’ benzerliklerine ne diyorsunuz bir estetikçi olarak? Burun delikleri havaya bakıyor, dudaklar dayak yemiş gibi aynı şişlikte, kaşlar Japon askeri...

- Ben onlara “Çok arabesk görünüyorsunuz” diyorum. Herkese benzemeye başladıkları an, estetik olarak da, ruh olarak da alaturkalaşıyor insan. Avrupalı bir bakışı, bir duruşu olamıyor.

Size göre ülkemizin ‘estetik harikası’ kim?

- Çok zor bir soru. Fazla estetiklileri sevmiyorum. Bana göre en iyi görünen, yaşının güzeli olarak Müjde Ar... Baktığınızda hâlâ güzelliği görebiliyorsunuz. Ama bir kesim var ki bambaşka oldular. İşte onları beğenmiyorum.

Sizce politikacılar da estetik yaptırmalı mı?

- Yaptırıyorlar zaten. Özellikle seçimlerden önce çok gelen oldu. Seçmenlerinin karşısında iyi görünmek istiyorlar haklı olarak. İyi görünmek, mükemmelliğin ve gücün gösterisi.

SÜREYYA YALÇIN ARABESK GÖRÜNÜYOR

Tarkan için ne söyleyebilirsiniz? Yüz estetiğini beğeniyor musunuz?

- Çok soft geçişleri var ama botoks uygulaması sadece göz kenarında. Alnında kesinlikle yok botoks. Ama yüzünde muhakkak dolgular var, yoksa o yaşta bu kadar çizgisiz bir yüz imkansız.

Süreyya Yalçın da bu konuların uzmanı gibi görünüyor...

- Yok... O benim arabesk dediğim kesime giriyor...

Deniz Baykal’ın yüzü için ne düşünüyorsunuz? Her daim genç ve dinamik.

- Ben çok iyi görmüyorum Deniz Bey’in yüzünü. İyi bir cilt değil. Sadece sivri hatları olan bir yüz.

Müdahale var mı ?

- Botoks olabilir. Sanırım alın bölgesine yapılmış. Yaşına göre doğal yollardan bu kadar iyi ve genç görünmesi imkansız. Sağlıklı beslenerek, yüzerek ve spor yaparak yakalanacak bir iyilik hali değil bu.

Ertuğrul Özkök’ün yüzünde herhangi bir oynama var mı?

- Kendisini televizyonda izledim. Kaş çatma çizgisini azaltmış olabilir ama alın bölgesini hareket ettiriyor. O bölgede botoks olduğunu sanmıyorum.

HANDE, ELİ DAR BİR DOKTORLA ÇALIŞMALI

Peki Hande Ataizi’de neler var?

- Çok şey var. Aslında koyu kumral olup, güzel olabilmek zordur. Hande koyu kumral güzeli örneklerinden biriydi. Ama son yapılan işlemlerde burun kemiklerinin çok aşağıya kaydığını ve elmacık kemiklerinin dozunda olmayan bir şişlik gösterdiğini görüyorum. Biraz daha eli dar bir doktorla çalışsa iyi olur.

Eli dar ne demek şimdi?

- O kadar fazla dolguyu kullanmasın.

Gelelim Deniz Akkaya’ya... Herhalde onun da konuşmaya değer bir yüzü var...

- Kesinlikle... Ajda Pekkan’dan sonra Türkiye’de estetiği en çok konuşulan kadın Deniz. Burnu düzeldikten sonra çok fazla estetik yaptırmış gibi algılandı. Çünkü çok dikkat çeken bir bölge birdenbire değişti. Tabii ki botoks ve dolgular da var. Ama Deniz hâlâ çok güzel bir kadın. Belki gündemde değil, fakat hâlâ güzelliğini koruyor.

Demin Tarkan dedik de... Tarkan’ın six-pack (karın kası) yaptırdığı konuşuluyor.

- Evet, bu da aslında çok konuşulan konulardan biri. Ultrasonik dalgalarla cilt altına girip, oradaki dokuyu yakıp karın kası yapılabiliyor. Brezilya’da çok yaygın. Biliyorsunuz, estetiğin en çılgını orada zaten...

PARA ÖDEMEYEN SOSYETE TAKIMI

Hastalarınız arasında paralarını ödemeden kayıplara karışanlar da oluyormuş...

- Hem de çok... Para önemli değil ama emeğinizi hiçe sayıyorlar. Bir de para ödememek için “Aaa beğenmedik” diyenler var. Kardeşim sinemada da filmi beğenmezsin ama bilet parasını ödersin. Şunların bir listesini yayınlayayım diyorum ama...

Yapsanız valla... Ortalık nasıl karışır...

- Hem de nasıl karışır... Çok uzun bir liste çünkü. Sosyeteden tanınmış isimler de var.

Onları sormayacağım çünkü söylemezsiniz, peki sıradan kişiler arasında var mı parasını ödemeyen?

- Yok, asla. Ama sosyete takımının elebaşları var. Bunlar 5-6 kişi. Onlar halay başı gibidir. Onlar nereye giderse, arkasındakiler kuyruk olup hadi hooop, oraya giderler. O halay başları zaten ücret falan ödemeyen tipler. “Ben bilmem kimim” diyor. İyi, tamam da kardeşim ben de Mustafa Karataş’ım!

G NOKTASINA DOLGU

Dolgu veya ameliyat yöntemlerinin uygulandığı en ilginç yerler nereler?

- Birçok ilginç estetik “trend” var aslında. Bu aralar özellikle Beverly Hills’te en moda olan operasyonlar kadınların ‘g’ noktalarına dolgu yaptırması. Bu şekilde cinsel yönden daha fazla tatmin olabiliyorlar.

Peki ya erkekler?

- Onlar da cinsel organlarına dolgu yaptırmaya başladı. Son trend bu.

Yok artık!

- Bu da bir şey mi, bir ilginç operasyon da anal bölgedeki derinin ağartılması. “Anal bleaching” deniyor buna. Tabii bu tamamen görsel açıdan bir tercih, başka bir etkisi yok vücuda.