Buharkent Feslek Regülatörü’nün özel bir enerji firması tarafından toplama merkezi olarak kullanılmasının ardından regülatörün gerisinde kalan yaklaşık 6 bin dönüm alanda taban suyunun yükselmesi nedeniyle tarım yapılmaz hale geldiğini belirten Ziraat Odası Başkanı Naim Özdamar, sorunun çözümü için yetkililerden yardım istedi.

Önceki gün sorunun yaşandığı Feslek Regülatörü önünde toplanan bir grup çiftçi Milletvekili Mehmet Erdem ve Buharkent Kaymakamı Osman Bilgin’e yaşadıkları sorunu anlatarak regülatörün firma tarafından sözleşmeye aykırı vaziyette kapalı tutulduğunu ve Menderes Nehri’ne salınması gereken suyun salınmadığını iddia eden Ziraat Odası başkanı Naim Özdamar yetkililere sitem etti.

Ziraat Odası Başkanı Naim Özdamar, kaymakam Osman Bilgin, Milletvekili Mehmet Erdem’in de incelemede bulunduğu alanda yaptığı açıklamada “Buharkent’teki Feslek Regülatörü olarak 1947 yıllında hizmete giren su dağıtım kontrol tesisinin eklentisi olan Nazilli Sağ Sahil sulama kanalı üzerine bir müddet önce özel bir enerji firması tarafından bir hidroelektrik santralı inşa edilip enerji üretimine başlandı. Adı geçen firmanın Bakanlık ile yaptığı anlaşmada enerji üretimi için 30-40 m3/sn su ihtiyacı belgelenmiş iken; Şu anda Büyük Menderes’e Adıgüzel Barajından saniyede 50-55 m3 su deşarj edilmektedir. Çürük Su Irmağından ise 8 m3 su Büyük Menderes’e karışmakta olup tahliye kanallarından, nehir yatağı üretiminden gelen sularla beraber Büyük Menderes debisi 70 m3/sn ye ulaşmaktadır.

Enerji şirketi ise enerji üretimini güvence altına almak için Feslek Regülatörü havzasında kullandığı 30-40 m3 suyun üzerindeki fazlalığı depo etmektedir. Bu da Ortakçı altı, Buharkent altı ve Karaman Bükü bölgelerinde birinci sınıf tarım arazilerinde taban suyu seviyesinin yükselmesine neden olmakta ve tarım yapılmasını engellemektedir. DSİ Bölge Müdürlüğü ile Buharkent Ziraat Odasının yaptığı ortak çalışmada Karaman Bükü’nde taban su seviyesini ve nedenini belirlemek amacı ile 2012 Mart ayından itibaren test çalışmaları sürdürülmüş; çalışmalar sonucunda taban suyu seviyesinin yükselmesinin nedeni olarak Büyük Menderes’in debisindeki yükseklik ve suyun Menderes ana yatağına sığmayışı olarak tespit edilmiştir. Şu anda bölgede bulunan yaklaşık 6000 dekar arazide tüm meyve ağaçları taban suyu seviyesinin yüksekliği nedeniyle kurumuş olup, yonca ve mısır türü yem bitkileri ise ekilse de yetişmeden kurumaktadır. Bu durumda adı geçen enerji şirketinin DSİ üzerindeki etkisinin yasal seviyelere çekilmesi gerekmekte, kısacası mahalli memur ve görevlileri etkileyerek regülatörün çalışma düzenini etkilemesi önlenerek, Büyük Menderes ana yatağına fazla su bırakılmalı bu sorun kalıcı olarak çözülmelidir” dedi.

“FİRMA YETKİLİLERİ SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN FEDAKARLIĞA HAZIRIZ”

Firma olarak her zaman faydalı hizmetin yanında olduklarını ve kimseye zarar vermeden üretim anlayışına sahip olduklarını belirten ilgili firmanın ortaklarından Ali Yağlı, “Buharkent civarında taban suyu seviyesi yükselmesi ile ilgili bir sorun var. Bu sorunun çözümü konusunda DSİ ve Ziraat Odası yetkilileri toplantı yaptık. Hep birlikte çözüm arıyoruz. Biz kesinlikle bize ayrılan su seviyesinin üzerine çıkmıyoruz. Ancak derivasyona kanallarının dolmasından dolayı taban suyu seviyesinde yükselme var. DSİ bu kanalları temizlerse biz sorumluluğumuz olmamasına rağmen pompa kurup bölgedeki suyun tahliyesini de sağlarız. Biz firma olarak faydalı olmadığımız bir noktada ve birilerine zarar vererek üretim yapmayız” diye konuştu.

 

aydinpost-twitter.png aydinpost-facebook.png