Temmuz ayından sonra tüm dünyada vizyona girecek ‘Şirinler’ filmi öncesi bir ilk de hayata geçiyor: Dünya Şirinler Günü! Bu da içinden ‘Şirinler’ geçen çeşitli etkinlikler demek…
Çizgi dizinin yaratıcısı Peyo’nun doğum günü olan 25 Haziran’da küresel çapta kutlanacak olan Şirinler Günü için İspanya’nın Malaga kentindeki 220 nüfuslu Júzcar da tamamen maviye boyanarak Şirinler köyüne çevrildi. 
Filmin yapımcısı Columbia Pictures ve Sony Pictures Animation’ın fikri olan Dünya Şirinler Günü, zaten yıllardır var olan Şirinler çılgınlığıyla birleşince gün de renkleniyor. Örneğin etkinliklere herkesin Şirinler kostümüyle gelmesi isteniyor ki, yeni bir dünya rekoru kırılabilsin. Tüm dünyada aynı anda yapılması planlanan buluşmanın rekor olarak tescillenmesi için ez az 2 bin 511 Şirin’in toplanması gerek. Guinness hakemleri, bu rekoru kayıt altına almak için dünyanın 12 şehrinde hazır bulunacaklar. Merak ediyorsanız, Türkiye’den bir şehir yok listede. Bu sene kokusunu alanlar, belki gelecek yılki Şirinler Günü’nü değerlendirirler.
Rekoru kim kıracak? 
Daha önce defalarca ‘En kalabalık Şirinler etkinliği’ düzenlenerek Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek için uğraşanlar oldu. Başta İngiltere ve İrlanda’da yapılan bu etkinliklerde rekor şimdilik 2009’da Galler’in Swansea şehrinde 2 bin 510 kişinin katıldığı ve Şirinler kılığına girdiği denemede.
Günün etkinlikleri arasında başka ne var derseniz. 19 santimlik Şirin figürlerinin, Paris, Cenevre, Zürih gibi dünyanın bellibaşlı şehirlerinde bulunan ünlü meydanları süsleyeceğini iletelim. Los Angeles ve Kopenhag gibi kentlerde ise gün boyu ‘şirin’ faaliyetler söz konusu. 
1958 yılında Belçikalı karikatürist Peyo tarafından yaratılan ve o günden bu yana kültürel bir fenomen haline gelen Şirinler, 1981 yılında animasyon haline getirilerek sevenlerini ekranlara kilitledi. En sevilen çizgi filmler arasında yer alan Şirinler, ekranlarla sınırlı kalmayarak küresel bir endüstri yarattı ve birçok plak, CD ve oyuncak figürleriyle 3 binden fazla ürüne ilham kaynağı oldu. 
Milyonlarca insan tarafından takip edilen, 2008 yılında 50. yıldönümü kutlanan Şirinler, UNICEF tarafından açılan bir kampanyaya özne oldu ve bu kampanya sayesinde Avrupa’nın birçok ülkesini kapsayan bir açık artırmayla muhtaç çocuklar için 124 bin euro toplandı. 
Türkiye’de de yoğun bir hayran kitlesi bulunan Şirinler, ilk olarak TRT tarafından yayımlanmış, o mantar köyü uzun yıllar boyunca milyonlarca çocuğun hayallerini süslemişti.
Şirinler New York’ta
Peyo’nun küçük mavi ve insancıl yaratıkları çekimleri süren film sayesinde ilk defa CGI marifetiyle ete kemiğe büründü. Senaryoya göre, kötü büyücü Gargamel tarafından köylerinden kovulan Şirinler, büyülü bir kapıdan geçerek soluğu bizim dünyamızda, New York’ta alıyorlar. Boyları üç elma yüksekliğinde olan Şirinler’in, Büyük Elma (Big Apple) olarak bilinen New York’un merkezine düşmesiyle başlayan macerada, Gargamel onları bulmadan köylerine dönmenin yollarını arıyorlar. 
Temmuz sonundan itibaren tüm dünyada, 5 Ağustos’ta Türkiye’de gösterime girecek olan ‘Şirinler’ filminin yönetmenliğini Raja Gosnell üstleniyor. Belçika-ABD ortak yapımı filmin başrolünde ‘How I Met Your Mother’ dizisinin Barney Stinson’ı Neil Patrick Harris ile Jayma Mays yer alacak. Orijinal seslendirme kadrosunda Şirine’nin, pop yıldızı Kate Perry’ye emanet edilmesi de yeni nesil ‘Şirinler’in bir başka sürprizi.
Şirin Baba, Karl Marx mıydı?
 Uzun yıllar boyunca siyasi eleştirilerin hedefi haline gelen Şirinler, özellikle Soğuk Savaş döneminde komünizm propagandası yaptığı, çocuklara komünizm fikrini aşıladığı iddiasıyla karşı karşıya kalmıştı. 
Bu iddialara göre, komünal yaşamın hakim olduğu ve ortak bir hayat tarzının hüküm 
sürdüğü Şirinler köyü, Karl Marx’ın ‘ütopya’sına atıf yaparken, liderlik vasfı ve bilgeliğiyle Şirinler’e liderlik yapan Şirin Baba da Karl Marx’ı temsil ediyordu. 
Özellikle Şirin Baba’nın kırmızı şapkalı ve sakallı oluşunun da bu iddiaları güçlendirdiği konuşuldu. 
Bunun yanında görüşleri ve entelektüel birikimi Şirin Baba’ya yakın olan, ancak düşünceleri yüzünden köy sakinleri tarafından zaman zaman dışlanan Gözlüklü Şirin’in Troçki’yi andırdığı, Şirinler köyündeki düzeni yıkmak ve Şirinler’i altına çevirmek isteyen Gargamel’in de kapitalizmi temsil ettiği iddiaları mevcuttu. 
Bunun haricinde, Şirinler köyünde para kullanılmaması, Şirinlerin beslendiği şirin çileği tarlalarının herkese ait olması, köyde ibadethane olmaması, Marksizm tartışmalarına yol açmıştı. 
1992 yılında kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden çizer Peyo, bu iddiaları garip ve gayriciddi olarak nitelendirirken, ölümünden sonra oğlu Thierry Culliford bir söyleşi vererek, babasının hiçbir zaman siyasetle ilgili olmadığını açıklamıştı.
Herkesin dostu mavi şahsiyetlerde kim kimdir? 
Şirine: Aslında Şirinler’i yok etmek amacıyla Gargamel tarafından yaratılan Şirine, Şirin Baba’nın yapmış olduğu büyü sonrası kötü ruhunu kaybeder. Beyaz etekli bir elbise ve yüksek topuklu ayakkabı giyen Şirine’nin sarı uzun saçları vardır ve olanlar karşısında diğer Şirinlere göre daha hassastır.
Şirin Baba: Büyü ve iksir yapımında oldukça başarılı olan Şirin Baba, diğerlerinden farklı olaran kırmızı kıyafet giyer ve beyaz sakalı vardır. Yaşlılığının vermiş olduğu bilgelik ile diğer Şirinlere önder olan Şirin Baba’nın Karl Marx’ı andırdığı düşünülüyor. 
Gözlüklü Şirin: Kendini en zeki Şirin olarak gören Gözlüklü, Şirin Baba’dan sonra köyü yönetebilecek ikinci Şirin olduğunu düşünür. Sürekli iksir yapmaya çalışması sebebiyle kazalara yol açan Gözlüklü, hemen hemen her bölümden sonra fikirlerinden ve kibrinden dolayı köyün dışına atılır. 
Şakacı Şirin: İçinde patlayıcı bulunan, sarı kırmızı renklerde hazırlamış olduğu paketi kurbanına vererek sulu şakalar yapan şakacı, kimi zaman Gözlüklü ile aynı kaderi paylaşarak köyün dışına atılır.
Sakar Şirin: Yaptığı sakarlıklarla sürekli düşen Sakar Şirin’in taş koleksiyonu vardır. Sürekli Gözlüklü Şirin’in yanında yer alır ve Gözlüklü’nün planlarına istemeden de olsa dahil olur.