Ancak eski eşinin, engel olduğu söyleniyor. Kotil ise bu dedikodulara inanmıyor: Kemal Bey, böyle bir şeye izin vermez

İstanbul İl Başkanı Nebil İlseven'le birlikte son dakikaya kadar adı kulislerde dolaşan Aylin Kotil, il başkanlığı süreci sonrası düşüncelerini AKŞAM'la paylaştı. 'Partisine karşı kırgınlığı var mı?' sorusuna 'Ben iflah olmaz bir CHP'liyim' diye cevap veren Kotil, görev verilmemesinde eski eşi Mustafa Sarıgül'ün payı olduğunu düşünmüyor. Kotil, milletvekili aday adaylığı için başvuruda bulunmayacağını ancak göreve istenirse onur duyacağını söyledi. İşte Kotil'le yaptığımız sohbetin detayları:

- Yerel seçimde belediye başkan adaylığı ve son olarak da İstanbul il başkanlığı için adınız geçti. Sonuçları için hayal kırıklığı var mı?

Hayır. Bu görevler için adımın geçmesinden onur duydum. Örgütteki arkadaşların bu talebi benim için onur kaynağıdır. Yeni İl Başkanımız da gayet birikimli biri.

- Milletvekili aday adaylığı için başvuracak mısınız?

Başvurum olmayacak ancak görev verilirse bu benim için bir onur olur. Bu dönemde kadınların ve gençlerin önünün açılacağına inanıyorum. Genel Başkan Kılıçdaroğlu bunun sinyallerini hep veriyor.

- Başka bir partiden teklif gelirse.

Kesinlikle hayır. Çünkü ben iflah olmaz bir CHP'liyim.

EV SOHBETLERİNE GİDİYORUM

- Partide bir göreviniz yok ama yoğun çalışıyorsunuz galiba.

Evet. Sürekli örgütün içinde olduğunuz için size de sürekli iş çıkıyor. İlçe ayırımı yapmadan, ev toplantıları yapıyoruz. En son Zeytinburnu'nda bunu yaptık. Ayrıca semt pazarlarına gidiyoruz. Pazarlara gitmemiz çok faydalı oluyor.

- Sohbetleri nasıl planlıyorsunuz?

Kadın Kollarımız organize ediyor. 4-5 kişi gidiyoruz. CHP'li evlere gitmiyoruz. Bu ziyaretlerde özellikle buna dikkat ediyoruz. Gittiğimiz evin sahibi, akrabalarını, komşularını, arkadaşlarını çağırıyor.

- En çok neden şikayet var?

İnsanlar bir hizmet alacaksa AK Parti'den üyelik kartlarının olması soruluyormuş. Buna çok şaşırmıştım.

- İsminiz geçtiği süreçlerde eski eşinizin etkisi var mı?

Bu duyumlar bana da çok söylendi, benim de kulağıma çok geldi. Ne bu konuşulanlara yüz vermek istiyorum, ne de ihtimal vermek istiyorum. Eğer yapmışsa da CHP'nin özellikle Kemal Bey'in, böyle bir şeye yüz vereceğini düşünmüyorum.

- Söz konusu görevlerin verilmemesi yönünde etkisi olmuş mudur?

Etkisinin olacağını zannetmiyorum. Şu açıdan zannetmiyorum, kendisi müdahale etse, engellemeye kalksa bile, CHP'nin böyle bir şeye takılacağına ihtimal vermek istemiyorum. Çünkü, CHP hem kadınları savunan bir parti, hem de özellikle boşanmış kadınlara benim üzerimden belki de bir mesaj bile gönderebilir diye düşünüyorum. O yüzden CHP'nin buna çok yüz vereceğini zannetmiyorum.

Sonuçta onun ne kadar politika yapma özgürlüğü varsa benim de o kadar yapma özgürlüğüm var. Ya da birimizin partiye gelmesi öbürünün gelmemesi demek anlamına gelmeyecektir. Bunu ben kafamda kendi demokrasi anlayışım açısından bağdaştıramıyorum. Evet sonuçta bir hayat yaşamışız, bitmiş gitmiş. Ama bu geçmişte yaşanılanlar, birbirimizin özgürlüklerini sınırlamamalı.

- Bugünkü siyasal ortamı nasıl değerlendiriyorsunuz?

En yeni örnekler olarak, kantini protesto eden öğrenciler okuldan uzaklaştırılıyor, mini etekli psikoloğa yapılanlar ve öğrenci olayları. Hepsinde de sürekli olarak 'arkasında kim var?' sorusu soruluyor. AK Parti'ye sempatiniz yoksa ve hakkınızı arıyorsanız hemen bu soru soruluyor. Bugünkü durumda, korku toplumu yaşatılıyor. O yüzden AK Parti'nin demokrasi ve özgürlük söylemlerini samimi bulmuyorum. İçki içen gençler için kıyameti koparan Başbakan, keşke bunu namus cinayetlerinde de yapsaydı. Özgürlükler çok önemli ama en önemlisi yaşama hakkı.

ADNAN POLAT MAHCUP OLDU

- Galatasaraylı olarak yeni stat açılışındaki protestoya ne diyorsunuz?

Açılışa gidemedim. Ben Adnan Polat'ın gerçekten böyle bir hareketi beklemediğini, ev sahibi olarak mahcup olduğunu düşünüyorum. Evinize biri gelir, çocuğunuz ona kötü bir şey söyler, 'ık-mık' yaparsınız. Polat'ın yaşadığı da aynen o durumdu yani. İnsanlar fikirlerini söyleyebilmeliler. Alkışlamak ne kadar demokratik bir haksa yuhalamak da bir o kadar demokratik hak. Bence, 'Ben niye yuhalandım' diye insan şapkasını bir önüne koymalı.

Baykal'ın istifa ettiği gün ağladım

Söz dönüp dolaşıp CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal'a geldi. Kotil, Mustafa Sarıgül'ün Baykal'a karşı aday olduğu ve sert tartışmaların yaşandığı kurultaya rağmen, 'Baykal'ın istifasını açıkladığı gün ağladım' dedi.

ESKİ KAYINPEDERİMİN MEZARINA GİTTİM

- Kendisiyle (Mustafa Sarıgül) karşılaştığınız zaman konuşuyor musunuz?

Hayır. Konuşmuyoruz.

- Mustafa Bey'in babasının cenazesine gittiniz mi?

Hayır, gitmedim. Ancak ortalık sakinleşince mezarına gittim. Çünkü, babasını çok severdim.