MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'nin beka yönünden kritik bir eşiğe sürüklendiğini savunarak, AK Parti'nin üçüncü dönemde de iktidarı elde etmesi halinde...

Bahçeli, İzmir programı kapsamında Salihli ve Bozdağ'dan geçerek geldiği Ödemiş'te pazar yerini dolaştı. Esnaf ve vatandaşları selamlayan Bahçeli, ilçe meydanında seçim otobüsü üzerinden halka seslendi. 12 Haziran'da yapılacak seçimlerin önceki seçimlerden farklı olduğunu, büyük önemi bulunduğunu, milletin geleceği için bir kader anı olacağını söyleyen Bahçeli, vatandaşların sandık başına gitmesinin büyük önem taşıdığını dile getirdi.

İktidarın 8 yılı aşkın bir süredir güçlü bir iktidar yapısıyla görevde bulunmasına rağmen, toplumun beklentilerine cevap veremediğini belirten Bahçeli, her zaman demokrasiden, özgürlüklerden bahsettiklerini, ancak otoriter bir sisteme doğru gidildiğini savundu. Bahçeli, siyasi iktidarın ''Ortadoğu kalıntıları bulunan bir Baas Rejimini hedeflediğini, bir tek adam oyunu oynanmak istediğini'' ileri sürerek, iktidarın bazı konularda ise teslimiyetçi bir anlayış içinde, kendisini iktidar yapan iç ve dış odakların beklentilerine cevap verme gayreti içinde olduğunu iddia etti.

Hükümetin toplumu gerilim stratejisi içinde ''inananlar-inanmayanlar, laikler-antilaikler, ilericiler-gericiler'' diyerek cephelere ayırdığını, etnik temelli bölünme ve mezhep temelli ayrımcılıkla da Türkiye'yi bir yol ayrımına sürüklediğini iddia eden Bahçeli, ''Ülkede bir kardeş kavgası çıkarsa, etnik temelli bir ayrışmayla Türkiye, bin yıllık kardeşliğin tehdit altına alabilecek yanlışlıklara sürüklenirse, hiçbir siyasi partinin ülkemize vaat etmiş olduğu sorunları çözme kabiliyeti kalmaz. Birinci temel meselemiz, beka meselemiz olmuştur. Ülkenin iç ve dış tehditlere karşı güvenlik tehditleri olmuştur. Bunun birincisi ise etnik bölünmedir'' dedi.

Bahçeli, ''demokratik açılımla'' Türkiye'nin bir yıkıma götürüldüğünü, bölücü terörü tırmandırıldığını öne sürerek, şunları söyledi:

''İşte bu demokratikleşme zırvasıyla bölücü terör tırmanmış, Türkiye Cumhuriyeti devletiyle müzakere etmeye, pazarlık yapmaya, İmralı'dan Kandil'e, Güneydoğu Anadolu'ya ve bugünkü hükümete de yol haritası çizecek kadar küstahlaşmıştır. Ama bunu siyasi iktidar vatandaşlarımıza, 'daha ileri demokrasi, daha büyük özgürlük' diye takdim etmiştir.''

Tek adamlığa heveslenmenin doğru olmadığını, ''her şeyi ben bilirim'' anlayışının ne kadar yanlış olduğunu Ortadoğu'da yaşanan olayların gösterdiğini ifade eden Bahçeli, bu ülkelerdeki bulaşıcı hastalığın Türkiye'ye de yayılmaması için bu uyarıları yaptığını belirtti. Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Oradaki iktidar değişikliğiyle istenmeyenler giderken, Türkiye'de istenmeyenleri millet iradesiyle götürmenin yolunu bulmalıyız. O ise 12 Haziran seçimleri olmalıdır. Bunun dışında bir yolu düşündüğünüz vakit, Ortadoğu'daki gelişmelere heveslendiğiniz vakit, zaten Türkiye'de aylardan, yıllardan bu yana benzer olaylar başgöstermiş ve devam ediyor. Televizyonlardan görüyorsunuz ne kadar doğru bilgi aktığı belli olmayan bir şekilde hepimizin gözleri önünde seyrediyoruz. Yüksekova'da kaymakam yok, Hakkari'de vali yok, odasından dışarı çıkamıyor. Hergün ayaklanma provaları var. Çocuklar, kadınlar, gençler sokaklara dökülüyor. Ankara'da hükümet olayı seyrediyor. Vali hiçbir şey yapamıyor. Aşama aşama ayaklanma projeleri, provaları Türkiye'yi bir felakete götürüyor. İktidar sessiz kalıyor.''

İşsizlik nedeniyle cinnet, cinayet ve kadına şiddet olaylarında artış yaşandığını söyleyen Bahçeli, iktidarın ise tabloyu toz pembe gösterdiğini iddia etti.

MHP'nin iktidarın oluşturduğu tahribatı ortadan kaldırmak için göreve hazır olduğunu belirten Bahçeli, AK Partililer'den yüce divanda hesap sorulacağını sözlerine ekledi.

AA