EŞİ Aziz A.’ya verdiği böbreği ‘hak etmediği’ için geri isteyen Hülya A., “Testler sonucunda böbrek değerleri benimkinden daha iyi çıktı. En iyi böbreğimi vermişim ama o bana iyi bir hayat vermedi” dedi. Kocasının iyileştikten sonra hayatı kendisine zindan ettiğini anlatan Hülya A., şunları söyledi: “Kocam hastalandığında tüm ümidini kaybetti. Artık öleceği günleri sayıklıyordu. Çalıştığı kamu kurumu tarafından malulen emekli edilecekti. Ama ben kıyamadım. Böbreğimi verdim, hayatını kurtardım. İyileşti terfi etti, şimdi beni beğenmiyor. Evliliğimiz boyunca kesinlikle fiziki şiddet yoktu. Tamamen psikolojik şiddet vardı. Her şeyime bahane buluyor, hiçbir şeyimi beğenmiyor, beni aşağılıyordu. Kendi aldığı kıyafeti bile açık saçık diye giydirmemeye başlamıştı. Halbuki o kıyafetleri evlilik süresince hep giydim. İkimizin böbrek değerleri ölçüldü, onunki daha iyi çıktı. ”

‘Aynı evde yaşıyoruz’

HÜLYA A. maddi imkansızlık yüzünden halen eşiyle aynı evde yaşadığını anlattı: “Ben daha 32 yaşındayım, işsizim, İngilizce tercüme yapıyorum ama düzenli iş olmuyor. Halen kocamla aynı evde yaşamak zorundayım. Tedbir nafakası bağlandığı takdirde evden ayrılma imkanım olacak. İlk eşi ile ara sıra dertleşiriz. Bana ‘Sen hâlâ Aziz’i tanıyamamışsın, delirtir sonra seni hastaneye yatırır’ demişti.”

hürriyet