“O dönemde görevde olmadığım için gelişmeleri tam olarak bilemiyorum.. Ama federasyon o sezonu da incelesin ve ne varsa ortaya çıkarsın..”
 
“Bunu engellemek gibi bir yetkimiz ve hakkımız yok.. Gerekirse kulüp olarak bedel öderiz.. Madem adalet istiyoruz, bu herkes için geçerli olsun..”
 
TÜRK futbolu şike soruşturmasının depremiyle sarsılırken, iddiaların odağındaki kulüp olan F.Bahçe ise “Böyle bir ayıp varsa herkesin işin içinde olduğunu” vurgulamaya çalışıyor.. F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım, “Son 13 yılı gözden geçirelim” diye bas bas bağırıyor..
 
AYNI Aziz Yıldırım, 22 Haziran’da Mehmet Ali Yalçındağ‘ın evinde gerçekleşen “Futbolun Zirvesindekiler” davetinde, Milliyet Gazetesi Yazarı Hasan Cemal’e net bir ifadeyle şunu anlatmıştı:
 
2005/2006 sezonunda şampiyonluğu kaybettiğimiz Denizli-F.Bahçe maçı şikeydi.. İnanmayan varsa belgesiyle kanıtlarım..
 
O konuşmanın 2 hafta sonrasında “şike” suçlamasına muhatap olan ve şu an Metris Cezaevi’nde tutuklu bulunan F.Bahçe Başkanı’nın iddiası, G.Saray’ın o maçta Denizlispor’a teşvik primi gönderdiği yolundaydı..
 
SON günlerde bütün F.Bahçeliler de aynı vurguyu yapıyor:
 
Madem bize şikeci damgası yapıştırılıyor.. G.Saray’ın yaptıklarını da ortaya çıkarsınlar..
 
BU konu Şike Soruşturması’nın ilk gününden beri “rasyonel” bir duruş sergileyen G.Saray Başkanı Ünal Aysal’ın gündemine de geldi.. Kulüp kaynaklarının resmen teyit ettiği bilgiye göre, 15 Temmuz 2011 Cuma günü Les Ottomans Oteli’nde dostlarıyla kahvaltı eden Aysal, şu soruya muhatap oldu:
 
Başkan, F.Bahçeliler “Denizli-F.Bahçe maçına da bakılsın” diyorlar.. Böyle bir zaruret doğarsa ne yapmayı düşünüyorsunuz?
 
AYSAL net cevap verdi:
 
Bizi kimsenin itham ettiğini duymadım.. Ayrıca 2005-06 sezonunda neler olmuş, tam anlamıyla bilmiyorum açıkçası.. Çünkü o dönemde yönetici değildim.. Bu konulara bulaşmak istemem.. Ancak başından beri aynı şeyi söylüyorum.. Benim için 2 kriter var.. 1. Türk sporu, 2. G.Saray’ın başarısı.. Bundan geri dönüş olmaz.. Eğer bizde de bir ayıplı durum varsa, federasyon onu da araştırsın ve gerçeği ortaya çıkarsın.. Bunu engellemek gibi bir hakkımız ve yetkimiz yok.. Kulüp olarak çıkacak negatif bir sonucun bedelini öderiz.. Bir haksızlık varsa, kupayı da geri veririz.. Çünkü esas olan G.Saray’ın saygınlığını korumaktır..
 
ÖZTÜRK DE SÖYLEDİ
 
HATIRLANACAK üzere bu konu G.Saray Divan Kurulu’nda da gündeme gelmişti.. 2. başkan Adnan Öztürk, şike konusuyla ilgili “Adalet forma giymez.. Adaletin gözü bağlıdır ve forma rengi seçemez” sözleriyle konuya değişik bir bakış açısı getirmişti.. Öztürk, o toplantı sonrası VATAN’ın “Kimi kast ettiniz?” sorusuna “Tabii ki, G.Saray’la ilgili iddiaları kastediyorum.. Adalet bekliyorsak, şeriatın kestiği parmak bizimki de olsa acı vermez” yorumunu yaptı..
 
‘Aziz Yıldırım’ın avukatından Galatasaray iması
 
AZİZ Yıldırım’ın avukatı Faik Işık da dün Taraf Gazetesi’nden Neşe Düzel’e verdiği röportajda, G.Saray’a ilginç bir göndermede bulundu.. Işık’ın “Federasyon Kanunu, şikede, ‘Geriye doğru yirmi yıla bakılır’ diyor.. Eğer son yirmi yıla bakılmazsa, kanun uygulanmamış olur.. ‘Ben düdüğü şimdi çaldım.. Önceki failleri görmüyorum’ denemez.. Bu cümlemi iyi dinleyin.. Bu ülkeye şikeyi öğreten kulüpler henüz şike soruşturmasında değiller” sözüyle G.Saray’ı işaret ettiği öne sürülüyor..
 
‘Ekonomik açıdan da büyük resim görülmeli’
 
“FEDERASYON alacağı kararın sosyal ve ekonomik boyutlarını da düşünmelidir. Futbol ekonomisi bugün sadece kulüplerin bütçeleri açısından değil Anadolu şehirlerinin ekonomisine kadar birçok konuda hayati önem taşımaktadır. Federasyon ekonomik anlamda da büyük resmi görmek ve sorumluluğunu bilerek karar vermelidir.”
 
vatan