Karl Heinz Feldkamp, taraftarın önüne atıldı. Tüm bunlar yaşanırken kulübün başkanı yine aynı: Özhan Canaydın..

Bir zamanlar Avrupa'nın dev ekiplerinin karşısına 'aslanlar' gibi çıkan ve korkan değil, korkutan taraf olan Galatasaray'ın artık Avrupa'da esamesi okunmuyor. Cimbom, çok değil üç sene önce TFF 2.Lig ayarında bir takım olan Tromsö'ye elenmişti. Bu sezon UEFA'da torbalarının iki altıncısı, iki de sekizincisiyle şeker bir gruba düştü. Fortis Türkiye Kupası'ndaki grubundan daha kolay bir gruptu. Ama zar zor, hatta şansının yardımıyla üçüncü sırayı alıp yola devam etti. Üçüncü turda büyük darbeyi 5-1'lik tarihi skorla Bayer Leverkusen'den yedi. Bu hezimetle Avrupa'ya veda eden Galatasaray'ın 'Avrupa Fatihi' lakabından eser kalmamış görünüyor. Yani 15 Mart 1989'da Mustafa Denizli'nin Allah'ım çok şükür sana!" sevinciyle akıllara yazdığı, 17 Mayıs 2000'de Fatih Terim'in tüm Avrupa'ya ezberlettiği 'Sarı-kırmızı Devrim'in yerinde artık yeller esiyor. Yıllar boyunca sevinçten ağlayan Galatasaray taraftarlarının, çok değil 6 sene içinde gelen bu dibe vuruşun sorumlusu olarak gösterdikleri kişi ise başkan Özhan Canaydın. Sloganları ise çok bildik: "Bir efsaneyi daha bitirdin."

CANAYDIN HEP SUSTU
Hayatının amacı olan Galatasaray Başkanlığı koltuğuna 2002'de oturan Özhan Canaydın, ilk iş olarak takımı o sene şampiyon yapan Mircea Lucescu ile yollarını ayırdı. "Gönüllerdeki teknik direktörü getireceğim" diyerek Fatih Terim ile anlaştı. İki yıl boyunca Terim'in yönetim kurulu üyeleriyle yaşadığı sorunlarda hep geri planda durdu; hiç konuşmadı. Sonuçta taraftardan tepki görmeye başlayan Fatih Terim istifa etmek zorunda kaldı. Fatih Terim'in ardından sonra sırada Bülent Korkmaz ile Gheorghe Hagi vardı. Galatasaray taraftarlarının neredeyse 'uğrunda öleceği' iki efsane futbolcudan önce Bülent Korkmaz; bırakın jübileyi, kovulur gibi gönderildi. Fatih Terim'in ardından göreve gelen Gheorghe Hagi ise, bir zamanlar sol ayağını öpen bazı yöneticilerin 'kulisleri' sonucu Romanya'ya dönmek zorunda kaldı. Bülent'e "Hain" diyenler de çıktı; Hagi'nin arkasından sallayanlar da... Tüm bunlar olurken başkan Özhan Canaydın yine susuyordu.

ARTIK İYİ BİLMİYORLAR!
2002-2005 arasında Galatasaray'ın üç efsanesi bir şekilde küstürülmüştü. Aradaki Erik Gerets döneminin ardından Karl Heinz Feldkamp'a 'görev emri' verildi. 75 yaşındaki Kalli de, Galatasaray taraftarı için bir semboldü, çok seviliyordu. Yaptıkları unutulmamıştı. Ancak sezon boyunca öyle olaylar yaşandı ki. Sonunda taraftar ile Feldkamp'ın da arası açıldı. Artık "Feldkamp'ı nasıl bilirsiniz?"sorusuna "Hoca değil" cevabını verecek Galatasaray taraftarı sayısı çok ama çok fazla. Dönemin başkanı ise yine Özhan Canaydın.