HYP Genel Başkanı Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, Deniz Baykal'ın çarşaflı vatandaşları CHP üyesi yaparak müthiş bir işe imza attığını söyledi.

Star TV'de ekrana gelen Ruhat Mengi'nin sunduğu 'Her Açıdan' programına konuk olan Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk, çarşaflı kadınların CHP üyesi yapılması konusunda son günlerde yaşanan tartışmalara katıldı.

Günlerdir basında konu hakkında yapılan yorumları ve televizyon ekranlarında yaşanan tartışmaları dikkatle takip ettiğini belirten Öztürk, şunları anlattı:

BAYKAL BAHANE EDİLEREK CHP'YE VURULUYOR

"Basının da insaflı olması lazım. Baykal fobisi olabilir insanların. Baykal'a rahatsızlığı olabilir. Baykal günah keçisi gibi kaç yıldan beri tartışılıyor bu ülkede. Esas o Baykal meselesi değil, o CHP. Baykal onun sembolü. Bunu da görelim. Baykal'ı tartışmak ayrı bir şey, Baykal'ı bahane ederek CHP'ye vurmak ayrı bir şey.

BUNLAR TALİMATLA YAPILIYOR

Ben CHP'den ayrılmış bir insanım, bunları bir vicdanlı insana yakışır şekilde hep birbirinden ayırdım. Bunu yapmayalım lütfen, basın bunları yapıyor. Bunlar bana göre talimatla yapılıyor. Şimdi buldular bir bahane Baykal'a vur babam vur. Ya Baykal'ın 50 tane kötülüğü olabilir, ama 50 tane kötülüğü olan bir insanın bir tane iyiliği olamaz mı yani? Böyle bir şey olur mu?

TÜRBAN KİLİSE KIYAFETİ

Bir de hadiseye çarşaflı kıyafetli insanlarımız tarafından bakalım. Sadece hadiseye Baykal'dan ve partiden bir de vatandaş tarafından bakalım. Örtünme, özellikle türban konusunda örtünme ile türbanı dikkatle birbirinden ayırıyorum. Bunun altını çizeyim. Onların ikisi ayrı şeylerdir. Örtünme başka bir şeydir, türban başka bir şeydir. Kelimesi bile yabancı. Kurum olarak, kavram olarak da yabancı. Kilise kıyafetidir çünkü.

AKP VARKEN, NEDEN CHP?

Amerika'nın da adeta ılımlı İslam'ın ilahı gibi, gündeme getirip Nevzat Yalçıntaş'ın açık ifadesiyle bir tefrika ve bozgun aracı olarak Müslümanların arasına soktuğu türban meselesi... Bunun öncülüğünü, savunuculuğunu, avukatlığını hatta 'Bu bizim şeref meselemizdir' diyecek kadar önde götüren bir parti iktidardayken, bu çarşaflı hanımefendiler, bu kardeşlerimiz, yurttaşlarımız niçin gelip de böyle bir CHP'nin, Baykal'ın önünde rozet taktırıyorlar. Eğer siyasetçi gözüyle bakacaksak burayı da irdelememiz lazım. Aydın gözüyle bakacaksak burayı da irdelememiz lazım. Yani bugün AKP gibi dinci bir iktidarın, bu meseleyi de bir numaralı bir mesele olarak dünya gündeminde savunuculuğunu yaptığı zamanda niçin gelip de bu insanlar CHP gibi bunun tam aksini yaptığı varsayılan bir partide böyle sıraya girip de rozet taktırıyorlar. Erzurumlu galiba bu insanlar. o vatandaşlar açısından da hadiseye bakmak lazım.

DİNDAR KESİM CHP'NİN ÇARŞAF HAMLESİNE TAVIR KOYUYOR

Demek ki Türkiye'ye Cenab-ı Hak bana göre yine bir lütufta bulunarak güzel bir yere taşıyor. Şu oluyor. Türkiye'de tarih bu millete yine bir lütufta bulunuyor. Bu Hüseyin Üzmez olayında da bunun bir tecellisini gördük. Bu hadisenin karşısında bir insan yanılmıştır Allah'la arasındadır ben, onu tartışmam. Allah kimseyi şaşırtmasın. Ama dindar kesim bu hadisede tavır koyuyor. Yeni Şafak gazetesinden, dindar hanımlarımızın oluşturduğu derneklere, vakıflara kadar, kabinede AKP hükümetinin bakanlarına kadar tavır koydular. Yani dindarların buna karşı bir tavır koyması müthiş bir hadisedir. Bunun altını ben çizmek istiyorum.

BAYKAL MÜTHİŞ BİR İŞ YAPTI

Benim baktığım başka bir şey var burada. Şimdi çarşaflı hanımefendiler, CHP gibi deminden beri anlattık, bir partiden siyaset yapmaya ve onun Genel Başkanı tarafından yakalarına rozet takılma noktasına kendilerini taşımışlarsa burada çok ciddi olarak bir sosyolojik fenomen var. Bunu görmemiz lazım. CHP ve Baykal'ın burada yaptığı Türkiye'nin geleceği açısından ve Türkiye'de kavramların yerine oturması açısından ve Türkiye'de dinciliğin dine tasallutunun önlenmesi açısından müthiş bir iş yapmıştır. Ben bunu tebrik ve teşekkürle karşılıyorum."

Televizyon Gazetesi