CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, "Tüm vatandaşlarımıza avukatlara, adil yargılanma ilkesine açıklıkla sahip çıkmaya davet etmek istiyoruz. Adil yargılama hepimizin güvencesi. Eğer onu da kaybedersek sarı öküzü vermiş olmanın çok daha ötesine geçtiğimizi bilmemiz gerekiyor" dedi.

CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, partisinin hukukçu milletvekilleriyle birlikte TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

Gündemi değiştirmek için Başbakan'ın elinde bir takım kartlar olduğunu ileri süren Batum, şöyle dedi:

"Bu kartlar bir zaman tiyatro oluyor bir zaman kürtaj oluyor, bunları da gündemi değiştirmek için kullanıyor, ancak bu arada bu konular kadar önemli bir planın uygulamaya konulduğu da açıklıkla ortaya çıktı. Hukuk devletini tamamen ortadan kaldıracak bir plan. Bu plan İstanbul Barosu, barolar ve tüm savunma mesleğiyle adil yargılanma ilkesi üzerinden uygulanan bir plan. İki taraflı işleyen bir plan. Bir tarafı Adalet Bakanlığının CMK 188. maddesini değiştirmeye yönelik bir yasa değişikliği ile gerçekleştirilen bir plan, bir tarafı bu. 188. maddede müdafinin mutlaka yargılamada bulunması gerektiği söylenirken bunun özellikle bazı davalar hedeflenerek kaldırılmasını, müdafi bulunmadan karar verilmesini amaçlayan bir değişiklik. Planın öbür boyutu da doğrudan doğruya İstanbul Barosu'na karşı yöneltilen bir tehdidi içeren bir plan."
"Özellikle Balyoz davası denilen davadaki en önemli kanıt olan CD'lerin tamamen üretilmiş, gerçek dışı, sahte kanıtlar olduğu açıklıkla ortaya çıktı" diyen Batum, şöyle devam etti:

"Bunun üzerine bu davadaki avukatlar bilirkişi incelemesinde bulunmasını istediler. Mahkeme bunu reddetti. Avukatlar üzerinde yoğun baskılar uygulanmaya başlandı. 188. madde 3. Yargı Paketi geliştiriyoruz, yargıyı çabuklaştırıyoruz vaveylalarıyla birlikte açıkça uygulamaya konuldu.

Bu basın toplantısı yapmamızın amacı sizleri bu planı kamuoyuna duyurmaya davet etmek içindi. Tüm vatandaşlarımıza avukatlara, adil yargılanma ilkesine açıklıkla sahip çıkmaya davet etmek istiyoruz. Adil yargılama hepimizin güvencesi. Eğer onu da kaybedersek sarı öküzü vermiş olmanın çok daha ötesine geçtiğimizi bilmemiz gerekiyor. Adil yargılamaya ve savunmaya karşı getirilen bu tehdidi bir kez daha duyurmaya davet etmek istiyorum."

Bir soru üzerine Batum, "Birinci günden itibaren söyledik, hiçbir yargılamada kişiler hakkında doğrudan doğruya kamuoyunda bir kanaat uyandırmasını sağlayacak hiçbir bilginin, belgenin gazetelerde, televizyonlarda yansımaması gerekir. Türkiye'de özel yetkili mahkemeler onların bu uygulamaları belirli medya mensuplarının da bu yöndeki uygulamaları kendisi adil yargılamayı etkileyen hatta ortadan kaldıran uygulamalardır" dedi.