Maaşınızı almanıza birkaç gün var ve siz kalan az miktardaki paranızı çekmek için bankamatiğe uğradınız. Ama o da ne, hesabınızda fazladan 200 lira buldunuz. “Acaba ben mi unuttum” ya da “Şirketim prim mi yatırdı” diye düşünürken; hesap hareketlerinize bakmaya karar veriyorsunuz. Hayır, hareketlerde de yakın zamanda yatmış bir para görünmüyor. Amaan neyse ne deyip, ertelediğiniz bir harcama yapmaya karar veriyorsunuz ya da felekten bir gün çalmaya….

Hayır, durun… Bu bankanızın size "küçük bir sürprizi." Kredi kartlarınızı düzenli ödüyorsunuz, limitinizi aşmıyorsunuz yani paranız varsa harcıyorsunuz, yoksa dert etmiyorsunuz. Maaşınızı da düzenli alıyorsunuz. İşte bankacıların küresel kriz döneminde "kredi satmak" için aradığı kişi sizsiniz. Onların deyimiyle, krediblsınız.

Son dönemde kredibl müşteri bulmakta zorlanan bankalar, çareyi kendilerinde maaş hesabı bulunan müşterilerine "kredili mevduat" ya da bir başka adıyla "avans hesabı" açmakta buldu.

Müşterisine sormaksızın açılan bu krediler, dikkat çekmeyecek miktarlarda tutuluyor. Böylece hesabını dikkatli şekilde izlemeyen ancak kredi kullanmayı da sevmeyen müşteriye kredi satılmış oluyor. Tabii bunun kredi olduğu bir sonraki ay gönderilen ekstreden anlaşılıyor.

Durumu fark edip, bankanızı aradığınızda, “Şubelerimiz bankamızda maaş hesabı bulunan müşterilerimize bu olanağı sunuyorlar. Bu sayede, faturalarınızı düzenli ödeyebilirsiniz, kredi kartı borcunuzun gününü takip etmenize gerek kalmaz ya da maaşım bitti, diye üzülmezsiniz" yanıtını alabilirsiniz. Ama bilin ki bu bir kredi ve her bankada farklı oranlarda faiz işletiliyor.

Konuyla ilgili aradığımız bir bankacı, “Maaşı bizden alan müşteri bizim için en kıymetli müşteri. Hele bir de üzerinde büyük oranlı kredi bulunmuyorsa, biz ona kredi satmak için her yöntemi deneriz, çünkü bu kredinin geri dönmeme ihtimali çok düşüktür. Maaşa kısa bir süre kala hesabına küçük miktar kredimizi yatırırız. Kullanırsa hem "risksiz" kredi satmış oluruz. Hem de şubemizin performansını artırırız” dedi.

HÜRRİYET